Haber-Yorum

Türkiye ve Endonezya'nın Filistin Konusundaki Boş Söylemleri!

Haber:

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan 12 Şubat 2025 tarihinde Bogor'da Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto ile ekonomik ve savunma alanlarındaki ilişkileri güçlendirmek üzere bir araya geldi.Zirve, iki ülke arasındaki yüksek düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi için bir ilk oldu.Görüşmelerde özellikle Gazze'ye yönelik savaş olmak üzere bölgesel ve küresel konular ele alındı.Liderler, ticaret ve yatırım, eğitim, enerji, tarım, sağlık ve dini hizmetler konularında anlaşmalar imzaladı.Ayrıca Endonezya'da bir savaş uçağı fabrikasının ortaklaşa geliştirilmesi ve Türkiye'nin Endonezya'nın Borneo adasındaki yeni başkentine yatırım yapması konusunda da anlaştılar.Erdoğan'ın ziyareti Türkiye ile Endonezya arasındaki stratejik ortaklıkta yeni bir başlangıca işaret ediyor.

Yorum:

Her ne kadar iki devlet başkanı görüşmeleri sırasında Gazze konusunu gündeme getirmiş ve Filistin'in bağımsızlığına desteklerini açıklamış olsalar da, yaptıkları açıklamalar Filistin'deki mevcut durum üzerinde hiçbir etkisi olmayan siyasi söylemlerden öteye geçmemiştir.

Ekim 2023'ten şu ana kadar Filistin'deki durum olduğu gibi kalmaya devam etmiştir. Zira Filistin halkı, evlerine ve topraklarına el konulduğu, keyfi olarak öldürüldüğü, tutuklandığı ve işkence gördüğü Yahudi varlığının kontrolü altında yaşamaya devam etmektedir.Bu trajedi onlarca yıldır devam ederken, Müslüman liderler kararlı ve etkili herhangi bir önlem almaksızın konuşmalar yapmakla yetinmişlerdir.

Erdoğan-Prabowo görüşmesi, Donald Trump'ın kısa bir süre önce Gazze halkının ülkelerinin dışına yerleştirilmesini önerdiği sırada gerçekleşmiştir.Bu iki liderin bu konuyu gündeme getirmeleri ve Trump'ın açıklamasını ortaklaşa kınamaları gerekirdi; zira Trump'ın önerisi özünde İslam ülkesine karşı bir düşmanlığın ilanıdır.

Eğer Türkiye ve Endonezya Gazze'yi destekleme konusunda gerçekten ciddi olsalardı, Yahudi varlığıyla bugüne kadar devam eden her türlü gizli iş birliğini durdurmaları gerekirdi.Ayrıca bu ikisinin, diğer İslam ülkelerini de Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya ve Yahudi varlığının müttefiklerine karşı sağlam bir duruş sergilemeye çağırmaları gerekirdi.

Müslüman ülkelerin, Gazze'nin kaderi de dahil olmak üzere, kaderlerini hala Yahudi varlığını destekleyen sömürgeci güçlere bağlamaları bir talihsizliktir.

Dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlar, liderlerinin kendilerine ihanet ettiklerini ve onların sadece sömürgeci güçlerin elindeki birer araç olduklarını fark etmelidirler.Bu farkındalıkla birlikte İslam ümmeti, değişimi gerçekleştirmek, bu liderleri değiştirmek ve onların yerlerine Allah'tan korkan, Müslümanları seven, mustazaf ve mazlum kardeşlerini savunmak için hayatlarını feda etmeye hazır olan salih Müslüman yöneticiler getirmek için birleşmelidir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Abdullah Asvar