EY KÖRFEZ HALKI!

SURİYE HALKINA YARDIM ETMEK SİZİN ÜZERİNİZE ŞER-İ BİR VECİBEDİR VE İKİ YÜZLÜ BİRLEŞMİŞ MİLLETLERDEN UZAK DURUN

HABER

6 yıldır Esad ve onun müttefiklerinin ölüm makineleri tarafından yerinden edilen Suriyeli mülteciler için Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin (UNHCR) üst düzey bir yetkilisi Körfez ülkelerine Suriyeli mültecilere daha fazla yardım etmeleri için çağrıda bulundu. Çünkü o yetkili krizin yakında sona ereceğine dair bir işaret görmediğini belirtti. (Reuters)

YORUM

Suriye devriminin yedinci yılına girdiği şu günlerde, Suriye’den kaçan mültecilerin sayısı beş milyona yaklaştı. Yürekleri paramparça eden tüm bu olaylar temiz Şam diyarında olmaktadır. Petrol zengini olan körfez ülkeleri yönetimleri Suriyeli mültecilere karşı sırtını dönerek, feryatlarına kulaklarını tıkamaya devam etmektedir. Halbuki bu kriz dünyanın en büyük mülteci krizi olarak nitelendirilmektedir. Körfez ülkeleri mültecilere karşı ülkelerinin çıkarlarını ve ulusal güvenliği koruma bahanesiyle “terörizm ve aşırıcılık” adı altında İslam akidesinin bağladığı şer-i vecibelerinden olan İslam kardeşliğini hiçe saydılar. Suriye halkı, devrimin başlamasından bu yana körfez yöneticilerinin zalim Beşşar Esad’la dostlukları yüzünden ve kurmuş oldukları tuzaklara maruz kalmak suretiyle ihanete uğratılarak çok muzdarip kaldılar. Bu yöneticiler, Suriye halkına yardım etmeyi önceliklerinden saymayıp ordularını harekete geçirmediler ve bu suretle halka karşı acımasız katliamlar yapan Şam tağutu Esed ve Amerika’nın emri doğrultusunda hareket eden Ruslar ve müttefikleri tarafından yapılan cehennem bombardımanından Suriye halkını korumadılar. Hatta Suriyeli mültecilerin sayısı içerde ve dışarda arttığı halde onlar ümmetin parasını israf etmede yarışır hale geldiler. Bu yöneticilerden bazıları havada bulutlara asılı uzun gökdelen inşaatı ile bazıları da yemek festivalleri düzenlemekle meşgul oldular.

Ey körfez halkı! ümmetin mallarını heder eden, evlatlarınızın kanlarını akıtan ve onurunuzla oynayan bu yöneticilerin sizleri yönetiyor olması gerçekten çok utanç vericidir. Nitekim, körfez yöneticileri haçlı ittifakıyla birlikte komplolar kurmak suretiyle Suriye halkının öldürülmesi ve teşrid edilmesine yol açarak çok büyük katliamlar yapmışlardır. Nasıl olur da insanlar içerisinden çıkarılmış en hayırlı ümmetin ordusundaki subaylar bu hain kukla yöneticilere sempati duyabilir. Ayrıca beldelerini işgal eden mücrim düşmanlara karşı savaşmayı engelleyen bu yöneticilere karşı nasıl ses çıkarmazlar. Hatta bu subaylar küfrün başı Amerika’nın liderliğinde sözde “terörle mücadele” adı altında savaşarak, ülkeleri harabeye çevirip Müslüman kardeşlerinin de öldürülmesine nasıl razı olabilirler!!?

Batılı ülkelerin desteklediği ve özelde Suriye’deki Şam devrimine yönelik ve genelde ümmetin sorunlarına yönelik gayrette bulunmayarak çözüm getirmeyen sadece tâli konularla ilgilenen ikiyüzlü, yalan ve aldatıcı insan hakları organizasyonundan zaten çözüm beklenmez. Birleşmiş Milletler, Şam devrimini bitirmeyi hedefleyen, Suriye halkını kafirlerin ve dostlarının zehirli siyasi teklifini kabule zorlayarak dize getirmeye çalışan, başta Esad ve rejiminin baki kalması için çaba sarfeden uluslararası ittifakın bir parçasıdır. Bundan dolayı, bu örgüt ve benzeri kuruluşlardan Müslümanların mallarınının mültecilere ulaşmasına vesile olacağına inanmak aptallıktır. BM’nin Suriye halkına yardım etme bahanesiyle, daha fazla para kazanmak için Körfez ülkelerine çağrı yapması, ancak Suriye’deki savaşı rejim lehine finanse etmek için ümmetin mallarını talan etme stratejisinin kirli bir parçasıdır. Zira bu çağrıyı, savaşın yakında sona ereceğine dair işaret görmediğini ifade eden mülteci işlerinden sorumlu kişi yaptı.

Allah Subhanehu ve Teâlâ şöyle buyurdu: ﴿يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا بِطَانَةً مِنْ دُونِكُمْ لَا يَأْلُونَكُمْ خَبَالًا وَدُّوا مَا عَنِتُّمْ قَدْ بَدَتِ الْبَغْضَاءُ مِنْ أَفْوَاهِهِمْ وَمَا تُخْفِي صُدُورُهُمْ أَكْبَرُ قَدْ بَيَّنَّا لَكُمُ الْآيَاتِ إِنْ كُنْتُمْ تَعْقِلُونَ﴾ -  “Ey iman edenler! Sizden olmayanlardan hiçbir sırdaş edinmeyin. Onlar size fenalık etmekten asla geri kalmazlar. Hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Onların kinleri konuşmalarından apaçık ortaya çıkmıştır. Kalplerinde gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer düşünürseniz size ayetleri açıkladık.” (Ali İmran 118)

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Fatıma Binti Muhammed