Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Kesin Sona Ramak Kaldı!

بسم الله الرحمن الرحيم

Kesin Sona Ramak Kaldı!

Ürdün Kralı II. Abdullah, Gazze’de devam eden soykırımdaki rolü hakkında talimatlar almak üzere geçtiğimiz günlerde Beyaz Saray’ı ziyaret etti ve Biden, Ürdün rejimini Yahudi varlığı ile Hamas Hareketi arasındaki ateşkese aracılık etme planlarına dahil etme konusunda istekliydi. Zira o, bir anlaşmaya varmaya kararlıdır. Biden Ürdün kralıyla birlikte şunları söyledi: “Anlaşmanın temel unsurları masanın üzerinde.” Ama buna rağmen “hâlâ birtakım boşluklar var.” Ve şöyle dedi: “ABD, savaşın en az altı hafta boyunca durdurulması ve Hamas’ın elinde tutulan rehinelerin serbest bırakılması da dahil olmak üzere bir anlaşmaya varmak için elinden gelen her şeyi yapacaktır.” Hamas’ın denklemden çıkması durumunda Filistin otoritesinin Gazze’deki sorumluluklarını üstlenmesinin önemini vurguladı; zira şöyle dedi: “Barışı kabul eden, Hamas ve İslami Cihat gibi terörist grupları barındırmayan bir devlet kurmaya hazır olmaları gerekir.”

Bu, aralarında Ortadoğu’yu sık sık ziyaret eden ve Yahudi varlığına güçlü askeri desteklerini vurgulayan Dışişleri Bakanı Blinken, Savunma Bakanı Austin ve Ulusal Güvenlik Danışmanının da bulunduğu Amerikalı politikacılarla yapılan bir dizi toplantının akabinde geldi. Ayrıca bu ziyaretler, Netanyahu hükümetindeki sağcı liderler üzerinde Amerika’nın iki devletli çözüm hedeflerini kabul etmeleri yönünde siyasi bir baskı oluşturmak içindi.

ABD’nin İslam ümmetine yönelik bu bariz umursamazlığı artık bir sır değildir. Nitekim ABD, dünyanın önünde ifşa olmuş bir hale geldi. Zira barış görüşmelerini kolaylaştırdığını iddia etmesine rağmen terörizme ve soykırıma verdiği destekle açığa çıkan eşi benzeri görülmemiş kibir ve saldırganlık, dünyanın bizzat kendi gözleriyle tanık olduğu ve gördüğü bir ikiyüzlülük olup Amerika'nın bu tutumları, Batı’nın abasına yapışan ajanlar üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor.

Soru artık Ürdün rejiminin bekası için mücadele edip etmediği değildir! Zira o, açıkça ABD ve İngiltere ile olan ittifaklarına ve sık sık yaptıkları toplantılarına dahil olmuştur. Bu da onların korktuklarını ve yönetimlerinin istikrarsız olduğunu teyit ediyor. Dolayısıyla bu rejim, Yahudi varlığı ve Batı ile olan iş birliğinin, yaklaşmakta olan çöküşünü engelleyebileceği konusundaki zannında hayal kırıklığına uğramıştır.

Nitekim ümmetin tamamı, ABD’nin benimsediği çirkin tutumları kınadığı gibi Ürdün rejiminin aymazlığını da kınamaktadır. Dolayısıyla gerçek değişim ancak,       Batı’nın ajanlarını ve onların siyasi varlıklarını devirmek, İslam akidesine sımsıkı bağlanmak ve ajanları ortadan kaldıracak ve önceliklerinin başında Filistin’i kurtarmak olacak Nübüvvet Minhacı üzere Hilafeti yeniden ikame etmek yoluyla gerçekleşecektir.

مَثَلُ الَّذِينَ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللهِ أَوْلِيَاءَ كَمَثَلِ الْعَنكَبُوتِ اتَّخَذَتْ بَيْتاً وَإِنَّ أَوْهَنَ الْبُيُوتِ لَبَيْتُ الْعَنْكَبُوتِ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ
Allah'tan başka dostlar edinenlerin durumu, örümceğin durumu gibidir. Örümcek bir yuva edinir; halbuki yuvaların en çürüğü şüphesiz örümcek yuvasıdır. Keşke bilselerdi!” [Ankebut 41]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Heysem İbn Sabit - Amerika

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER