Pazar, 29 Şevval 1446 | 2025/04/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Mısır, Gazze'ye Yönelik Savaşın Durdurulması İçin Direnişin Silahsızlandırılması Şartını Ekledi!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

Mısır, Gazze'ye Yönelik Savaşın Durdurulması İçin Direnişin Silahsızlandırılması Şartını Ekledi!

Haber:

“İsrail” savaş bakanı direnişin silahsızlandırılması şartını yorumladı: Mısırlılar ilk kez Hamas'ın silahsızlandırılmasını talep ediyor. (El Cezire, Uyarlanmıştır)

Yorum:

Aslında bu haberi duyanların birçoğu, hatta büyük çoğunluğu, bir Arap ülkesinin, 1948'den bu yana Arap ve İngiliz hainlerin yardımıyla Filistin topraklarına gasp eden, kadınları ve çocukları öldürerek, tutuklayarak ve her şeyi üzerlerine yıkarak arbedesini ve caniliğini sürdüren bir varlık olan Yahudi varlığının Gazze'ye yönelik savaşını durdurmak için müzakerelerde nasıl arabuluculuk yapabildiğine şaşırabilir.

Bırakın bir Müslüman'ı bir Arap bile olsa, kılıcını kınından çıkarıp tüm bu katliamlar ve sistematik işkencenin en korkunç biçimlerine ve davranışlarına maruz kalan çocukların, özgür kadınların ve tutukluların yardım çığlıkları için öfkesini ve seferberliğini dünyaya duyurmadan ölüm, yıkım ve yerinden edilmeyi geçici olarak durdurmak için nasıl olur da cellat ile kurban kardeşi arasında arabulucu olabilir?!Sonra bir Müslüman ya da bir Arap gelmiş, hiçbir gurur ya da erkeklik duygusu olmadan, katil ile maktul, gaspçı ile gasp edilen, suçlu ile suçu hafifletilen masumun arasında arabuluculuk yapıyor!Sonra toprağını, namusunu, malını ve ailesini savunan bir mazlumun, silahlarını bırakmasını ve şeref ve onurundan soyutlanmasını şart koşuyor?!Arap orduları 1948'de mücahitlerden Yahudi çetelerinden temizledikleri yerleri boşaltmalarını ve silahlarını bırakmalarını istediğinde, Filistin halkı içinde neler olduğunu işitmedi mi; zira şerefli insanlar silahlarını teslim ettiklerinde, Arap orduları kendilerini Yahudilerle savaş adayacakken geri çekilip masum sivilleri Siyonist çetelerin önünde kaderlerine terk edince şaşkına dönmediler mi?! Peki Mısır hükümeti, Haçlı Avrupalı barış gücü askerleri Bosna Srebrenitsa'da mücahitlere silahlarını bırakmaları için arabuluculuk yaptıklarında ve güvenliklerini garanti edeceklerini söylediklerinde, silahlarını bırakmalarının sonucunda Sırpların 100.000 Bosnalıyı öldürdüğünü ve 100.000'den fazla özgür Müslüman kadına tecavüz ettiğini işitmedi mi?

Bir Müslüman'ın silahı onun onurudur ve şehit olmak dışında onu asla bir kenara atmaz. Peki bu arabulucu, böyle bir olayla ilgili Kur'an'ı, Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hadislerini ve onun güzel kokulu siretini okudu mu acaba? Zira Müslüman bir kadını taciz ettikleri için Beni Kaynuka Yahudilerini yurtlarından kovmuş, Ahzab'da kendileriyle Sallallahu Aleyhi ve Sellem arasında yapılan antlaşmaya ihanet ve hıyanet ettikleri için Beni Kurayza'yı öldürmüş,Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in elçisinin Romalıların uşakları tarafından öldürülmesinin intikamını almak için Muta Ordusu'nu seferber etmiş ve Romalıların Medine-i Münevvere'yi istila etmek için Suriye Çölü eteklerinde toplandıkları haberi geldiğinde Asura ordusunu harekete geçirmiş ve aşırı sıcak, erzak, sayı ve ekipman eksikliği Müslümanların 200.000 askeri seferber eden Romalılarla savaşmak için harekete geçmekten vazgeçirmemişti.

Ümmet için ideal liderlik işte budur; yoksa düşmanlarının ekmeğine yağ süren ve Kara Saray'daki efendilerini memnun etmek için çarpık bir koltuk uğruna dinini ve ahiretini satan aşağılık bir tutum değildir!

Müslüman şeyhler Allahu Teala'nın şu kavlini okumadılar mı:وَإِنِ اسْتَنصَرُوكُمْ فِي الدِّينِ فَعَلَيْكُمُ النَّصْرُ"Sizden din konusunda yardım istediklerinde yardıma icabet etmeniz sizin üzerinize vaciptir." [Enfal 72] Peki onlar, Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şu kavlini okumadılar mı: انْصُرْ أَخَاكَ ظَالِماً أَوْ مَظْلُوماً"(Din) kardeşin zalim de mazlum da olsa ona yardım et.” Peki neden?Çünkü bu, iman ile küfrün, aynı zamanda akide ve din kardeşliğinin üzerine dayandığı bir kaidedir. Bir Müslümanın ümmetin düşmanlarının safında yer almasına, bunu açıkça ilan etmesine, zalimin safında yer aldığından dolayı övünmesine ve mazlum kardeşine, açıkça ve net bir şekilde Allah'ın dininin hükümlerine muhalefet eden zalimin şartlarını şart koşmasına gelince;Sevgili Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu konudaki kavli ne kadar da doğrudur:إِذَا لَمْ تَسْتَحْيِ فَاصْنَعْ مَا شِئْتَUtanmıyorsan dilediğini yap!

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Salim Ebu Sebeytan

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER