Haber-Yorum

Trump Avrupa'yı Atlayarak Ukrayna'daki Savaşı Durdurmaya Çalışıyor!

Haber:

ABD Başkanı Donald Trump, Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile 90 dakikalık uzun ve çok verimli bir görüşme yaptığını ve savaşı sona erdirmek için derhal müzakerelere başlama konusunda anlaştıklarını açıkladı ve şöyle dedi: “Birbirimizi ziyaret etmek de dahil çok yakın bir şekilde birlikte çalışma konusunda mutabık kaldık.” Ve şöyle ekledi: “Ayrıca ekiplerimizin (savaşı durdurmak üzere) derhal müzakerelere başlaması konusunda da mutabık kaldık. Bu görüşmeden haberdar etmek üzere Ukrayna Devlet Başkanı (Volodimir) Zelenski'yi arayarak işe başlayacağız.” Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Ratcliffe, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Orta Doğu Özel Temsilci Steve Witkoff’tan bu müzakerelere öncülük etmelerini istediğini açıkladı.

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Washington'un herhangi bir barış anlaşması çerçevesinde Ukrayna'ya asker göndermeyeceğini teyit etti ve Kiev'in tüm topraklarını geri alması veya NATO'ya katılmasının "gerçekçi hedefler olmadığını" vurguladı ve Ukraynalı mevkidaşı da dahil olmak üzere Kiev'i destekleyen bir grup ülkenin savunma bakanlarıyla şunları konuştu: “Mesajımız açık, kan dökülmesi durmalı ve bu savaş sona ermelidir.” Ayrıca Ukrayna'nın sınırlarını 2014 öncesine geri döndürmeye çalışmanın savaşı uzatacak “gerçekçi olmayan bir hedef” olduğunu ifade etti.

Öte yandan Kremlin, Putin ve Trump arasındaki görüşmenin bir buçuk saat sürdüğünü ve birlikte çalışma zamanının geldiği konusunda mutabık kaldıklarını açıkladı.Putin, Trump'a Ukrayna'da 2022'den bu yana devam eden çatışmaya uzun vadeli bir çözümün mümkün olduğunu söyledi ve kendisini Moskova'yı ziyaret etmeye davet etti.

Yorum:

ABD Başkanı'nın dış politikada Avrupa ülkelerini tamamen göz ardı ederek hareket etmeye başladığı açıktır; Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefon görüşme yapması, Ukrayna'da ateşkes sağlanması için Rusya ile çalışmaya başlamak için kendisiyle mutabık olması, Savunma ve Dışişleri Bakanlarını, Merkezi İstihbarat Teşkilatı Direktörünü, Ulusal Güvenlik Danışmanını ve Orta Doğu temsilcisini bu müzakerelere öncülük etmekle görevlendirmesi, evet tüm bunlar,Trump'ın dış politika çalışmalarını, ciddi bir şekilde ve özellikle Ukrayna meselesi öncelikli olarak bir Avrupa meselesi olduğu için müzakerelerden dışlanmalarına şiddetle karşı çıkan Avrupalılardan uzak bir şekilde yürütmek istediğini teyit etmektedir.

Trump bu çabasında, Rus güçlerinin tüm Ukrayna topraklarından çekilmesi talebi de dâhil olmak üzere eski Başkan Biden döneminde ABD'nin sabiteleri olarak kabul edilen önemli konuları terk ettiği gibi Ukrayna'nın NATO'ya ilhakından da vazgeçerek Rusya'nın taviz vermeyeceği müzakerelerin önündeki en önemli iki engeli de ortadan kaldırmıştır.

Trump, bununla da yetinmemiş, aksine Ukrayna'nın nadir zenginliklerinden Amerika'ya ödeme yapmasını talep etmiştir;zira Fox News ile yaptığı bir röportajda, ABD'nin sağladığı mali ve askeri yardımlara karşılık olarak Ukrayna'dan 500 milyar Dolar değerinde nadir madenler sağlamasını talep ettiğini açıklamıştır.

Böylece Trump, Ukrayna için Rusya ile müzakere etme konusundaki tutumunda tamamen ön yargılıymış gibi görünmekte olup Avrupa'yı tamamen görmezden gelmiştir; dahası Çin'den bir ateşkes anlaşmasına varılmasına yardımcı olması için müzakerelere müdahil olmasını talep etmiş ancak meselenin asıl sahibi olmalarına rağmen bunu Avrupalılardan talep etmemiştir.

ABD'nin Rusya ile yeni ve güçlü bir ilişkinin varlığını teyit eden şey, Sudan ile Kızıldeniz'de bir Rus üssü inşa etmek için müzakere edilmesine ve Suriye'de iki üssü elinde tutmasına izin verilmesidir.

ABD-Rusya ilişkileri uyumlu ve ahenkli bir seyir izlerken, ABD'nin Avrupa ile ilişkileri çalkantı içindedir; zira Trump, Avrupalılara çelik ve alüminyum ihracatlarında %25 oranında ağır vergiler uygulamaktadır.

Amerika'nın Avrupa'ya yönelik darbesi ve Rusya ile yakınlaşması, Trump'ın Rusya'yı Amerika için geleneksel tarihi ortağı olan Avrupalılardan daha faydalı bir ortak olarak gördüğü anlamına mı geliyor?!

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ahmed El-Hutvânî