Salı, 17 Rebiu’l Evvel 1447 | 2025/09/09
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: SD–BA–2025–RS–TR–58 H. 13 Rabi-ul Evve 1447
M. Cuma, 05 Eylül 2025

Sudan ve Mısır Yöneticilerinin Rönesans (Hedasi) Barajı Konusundaki Girişimleri, Nil Vadisi Sakinlerinin Su Güvenliğini Heba Etmektedir

Mısır ve Sudan Dışişleri ve Su İşleri Bakanlarından oluşan ve 2+2 olarak ikili istişare mekanizması 3 Eylül 2025 Çarşamba günü Kahire’de Dışişleri Bakanlığında bir toplantı düzenledi. Toplantıda Hedasi Barajı dosyasındaki gelişmeler ele alındı. Toplantının ardından yayımlanan ortak açıklamada, tarafların, barajın doldurulması ve işletilmesine dair Etiyopya’nın tek taraflı adımlarının riskleri konusunda tam bir görüş birliği içinde oldukları ifade edildi. Açıklamada ayrıca, barajın güvenlik zafiyetlerine, düzensiz su tahliyesine ve kuraklık durumunda oluşabilecek olası olumsuz sonuçlara da dikkat çekildi.

Biz, Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak, daha bu barajın inşaatına başlamadan önce tehlikelerine karşı uyarıda bulunmuş ve Mısır ile Sudan yöneticilerinin bu barajın inşaatını durdurmaları için ciddi adımlar atması gerektiğini belirtmiştik. Ne var ki tüm uyarılarımızı görmezden gelen yöneticiler, barajın tamamlanarak bir emrivaki haline gelmesine seyirci kalmışlardır.

Bu gerçeklik karşısında, önemle aşağıdaki gerçeklerin altını çiziyoruz:

Birincisi: Mısır ve Sudan halkının su haklarını peşkeş çekenler, bizzat Mısır ve Sudan yöneticileridir. Mart 2015’te imzaladıkları sözde “İlkeler Deklarasyonu” ile Etiyopya’ya barajı inşa etme hakkını tanımışlar ve böylece Sudan ve Mısır’ın tarihi haklarından ve su paylarından feragat etmişlerdir.

İkincisi: Barajın inşası tamamlandıktan sonra şimdi çıkıp barajın risklerinden bahseden bu mekanizma, aslında göz boyamaktan, Sudan ile Mısır halklarını yanıltmaktan ve onlara çıkarlarını savunan rejimler varmış gibi bir algı yaratmaktan başka bir şey değildir.

Hizb-ut Tahrir, söz konusu riskleri daha önce forumlarında ve konferanslarında gündeme getirmiş, ardından Eylül 2017’de yayımladığı ‘Hedasi Barajı, Su Savaşlarının Habercisi, Yöneticilerin İhmali ve Ümmetin Görevi’ adlı kitapçıkta, uzmanların ve ilgili kişilerin görüşleriyle destekleyerek ayrıntılı biçimde ele almıştır. Ancak o dönemde, Sudan rejiminin güdümündeki medya organları ve kalemşorları bu tehlikeleri yalanlamış ve barajın Sudan halkının menfaatine olduğunu öne sürmüşlerdir! Ne tuhaf! Dün reddettikleri riskleri, bugün kendi dilleriyle itiraf ediyorlar!

Üçüncüsü: Mısır ve Sudan yöneticileri, halklarının hakkını peşkeş çekip Etiyopya’nın Hedasi Barajı’nı inşa etmesine göz yumduktan sonra kamuoyunu barajın yönetimi ve işletilmesi tartışmalarıyla meşgul ettiler. Böylece insanlara, sanki asıl mesele buymuş gibi bir algı verdiler. Etiyopya onları daha da rezil etmek için bu göstermelik konuda bile onlarla konuşmaya tenezzül etmemiştir. Çünkü Etiyopya, Mısır ve Sudan yöneticilerinin Amerika’nın karşısında esamesi okunmadığını çok iyi biliyor. Trump’ın 15 Temmuz 2025’te Beyaz Saray’da sarf ettiği şu sözler her şeyi gözler önüne seriyor: “O barajın arkasında da, parasının arkasında da biz varız. Neden barajı inşa etmeden önce sorunu çözmediler bilmiyorum, ama Nil’de su olması güzel bir şey.” Nil Nehri’nde suyun bırakılmasını bir tür lütuf gibi sundu.

Dördüncüsü: Şüphesiz, Etiyopya ve arkasındaki Amerika ve Yahudi varlığı, Nil Nehri’ni tamamen kuruttuktan ve Mısır ile Sudan’ın su güvenliğini tümüyle ele geçirdikten sonra ancak rahat bir nefes alacaklardır. Nitekim Hedasi Barajı Koordinasyon Ofisi Başkanı Arigawi Berhe, 23 Temmuz 2025’te basına yaptığı açıklamada, “Rönesans Barajı yolun sonu değildir ve Etiyopya tek bir barajla yetinmeyecektir” ifadelerini kullanmıştır. Bu açıklamasıyla Berhe, ülkesinin yeni barajlar inşa etme hususunda kararlılıkla ilerlediğine atıfta bulunmaktadır. Bahsedilen barajlar, depolama kapasitesi yaklaşık 200 milyar metreküp olarak tahmin edilen Karadobi, Beko Abo ve Mendaya barajlarıdır. Etiyopya’yı bu konuda cesaretlendiren şey ise Sudan ve Mısır yöneticilerinin zayıf duruşudur.

Beşincisi: Sudan, Mısır ve Etiyopya’daki mevcut yönetimler aslında Beyaz Saray’daki efendilerinin emirlerini yerine getiren işlevsel rejimlerdir. Mısır ve Sudan yöneticilerinin, halkları için taşıdığı büyük tehlikeye ve su haklarını kaybetmelerine rağmen barajın inşası karşısındaki bu pısırık tavırlarının sebebi işte budur.

Sonuç olarak, Sudan halkı şunu bilmelidir ki, bu işlevsel rejimler, Batılı sömürgeci güçlerin projelerine hizmet etmektedir. Ülkemizin kaynaklarını, topraklarını ve su güvenliğini hedef alan bu hoyratlığa, ancak Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devleti dur diyebilir. Hilafet, sömürgeci kafirin nüfuzunu ülkemizden söküp atacak hem ülkenin hem de kulların güvenliğini sağlayacak, onları tehlikelere karşı koruyacak, tarihiyle dünyaya nam salmış en büyük devlete karşı çer çöp devletlerin saygısızlık yapmasına son verecektir.

O halde gelin ey Sudan halkı, Rabbinizin rızası için, izzetiniz için ve sizin işlerinizle ilgilenen ve maslahatlarınızı gözeten bir sistemin gölgesinde onurlu bir yaşam sürmeniz için Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışın.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ“Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan
Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07
http://www.hizb-sudan.org/
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER