- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Müslüman Türk Ordusu Iraklı Kardeşlerini Korkuturken
Din Düşmanları Olan Yahudilerin Güvenliğini mi Sağlıyor?!
Haber:
Zaman Gazetesi 18.09.2017 tarihinde, Kürdistan bölgesinin bağımsızlığı için 25.09.2017 tarihinde yapılması planlanan referandum öncesinde Türk askerinin Irak ile birlikte sınırlarında manevralar yaptığını bildirdi. Haberde aşağıdaki hususlar geçti:
- Türk Silahlı Kuvvetleri, Ankara’nın karşı çıktığı söz konusu referandumdan bir hafta önce Irak sınırlarında askeri manevralara başladı.
- Görgü tanıkları, 18.09 Pazartesi günü erken saatlerde Güneydoğu Anadolu sınırlarına konuşlandırılan tanklar da dâhil 100 kadar askeri araç gördüklerini söylediler.
Türkiye, Güneydoğu bölgelerinde bir Kürt isyanı ile karşı karşıya kalabileceğinden dolayı referanduma şiddetle karşı çıkıyor. Bundan dolayı “referandumun bir bedeli olacak” şeklinde tekrar tekrar uyarıda bulundu. Ayrıca Başbakan Bin Ali Yıldırım, Suriye ve Irak ile birlikte ülkesinin sınırlarına yönelik bir emrivaki dayatması yapılmasını reddederek Türkiye'nin ulusal güvenliğini hedefleyen herhangi bir girişime karşı gerekli tedbirleri almakla tehdit etti.
Yorum:
Türkiye liderliğinin –ki o, yaklaşık altı yüz yıl hüküm süren büyük Osmanlı Devleti liderliğinde diğer İslam ülkelerine kucak açmıştır- görevi, Müslüman ülkeleri yüce bir raye olan “لا إلهَ إلَّا اللهُ مُحَمَّدٌ رسُولُ الله” rayesi altında birleştirerek selefi olan Halifelerin ihtişamlarına geri dönmektir. O devlet ki; Erdoğan gibi Müslümanların etlerini lime lime etsin ve tüm savunmasız insanlara saldırsın diye Müslümanların ülkelerini hazır hale getirerek sadece ümmetin düşmanlarının yararlanması amacıyla gücünü kardeşlerine ve kendi evlatlarına karşı kullanmak ve gerek iğrenç ulusal güvenliğini sağlamak gerekse de vurucu askeri gücünü göstermek için bakışını ikiyüzlülük ve kötü şöhret hedeflerine dikmek yerine süper devlet tahtını zirveye çıkarmış, Kur’an’ı Kerim ve tertemiz nebevi sünnetin mufassal hükümleriyle Allah Azze ve Celle’nin şeriatını tatbik ederek tüm dünyayı izzet, şeref, adalet ve gerçek insanlık limanlarına götürmüştür…
Diğer bir –ikiyüzlülük ve şöhret- ise; işte Filistin’in Yahudilerin elleri altında esir olmasıdır. Haydi, Müslümanların gücünü göstermek için savaş orduları ve manevralarıyla Yahudilerin sınırlarına kadar gitsin de zaman zaman onların duygularıyla oynamaya çalışsın ve kendisinin kurtarıcı ve samimi olduğunu göstersin bakalım… Dahası işte -kendisine karşı komplo kurulan- Suriye. Eğer gerçekten doğrulardan ise haydi vurucu gücüyle onun mücrim haydutunu infaz etsin ve liste bu şekilde devam edip gitsin bakalım…
Son olarak o ve benzerleri gibi adamlığını ve şerefini kaybetmiş hain yöneticileri elbette Allah görüp gözetmektedir. Onlar ki; bir lokma ekmek için aşağılanmasınlar ve tüm dünyayı dolaşmasınlar diye Allah Subhanehu tüm servet ve zenginlikleri hibe ederek sakinleri için güç, kuvvet ve esenlik olması için kendilerine lütfettiği tüm kaynakları yağmalamaları için kafirleri halklarının başına musallat etmişler ve kafirlere ülkelerinin kapılarını ardına kadar açmışlardır! Elbette onların tüm maskeleri düşecek, dünyada aşağılanacak ve ahirette ise elim bir azaba maruz kalacaklardır…
وَلاَ تَحْسَبَنَّ اللّهَ غَافِلاً عَمَّا يَعْمَلُ الظَّالِمُونَ إِنَّمَا يُؤَخِّرُهُمْ لِيَوْمٍ تَشْخَصُ فِيهِ الأَبْصَارُ “(Resulüm!) Sakın, Allah'ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Ancak, Allah onları (cezalandırmayı), korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.” [İbrahim-42]
Abdurrahman El-Vasık - Irak
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazdı