- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Mümin, Bir Delikten İki Defa Sokulmaz
Haber:
Sudan Askeri Geçiş Konseyi Sözcüsü Şemseddin el-Kebbaşi, muhalefetin çatı oluşumu Özgürlük ve Değişim Bildirgesi ile temel ilkeler üzerinde anlaşmaya vardıklarını söyledi.
Konseyin sözcüsü Şemseddin el-Kebbaşi, Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri ile başkent Hartum'da gerçekleştirilen görüşmenin ardından basına şöyle bir açıklamada bulundu.
"Temel ilkeler üzerinde anlaştık. Bunların ilki, Konsey ile Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri'nin birbirini tamamladığı ve Sudan'ı krizden çıkarma konusunda birlikte hareket edecekleridir" diyen Kebbaşi, söz konusu güçlerle ortak bir komite kurulması konusunda da mutabık kaldıklarını söyledi.
Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri'nin sözcüsü Ahmed er-Rabi ise Askeri Konsey'le gerçekleştirdikleri toplantının iyi geçtiğini ve geçiş sürecinde yapılacak düzenlemeler ve devlet kurumlarının yetkilerinin belirlenmesi için ortak komite kurulmasında anlaşıldığını kaydetti. (NTV 25.04.2019)
Yorum:
Sudan’da 19 Aralık’ta ekonomik kriz nedeniyle başlayan gösterilerin, hızla başkent Hartum ve ülke genelinde rejim karşıtlığına dönüşmesinin ardından ordu 11 Nisan’da yönetime el koyduğunu açıklamış ve 30 yıllık Ömer El-Beşir dönemi sona ermiştir.
Başta Sudan olmak üzere tüm İslam ülkelerinde yaşayan Müslümanlar, başlarındaki ajan ve zalim yöneticilerin uygulamış oldukları kafir rejimlerin envai çeşit zulümlerine maruz kalmışlardır. Artık katlanılmaz bir hal alan kafir rejimlerin bu zulümlerine Müslüman halklar tepki vermeye başlamışlar ve yeni bir alternatif arayışına girmişlerdir. Her ne kadar bu tepkiler taktire şayan tepkiler olsa da şayet ayaklanan Müslümanların elinde ideolojik siyasi bir vizyon ve ideolojik bir alternatif olmadığı sürece bu kafir rejimlerin bataklığından kurtulmaları mümkün olmayacaktır. İşte bunun son olarak en çarpıcı örneği Sudan’da yaşanmaktadır. Zira yıllardır ekonomik krizin pençesinde boğuşan halk rejim karşıtlığı gösteriler yapmaya başlamış ve gösteriler hızla ülke geneline yayılmıştır. Ancak Sudan halkı ve onlara liderlik edenler yine ideolojik siyasi bir vizyona sahip olamamalarının ceremesini çekme yönünde ilerlemektedirler. Zira Askeri Konsey ile Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri arasında varılan anlaşmaya sessiz kalınması bunun en açık göstergesidir. Zira muhalefetin çatı oluşumu Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri olarak adlandırılan bu muhalif örgüt, kesinlikle halkı Askeri Konseyin otoritesini kabul ettirmeye çalışmaktan öte bir şey yapmayacaktır. Zira Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri'nin sözcüsü Ahmed er-Rabi’nin “Askeri Konsey'le gerçekleştirdikleri toplantının iyi geçtiğini ve geçiş sürecinde yapılacak düzenlemeler ve devlet kurumlarının yetkilerinin belirlenmesi için ortak komite kurulmasında anlaşıldığını” söylemesi tam da buna işaret etmektedir. Yani bu açıklama, yine aynı rejimin kurumlarında yapılacak birtakım değişikliklerden bahsetmektedir. Oysa Müslüman Sudan halkını ayaklanmaya ve gösteriye sevk eden şey bizzat bu kafir rejimin kurumlarının uygulamış olduğu kanunlar değil midir? Peki o halde neden aynı rejimin kurumlarında yapılacak birtakım yamalı değişimlere ilişkin görüşmelere sessiz kalıyorlar? İşte bunun tek bir nedeni var ki o da başta söylediğimiz gibi ideolojik siyasi bir vizyona ve ideolojik bir alternatife sahip olmamalarıdır.
Oysa biraz siyasi tefekküre sahip olup etraflarına bakmış olsalardı kendilerine kurtuluşun reçetesini sunan İslami ideolojik siyasi bir partinin varlığını görecekler ve tek kurtuluş reçetesinin burada olduğunu anlayacaklardı. Zira Hizb-ut Tahrir / Sudan olayın ilk başladığı günlerden beri Müslüman Sudan halkına siyasi liderlik yaparak, onları bu kafir rejimin pençesinden kurtaracak olan alternatifin kendi akidelerinden fışkıran Hilafet Devleti olduğunu haykırmış ve bu davetini Hizb-ut Tahrir üyesi Nasır Rıza’nın Konsey üyelerine yapmış olduğu açık davetiyle taçlandırmıştır. Eğer Müslüman Sudan halkı ve ordu içerisindeki muhlis askerler bu davete kulak verip icabet ederlerse işte o zaman bu kafir ve zalim rejimin pençesinden kurtulacaklar ve hem dünyada hem de ahirette gerçek kurtuluşa nail olacaklardır. Yok eğer kafir Amerika’nın liderliğinde Askeri Konsey’in yönettiği bu aldatıcı tuzağa bir kez düşerlerse kesinlikle onları şu anki durumlarından daha kötü bir akıbet beklemektedir Allah korusun. Oysa Allah’ın Resulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
لآ يلدغ المؤمن مِن جحرٍ مرتينِ “Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz.”
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ramazan Ebu Furkan