Haber-Yorum

Beyaz Saray Liderliğinde Küresel Mafya

Haber:

1- Ankara (Reuters)- Türkiye Başbakanı Bin Ali Yıldırım, Perşembe günü Türkiye, İran ve Irak’ın, Irak Kürdistanı'nın bağımsızlık referandumunu görüşmek üzere üçlü bir toplantı düzenlediğini söyledi. Ayrıca Yıldırım, El-İbadi hükumetinin Türkiye ile birlikte sınır kapısı kontrolünü sağladıktan sonra Irak’lı mevkidaşı Haydar El-İbadi ile Bağdat’taki merkezi hükümetle ekonomik ve ticari ilişkilerin koordinasyonu üzerinde anlaşma sağladıklarını söyledi.

2- Moskova (Reuters)- Rusya Savunma Bakanlığı Perşembe günü, Rusya ve Suriye uçaklarının bir haftadan fazla süren bombalama sırasında en az 150 sivili öldürdüğüne dair iddiaları reddederek sivillerin yara almaması noktasında dikkatli olduklarını söyledi. Dolayısıyla bakanlık, İdlib şehrindeki hava saldırılarında en az 150 kişinin ölümü ve onlarca kişinin yaralanması noktasında Moskova ve Şam’ı suçlu bulan Muhalif Suriye Sivil Savunma Örgütünün iddialarına da yanıt vermiş oldu.

Binbaşı General Igor Konashnikov açıklamasında, ”davacıların” müellifi Sivil Savunmanın güvenilir bilgilere sahip nesnel kaynaklar olarak kabul edilmesi imkansızdır diyerek şöyle ekledi: “Rus Hava Kuvvetleri uçakları, kayıplardan kaçınmak için nüfusun yoğun olduğu bölgelerdeki yerleşim yerlerini vurmamaktadır.”

Yorum:

Artık mesele, İslam dünyasındaki ülkelerin başındaki ajan ve hain yöneticilerin varlığı meselesi değildir. Zira bu, kaçınılmaz bir sonuçtur. Ayrıca zimmetleri satın almak ve Şam devrimindeki gurup liderlerini istihdam etmek de değildir. Zira onların durumları, artık gün ışığı gibi ortaya çıkmıştır.  Dahası davayı, toprağı ve namusu satan hainleri ve kiralıkları pekiştirmek için ciddi bir şekilde Filistin Kurtuluş Örgütü’nü bitirmek ve onu tasfiye etmek de değildir. Zira bunların hepsini ümmet açığa çıkarmış ve ümmet için yalancı ile doğru ve güvenilir ile hain artık ortaya çıkmıştır.  

İslam ülkelerindeki herhangi bir yöneticinin ihaneti artık hiç kimseye gizli değildir. İster Beşşar Esed gibi iğrenç bir mücrim olsun, ister Suud‘un Selman’ı ve Ürdün’ün Abdullah’ı gibi daha az suçlu olsun, ister Mısır’ın Sisi’si ve Bahreyn’in Hamad’ı gibi efendilerinin emirlerini korkunç ve mücrim bir şekilde uygulayanlar olsun, ister Türkiye’nin Erdoğan’ı ve Endenozya’nın Widodo’su gibi yumuşak görünüp gizli bir şekilde cürüm işleyenler olsun, ister Irak’ın İbadi’si ve Libya’nın Hafter’i gibi Amerikan ajanı olsun, isterse de Katar’ın Temim’i ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin Bin Zayed’i gibi İngiliz ajanı olsun bunların hepsi, kendi halklarına yalan söyleyen köle ruhlu kiralık kimselerdir. Zira onlar, kadınlara ve yaşlılara karşı aslan kesilirken Trump ve Mai'nin karşısında tavşanlar gibidirler ve facir laikliğe sadakat gösterirlerken İslam’a ve Rahman’ın şeriatına ihanet ederler. Dahası onlar, denizden nehre, doğudan batıya gece gündüz Allah’a düşmanlık ederler ve onların tek derdi Şeytan’ı razı etmek ve Allah ve Resulü ile savaşmaktır.

Bugün artık Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerinin yöneticilerinin Müslümanlara yönelik ihaneti açığa çıktığı gibi Rusya ve Amerika’nın Müslümanlara dönük ihaneti de artık onlara gizli değildir. Bununla birlikle Rusya ve Amerika'nın ihanetlerini kendi gözleriyle görene kadar ellerini ellerinin üzerine koyarak müzakerede bulunup anlaşma yaptıkları da gizli değildir. Zira utanç verici Astana Anlaşması’nın daha henüz mürekkebi kurumamışken otel odalarında yemiş oldukları yemekleri de daha henüz hazmetmiş değillerdir! Tüm bunların üzerine akıllarını başlarına alıp Allah’a tövbe edecekleri ve ümmetlerinden özür dileyecekleri yerde ihanetlerini savunmak için birbirleriyle yarışıyorlar! Zira onlar, güya “Sizin kanlarınızı korumak için” kâfirlerle oturuyorlar ey “Müslümanlar!” Bu küstahlığın da ötesinde Allah’a karşı bir küstahlık değil midir?  

Evet, bunlar Amerikan başkanının liderlik ettiği küresel bir çete ve mafya olup Rusya ve İran gibi kindar ve iğrenç ülkeler öldürmek ve yok etmek yoluyla Amerika’nın planlarını uygularken istisnasız Müslümanların tüm yöneticileri de bu planların uygulanmasını sağlıyorlar! Gücünüzü birleştirmeniz, azminizi bilemeniz ve topraklarınızın bu çetelerden ve mızrak başlarından temizlenip sadece sizlere verilmesi için Allah’ın sizleri daha hangi sıkıntıyla imtihandan geçirmesini bekliyorsunuz ey Müslümanlar! Çünkü bu, Allah’ın bir vaadidir ve Allah asla vadinden dönmez. Aman ha Şam devriminde sebat göstermeye devam edin ey Muhlisler! Allah’ın izniyle devrim, geride bir şey bırakmayacak ve vazgeçmeyecek şekilde daha ilk başladığı gün gibi iğrençlikleri ifşa eden ve ateşi yükselten bir devrimdir. Ey Allah’ım! Bizi bu devrimle ayağa kaldır ve bizleri Nusret’inle destekle ki böylece muhlis Müslümanlar izzetli, Müşrikler ve onların hain ve ajan kuyrukları zelil olsunlar. Şüphesiz Sen, her şeye kadirsin.

وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ “Allah, içinizden, iman edip de salih ameller işleyenlere, kendilerinden önce geçenleri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için hoşnut ve razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaad de bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.” ^{[Nur Sûresi-55]}

Müh. Hişam El-Baba

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazdı