Perşembe, 19 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/21
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

-Basın Açıklaması- Hizb-ut Tahrir, "Kadını, Yoksulluğa ve Köleliğe Karşı Koruyacak Olan Hilafet'tir" Başlığını Taşıyan Endonezya'daki Kadınlara Özel Küresel Konferans Organizasyonunu Sonlandırmıştır

بسم الله الرحمن الرحيم

Hizb-ut Tahrir, 22 Aralık 2012'de Cakarta / Endonezya'da "Kadını, Yoksulluğa ve Köleliğe Karşı Koruyacak Olan Hilafet'tir" başlığı altında kadınlara özel küresel bir konferans düzenlemiştir. Nitekim hizib bugün, konferansta yapılan konuşmaların özetini içeren bir kitapçık yayınlamıştır ki konferans ise dokuz konuşmayı, bazı katılımcıların sertifikalarını, soruları ve halkın görüşlerini içermektedir. Konuşmacılar, Güneydoğu Asya'dan, Hint Yarımadası'ndan, Türkiye'den, Afrika'dan ve aynı şekilde Arap dünyasından olmuşlardır. Dolayısıyla gazeteciler, politikacılar, akademisyenler, üniversite öğrencileri, yazarlar, siyasî aktivistler, toplum liderleri, profesörler, çeşitli derneklerin temsilcileri ve birçok etkili kadınlar da dahil ekseriyeti etkili olmak üzere dünyanın dört bir tarafından yaklaşık 1500 temsilci katılmıştır. Ayrıca dünyanın dört bir tarafındaki birçok kişi konferansı internet üzerinden canlı izlemiştir.

Konferans, Hizb-ut Tahrir / Endonezya'daki Lecne Başkanı Sayın Rato Irma'nın, bu olaya Endonezya'nın ev sahipliği yapmasının öneminden ve aynı şekilde ülkedeki kadınların karşı karşıya kaldığı yoksulluk ile sömürünün boyutundan bahsettiği konuşmasıyla açılmıştır. Nitekim konuşmasında şöyle demiştir: "Bu konferansa, Endonezya'nın ev sahipliği yapması tercih edilmiştir. Çünkü Endonezya, Allahuteala'nın nimetleriyle dolu, büyük oranda Müslümanların olduğu, geniş topraklara ve bol doğal kaynaklara sahip olan İslamî bir ülkedir. Ancak bu zengin doğal kaynaklara rağmen nüfuzun büyük bir çoğunluğu yoksuldurlar. Zira yoksulların sayısı yaklaşık 29.13 milyon kişiye ulaşmıştır ki bu, (21.5 milyon kişiden) oluşan Avustralya'nın toplam nüfusunun aşan bir rakamdır. Aynı şekilde yoksulların %70'ni  kadınların oluşturduğu (28.3 milyon kişiden) oluşan Malezya'nın nüfuzunu da aşmaktadır."

İkinci konuşmayı, "Yoksulların Gerçek Düşmanı Bizzat Kapitalizmdir" başlığı altında Hizb-ut Tahrir / Merkezî Medya Bürosu'nun Güneydoğu Asya'daki üyesi Vika Kumara yapmıştır.

Üçüncü konuşmayı, konferansa katılma imkanı bulamayan Hizb-ut Tahrir / Merkezî Medya Bürosu'nun Hint Yarımadası'ndaki üyesi Ümmü Musab adına Hizb-ut Tahrir / Endonezya'daki üye bacılardan biri yapmış olup konuşma, "Yirmi Birinci Yüzyılda, Serbest Piyasalar Aracılığıyla Kadının Köleliği" başlığı altında olmuştur.

Dördüncü konuşmayı, "Çalışma Yoluyla İstihdam Sayesinde Sömürü Ya da Nüfuz Etme ve Başarılı Kadının Batı Modeli Çalışması" başlığı altında Merkezî Medya Bürosu Üyesi İmrane Muhammed bacı yapmış ve konuşmada, devlet için para basan makineler olsunlar diye çalışma sahasına itmek amacıyla kadınlara çalışma imkanı vermek için kapitalizmin dili nasıl da istismar ettiği tartışılmıştır.

Beşinci konuşmayı, ""Ilımlı İslam" Olarak Adlandırılan Modelin, Kadınların Ekonomik Haklarını Garantilemede Başarısız Olması" başlığı altında Hizb-ut Tahrir / Merkezî Medya Bürosu Türkiye ve Orta Asya Üyesi Ümmü Halid yapmıştır.

Altıncı konuşmayı, "Kadının Yoksulluk Sorununun Nedenleri ve Çözümlerine Dönük Batılı Hikayelere Meydan Okumak" başlığı altında Merkezî Büro'nun Afrika'daki Üyesi Ümmü Yahya Muhammed yapmıştır. Nitekim konuşmada, kapitalist Batı'nın yoksulluğun çözümüne dönük delillerinin, hasarlı olduğunu ve kadının bölgede acısını çektiği yoksulluğun ana müsebbibi olan kapitalist sistemin İslam ülkelerinden kaldırılmasının gerekliliğine yoğunlaşmaktan uzaklaştırdığını açıklamıştır.

Yedinci konuşmayı, "İslam'ın, Kadının Temel Rolüne ve Çalışmasına Dönük Bakışı" başlığı altında Hizb-ut Tahrir / Merkezî Büro Üyesi Ümmü Suhayb eş-Şâmî yapmıştır. Nitekim konuşmada, kadının temel rolünün annelik ve eş olmak olduğunu, bunun kadının varlığı ve doğasıyla orantılı bir rol olduğunu ve İslam'ın kadına, ev hanımı olmasıyla birlikte aynı zamanda aile reisi olma sorumluluğunun yükünü yüklemediğini açıkladığı gibi İslam'ın kadının toplumdaki konumunu nasıl yükselttiğini de açıklamıştır. Ayrıca aynı şekilde erkek akrabaları yada devlet tarafından karşılanan nafaka hakkı da dahil kadının malî haklarını da tartışmıştır. Buna ek olarak istemesi halinde kadının çalışma hakkının olduğunu, ancak bunun zilletten, kölelikten ve zulümden hali güvenli ve onurlu şartlar içerisinde olması gerektiğini de tartışmıştır.

Sekizinci konuşmayı, "Kadının Köleleştirilmesi ve Sömürülmesi Sorununun Yegane Çözümü Hilafet'tir" başlığı altında Hizb-ut Tahrir / Endonezya Hanım Resmî Sözcüsü Aynur Rahmet yapmıştır. Nitekim konuşmada, ayrıntıları Hizb-ut Tahrir'in (Anayasa Taslağı'nda) geçen ekonomi, içtimai ve siyaset için yegane model olarak Hilafet Sistemi'ni sunmuştur. Zira kadını yoksulluktan koruyacak, onun malî güvenliğini garantileyecek ve onu sömürülmekten koruyacak olan bu sistemdir. Ve şöyle bir eklemede bulunmuştur: "İslam, kadının ihtiyaçlarını garanti altına almayı ve karşılamayı erkeğin üzerine farz kıldığı gibi ailelerinin ihtiyaçlarını karşılamaları için erkeklere de çalışmalarını emretmiştir. Bunun içindir ki devletin, işlerin ve çalışmaların tüm araçlarını garantilemesi gerekmektedir. Zira devlet, projeler oluşturulması yoluyla iş sağlayabilir. Çünkü devletin doğal kaynakları, özelleştirilmeksizin kendi egemenliği altında olursa, iş kolaylıkla sağlanabilecektir. Bu ise ancak sağlık, öğretim ve güvenlik gözetimini tüm tabası için karşılıksız sağlayacak olan devletin İslamî İktisat Sistemi'ni tatbik etmesi haline gerçekleşebilecektir. Dolayısıyla devletin kaynaklarını ve mülkiyetlerini yatırım yapacak olmasının yanı sıra petrol, doğalgaz, denizler, göller, nehirler, ormanlar ve benzerleri gibi kamu mülkiyetlerini de sahih bir yolla idare edecek olan Hilafet'tir... "

Son konuşmayı ise "Çalışmaya Yönelik Bir Çağrı" başlığı altında Hizb-ut Tahrir / Merkezî Medya Bürosu Üyesi Dr. Nezrin Nevaz yapmıştır. Nitekim konuşmada, İslam'ın kadına bağışladığı yüksek konumu ve kadının korunmasına, onurunun korunmasına, haklarının garantilenmesine, ihtiyaçlarının sağlanmasına ve malî güvenliğinin garantilenmesine verdiği büyük önemi tartışmıştır. Ayrıca kapitalist rejimin, insanların işlerini gözetme ve kadının ihtiyaçlarının karşılama noktasındaki ölçeğinin başarısız olduğunu vurguladığı gibi Hilafet'in kurulması yoluyla İslam dünyasındaki kadına yönelik yeni bir siyasî ekonomik vizyonun olmasının zaruretini de vurgulamıştır.

Ayrıca o, yoksullukla savaşmaya ve refah ve ekonomik rahatlık oluşturmaya dönük sabit kaideler koymak için Hilafet'in kurulduğu ilk otuz gün içerisinde tatbik edilecek olan bazı İslamî ekonomik siyasetleri sunmuştur. Ve şöyle bir eklemede bulunmuştur: "Hilafet Sistemi, tebaasından herhangi bir ferdin bir gün bile aç kalmasını asla kabul etmeyecektir. Zira o, ekonomik, büyüme, gelişme, öğretim ve sağlık gözetimindeki istikrarı gerçekleştirecek olan bir sistemdir... Tüm bunların yanında Hilafet içerisinde kadınlar, onurlu, saygıdeğer ve yüksek konum sahibi olacaklardır. Zira onlar, kendilerini gözetecek ve ihtiyaçlarını karşılayacak olan devletin ilgi merkezi olacaklarıdır. Çünkü onlar, güvenli ve istikrarlı bir hayat yaşacaklardır. Ayrıca kadınlar, istemeleri halinde çalışabilecekleri gibi ancak işleri, asla iş istihdam yasalarına ve düşük ücrete boyun bükme şeklinde olmayacaktır. Dolayısıyla kadınlar, İslam'daki İçtimaî Sistem ile örtüşen güvenli şartlar içerisinde çalışacaklarıdır. "

Konuşmasını, herkese Hizb-ut Tahrir'e destek vermeye ve gecikmeksizin ve beklemeksizin Hilafet'i kurmaya davet çağrısında bulunarak sonlandırmıştır.

Aynı şekilde konferansa, Basın Konferansı'nın yanı sıra konferans konuşmacılarının tamamı ile Malezya ve Avustralyalı birçok Hizb-ut Tahrir üyelerinin katıldıkları tartışma da dahil edilmiştir. Nitekim konferans, halkın inanılmaz tepkileri ve Hilafet'in gölgesindeki bir yaşamla ilgili ümitleri ve heyecanlı beklentileriyle son bulmuştur. Ayrıca konferansa katılan etkili birçok kadın, dünya kadınlarının karşı karşıya kaldıkları yoksulluk ve sömürü sorunlarına dönük konferansta sunulan çözümleri onayladıklarına dair yorumda bulunmuşlardır.

Konferans düzenlenmeden önce haftalarca devam eden küresel kampanyada, dünya kadınlarının karşı karşıya kaldığı aşırı yoksulluğun ve köleliğin nedenleri ve bunların ortadan kaldırılmasına dönük çözümler sunulmuştur.

Allah'ın izniyle bu kampanya önümüzdeki haftalarda da devam edecek ve inşallah 2013 Mart ayında konferansa dönük bir kitap ile videokasetin yayınlanmasıyla sonuçlanacaktır. Konferansın raporunu, aşağıdaki bağlantıdan görüntüleyebilirsiniz:

http://www.hizb-ut-tahrir.info/info/index.php/contents/entry_22312


Dr. Nesrin Nevaz
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Bürosu Üyesi

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER