Pazar, 22 Muharrem 1446 | 2024/07/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu

No: TNu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu20130021 H. 1 Zilka’de 1434
M. Pazar, 08 Eylül 2013

-Basın Açıklaması- Aç Gözlü Siyasetçilere, Kibir ve Beyhudelik Yeter!

Kamuoyu, gerek iktidar erkinden olsun, gerekse Kurucu Meclis'teki yönetim sevdalılarından olsun, siyaset erbabındaki bu düşük düzeyi, hayretle izlemektedir. Kibir, küstahlık ve aşağılayıcı tavır, bunlarda hat safhadadır. Bu tavır, kesinlikle onları yönetime ehil olmaktan alıkoymakta, halkla ilişkiler kurmaya engel teşkil etmektedir. Onların devrim ve devrimcilik iddiaları da boştur. Nerede onlarda gerçek siyaset düzeyi! Zira siyaset, insanların işlerini gütmektir. Nerede onlarda devlet adamı özelliği! Çünkü devlet adamı, lider ve modeldir. Mücadeleci bu halk, içi boş yasama ve anlamsız siyaset ile uğraşan bu siyasi sınıfa, yetki verdi. Buna rağmen onlardan sadece kibirli ve aşağılayıcı konuşmalar, otorite arzusuyla dolu kararlar, gördük. Çünkü paylaştıkları ve ortak iddia ettikleri zemin, yapay, liberal, fırsatçı, ikiyüzlü bir zemindir. Siyasi erk arasındaki bağları, geçici kılar ve din, sadakat, egemenlik, onur, ezilen halkın haklarını her daim pazarlığa açık hale getirir. Üzerinde pazarlık yapılmayan, tartışmaya açılmayan hiçbir sabite bırakmaz. Böyle bir zeminde siyaset yapan kimselerin, kustukları kine ve enjekte ettikleri zehre bir bakın!

Bu kimseler, insanların iradesini gasp ettiler, çaldılar. Çoğunluğa sahip oldukları iddiasıyla Allah'ın indirdikleri dışında kanun koydular. Bunu, yasal uzlaşma, uyumluluk, hükümet, sivil toplum ve ortaklık adına yaptılar. İşte Kurucu Meclis Başkanı! Onun, oylamalardaki gücü zayıftır. Takipçileri bir bir etrafından kaçtılar. Buna rağmen Kurucu Meclisi kapattığını ve Kurucu Meclis toplantısını yasakladığını bildirdi. Bir diğer garabet ise, azda olsa, siyasi ağırbaşlılıktan nasibini alan bir kimsede olmaması gereken belirsizliktir; "Kurucu Meclisten çekildik, taleplerimiz karşılanmadığı sürece, geri dönmeyeceğiz" diyor sonra da Meclise ambulansla giriyor.

Böyle bir tutum, İslami beldelerde, yasamanın tamamen İslam'dan arındırılmasına davet eder. İnsanlar, kaderlerini ve haklarını belirlerken, böyle davranmalarına yol açar. Bu tutum, bir tür şart ve kendisinden feragat edilmeyen bir kırmızı çizgi olarak addedilir. Bizim kaderimizi ve diğer işlerimizi belirleyen bu gibi anlaşmalar, yurtdışında yabancı devletlerin liderliğinde ve gözetiminde yapılmakta, devrimin haramilerini, devrimin hamisi haline getirmektedir. Onları devrimde söz sahibi yapmaktadır. Trajik sahnedeki bu İşçi Federasyonu, dilediği gibi ülkede arbede çıkarıyor. Lider ve proje sahibi olduğunu iddia ediyor. Ülkenin kaderini, yaşamını, ilişkilerini hatta dinini belirliyor. Dayanışma Sendikasının, Polonya'da güçlü olduğu günlerde bile, yapmadığını yapıyor. Bu Federasyon, boğazına kadar yolsuzluğa batmış bir Federasyondur.

Ey Müslümanlar! Ey güzel ülkenin güzel evlatları!

Biz, sizi bu Ruveybida'ları inkâr etmeye çağırıyoruz. Susarak da olsa, onların hizmetçisi olmayın. Bu, Rabbinizi öfkelendirir. Biz, sizi aydınlanmanın ve yükselmenin en zirvesine çağırıyoruz. Sizi, hak, adalet, yönetimi emanet saymak ve Müslümanların zimmeti tektir gibi, İslam'ın ender hüküm ve yüce mefhumlarını hatırlamaya davet ediyoruz. Biz, sizi ümmetin ve ülkenin işlerini, akideden fışkıran veya akide üzerine bina edilen, toplumu korumak için yüksek idealleri belirleyen, liderliği bir haine, bir cahile, bir korkağa vermeyen siyasi bir fikirle yürütmeye çağırıyoruz. Mefhumları çürümüş, adamları bozulmuş bu siyasi ortamın, altını oymak için önünüz açıktır. Onlar, kendi düşüşlerine, devrilişlerine tanık olacaklar. Şehvetlerinin peşine düşen, körü körüne Batı devletlerine bağlılık ve sadakat gösteren bu Ruveybida'lar, kâfirleri razı etmek için birbirleriyle kapışırcasına yarışıyorlar. Sizi ise, kötü ile en kötü arasında, laiklik ile laiklik arasında, seçime zorluyorlar. Dininizi tekmeliyorlar, onu aşağılıyorlar. Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

سياتى على أمتى سنوات خداعات يكذب فيها الصادق و يصدق فيها الكاذب ويؤتمن الخائن و يخون فيها الامين وينطق فيها الرويبضه قيل وما الرويبضه؟ قال: الرجل التافه السفيه يتكلم فى أمر العامة "Ümmetim üzerine öyle aldatıcı seneler gelecek ki;  onlarda doğru söyleyen yalanlanacak, yalan söyleyen doğrulanacak, haine itimat edilecek, emin olan kimse, hain sayılacak. O senelerde, Ruveybida konuşacak. "Ruveybida nedir" diye soruldu. "Genelin işlerinde konuşan akılsız, beceriksiz kişi" buyurdu."

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 71345949 / 21430700
http://www.ht-tunisia.info/ar/
Fax: 71345950
E-Mail: tunis@htmedia.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER