Perşembe, 19 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/21
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

Türkiye'deki Laik Sistem Çocuklarda Uyuşturucu Bağımlılığının Artmasına Vesile Olurken Bir Yandan da İslam Davetçilerine Zulmetmekte

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber:

21 Eylül'de TUİK'den gelen verilerle madde kullanımı ve suça bulaşmanın son yıllarda büyük artış gösterdiği açıklandı. Suça bulaşan çoçuklardan güvenlik güçlerine ulaşanlarının sayısı 273 bin 571'i buldu. Uzmanlar bu korkunç veriler ışığında alınabilecek önlemleri tartışırken, 16 milyon 400 bin öğrencinin ders başı yaptığı okulların çevrelerinin en önemli uyuşturucu pazarı olması hasebiyle, yakın gelecekte daha önemli bir sorun olacağını da dile getirmekteler. Buna göre çocukların yüzde 57,9'unun 15 - 17, yüzde 25'inin 12 - 14, yüzde 17,1'inin de 11 ve altı yaş grubunda olduğu, bu oranın 2013 yılında yüzde 14,5 oranında arttığı ve verilerin sadece emniyet birimlerine yansıyan vakalar olduğu ifade edildi.

Yorum:

Senelerdir her geçen gün uyuşturucu belasının arttığını haber vermekle, yeni yeni rakamlar beyan etmekle, Müslüman gençlerimize hatta çocuklarımıza bulaşmakta olan bu uyuşturucu belası ne durdurulmuş ne de azaltılmıştır. Aksine günden güne daha fazla gencimizin Batı'dan ithal bu belaya kurban gitmesine seyirci kalmaya devam ediyoruz. Uyuşturucu, suç işleme ve uyuşturucuya bağlı suç işleme fiilleri hem gençlere hem de çevrelerine maliyeti ağır olan sorunlar üretmekte. Hayata umutla yaklaşması gereken, dünyada olumlu değişiklikler meydana getirmek için çabalaması gereken, ebeveynlerininin yarım bıraktıkları güzel işleri artırmak ve tamamlamak için çabalaması gereken bir gençlik yerine, yaşayan ölüler olarak dünyadaki günlerini tamamlamaya çalışan yeni nesiller ortaya çıkmakta. Birçok araştırmacı gittikçe daha genç bir neslin daha yaygın bir şekilde uyuşturucu girdabına kapılıyor olmasının altında kimlik arayışı; ekonomik, eğitim ve sosyal çevreden kaynaklanan sorunlar ve bu sorunlara çözüm yolları bulmakta deneyimsizlik gibi sebepleri ifade etmekteler. Her zaman ve neredeyse her kesimden ortak olarak ifade edilen ise, uyuşturucu kullanımının bireysel değil toplumsal bir sorun olmakla birlikte, sadece yasal düzenlemelerle çözülemeyeceğidir.

Öte yandan Türkiye'de Cumhuriyetin kurulduğu günden beri tertemiz ve hiçbir suça karışmamış Müslüman gençlik, bilhassa Hizb ut Tahrir'li gençler, insanları gayri İslami yaşam tarzının getirisi olan belalardan kurtarmak için çabalarken terörist ve suçlu ilan edilerek hapislere tıkılmaktadır.

Öyleyse bir kez daha Hizb ut Tahrir'in Kadınları olarak bizler de, gençliğimizi sarmalamakta olan bu ve bunun gibi belalardan kurtarmak için içtenlikle çözüm arayan herkese yegane çözümü hatırlatalım:

1.  Allah Subhanehu ve Teala insanları ancak kendisine kulluk etmek için yarattığını söylemektedir. Ey Müslümanlar, Müslüman hocalar, alimler, doktorlar, araştırmacılar! Gençlerimize, kimlik arayışında yanlış yollara girmekten alıkoyacak yegane formül olan şu ayeti öğretsenize:

﴿وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ

"Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım." [Zariat 56]

2.  Laiklik ve demokrasi insanı Allah Subhanehu ve Teala'ya değil kendi heva ve heveslerine kul yapmaktadır. Bu ayete aykırı bir düzen içinde, siz bu ayeti gençlerinize ne kadar öğretseniz de gerekli başarıyı elde edemeyeceksiniz ve yine kendinizin de itiraf ettiği gibi, sürekli yeni yasal düzenlemeler getirmek zorunda kalacaksınız. Hem de getirebileceğiniz her türlü yasal düzenleme yine ilk önce laiklik ve demokrasi ilkelerine hizmet etmekle kayıtlı ve sınırlı olmak zorunda kalacaktır. Böyle olmasaydı en laik ve en demokratik Batı neden hala artmakta olan bir uyuşturucu sorunu ile boğuşmaktadır? Öyleyse bu sistemi ilk önce size, sizin çalışma ve gayretlerinize ve gençliğimize hizmet etmekle mükellef olan, Allah Subhanehu ve Teala'nın hükümlerinin, Kur'an ve Sünnet üzere tatbik edildiği bir sistemle değiştirin. Zira Allah'a kul olmayı temel ilke edinmemiş bir sistem, asla insane heveslere kul olacak insan yetiştiremez.

﴿الَر كِتَابٌ أَنزَلْنَاهُ إِلَيْكَ لِتُخْرِجَ النَّاسَ مِنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ بِإِذْنِ رَبِّهِمْ إِلَى صِرَاطِ الْعَزِيزِ الْحَمِيدِ

„Elif, Lâm, Râ. Bu Kur'ân öyle büyük bir kitaptır ki, insanları Rablerinin izni ile karanlıklardan aydınlığa, her şeye galip ve hamde lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik." [İbrahim 1]

3.  Bu nasihatle birlikte sizleri, sizlere hakkı ve sabrı tavsiye eden, emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker'de bulunan kardeşlerinize de sahip çıkmaya davet ediyoruz. Zira onlar sizlere iyilikten başka birşey istememiştir. Muhakkak onların iyilikleri yine gençlerimizi uyuşturucu bağımlısı yapan ve her türlü kötülüğe kapıları açıp gençlerimizin hem dünyalarını ve hem de ahiretlerini zindana çeviren bu sistemin arızalarını ortaya koymaktan başkası değildir. Türkiye'de Hizb ut-Tahrir'li kardeşleriniz böylesi Allah Subhanehu ve Teala katında övülen bir işle uğraştıkları için ve sadece Türkiye'de değil tüm dünyadaki gençleri kurtarmak için Rasulullah (sav)'in yapmış olduğu fikrî siyasî çalışmadan başkasını yapmadıkları halde terörist ve suçlu muamelesi görmekteler. Ey Müslümanlar! Kurtuluş ve kalkınma, toplumun bir kısmını bir kısım sıkıntılardan kurtarmakla olmaz. Aksine dünya hayatının da ahiret hayatının da nimetlerinden azami derecede faydalanmak ancak külli ve kapsamlı bir değişiklikle, Allah Subhanehu ve Teala'nın hükümlerinin tümünün birden tatbik edilmesiyle olur.

﴿يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ

Ey iman edenler! Allah ve Rasulu, sizi, size hayat verecek şeye çağırdığı zaman icabet edin. Bilin ki Allah kişiyle kalbinin arasına girer ve siz O'nun huzurunda toplanacaksınız. [Enfal 24]


Hizb ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi adına

Ummu Khalid

 

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER