- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Ey Savaşçılar! İlk Hedefiniz Şam Olsun, Zorba Rejimi Devirin ve Müslümanların İntikamını Alın!
Haber:
Suriye’de muhalifler Hama’ya girdi. Rejim askerleri ile muhalifler arasında şiddetli çatışmaların yaşandığı öğrenildi. (04.12.2024 Ajanslar)
Yorum:
27 Kasım 2024 günü Suriyeli muhalif gruplar, özellikle de İdlib merkezli gruplar, dünya gündeminden düşmüş olan ve neredeyse unutulan Suriye konusunu Halep ve İdlib’in tamamını ele geçirerek yeniden gündeme getirdiler. Adeta zorba Esed rejimi ve İran destekli grupları gafil avlayarak dünyaya Şam devriminin ölmediğini, hala diri olduğunu, sadece savaşçı molası gibi bir mola verildiğini, her an patlayabileceğini gösterdiler.
Ayrıca bu olay bize şunu da göstermiştir ki eğer Amerika, ajanı Esed’i iktidarda tutabilmek için bölgedeki ajanlarını devreye sokmamış olsaydı, Şam’daki zorba Esed rejimi daha devrimin patlak verdiği ilk yıllarda devrilmiş olacaktı. Ama kontrolü dışında bir sistemin yani Hilafetin kurulmasını istemeyen Amerika, ilk önce 2013 yılında İran partisini Suriye’ye soktu. Ama sel gibi akan ve önündeki çerçöpleri süpürüp bir kenara atan halk devrimi karşısında İran partisi de yetersiz kalınca bu sefer 2015 yılında küresel güç olma arzusunu istismar ettiği Rus ayısını Suriye’ye soktu. Uluslararası arenada efendisinin himayesi ve korumasını alan Esed rejimi varil bombalarıyla, Rusya da hava saldırılarıyla taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmadıkları halde yine de Suriye halkının direnç ve azmini kıramamışlardır. Rusya da yetersiz kalınca bu kez Amerika, Türkiye’nin Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla muhaliflerin gücünü parçalayarak kumpas yoluyla Halep’in rejimin eline geçmesini sağlamıştır.
O yüzden muhalifler, kimden gelirse gelsin, ister Amerika isterse bölgedeki ajanı Türkiye’den gelsin, Şam’daki zorba rejimin devrilmesi ve İslam’a dayalı bir rejimin kurulması dışında sunulacak herhangi bir tuzak ve kumpas çözümü asla kabul etmemelidirler. Zira Amerika ve Türkiye gibi şerli bir devletten hayır doğmaz. Bu ülkelerin Suriye devrimine ve Müslümanlara yardım edeceğini beklemek, şeytandan hayır beklemek gibi bir şeydir.
İran partisinin Lübnan’da, Rusya’nın ise Ukrayna’da başı dertte. Suriyeli muhalifler, bunu fırsat bilerek kırılgan hatta örümcek ağından daha zayıf olan Şam rejimini tarihin çöplüğüne atmak üzere gözlerini Şam’a dikmeli ve hedefleri Şam olmalıdır. Biz bu muhalif gruplar arasında İslam’ı seven, İslam’a dayalı bir devletin kurulmasını arzulayan samimi insanların olduğunu biliyoruz. Hadi Şam rejiminin kuyruğunu kıstırarak Halep’ten kaçışını Şam ile tamamlayın.
İslam ümmeti, 100 yılı aşkın bir süredir sıkıntı ve felaketler ile karşı karşıya. Gün geçtikçe de sıkıntı ve acıları artıyor. Filistin, Lübnan, Yemen, Suriye kan gölüne dönmüş durumda. Kanlarını, canlarını, onurları ve namuslarını koruyacak bir kalkanları yok. İslam dünyasındaki hain yöneticiler de dahil olmak üzere tüm dünya bir yana İslam ümmeti bir yana. Filistin özellikle de Gazze ve Suriye’de yaşananlar bunun en bariz örneği. Domuz ve maymunların kardeşi metamorfoz Yahudi varlığı bir yılı aşkın bir süredir Gazze’de soykırım savaşı yürüttüğü halde uzak yakın tüm hain yöneticiler, mazlum insanlara yardım etmek yerine Yahudi varlığına yardım etmişler, güvenliğini sağlamak için seferber olmuşlardır.
Bu sebeple Suriyeli muhalifler, ister geçiş yönetimi adı altında olsun isterse başka bir ad altında olsun, Hilafet alternatifi dışında herhangi bir sistemin tuzak olduğunu bilmeli ve bu tuzağa düşmekten sakınmalıdırlar.
يَٓااَيُّهَاالَّذ۪ينَاٰمَنُٓوااِنْتَنْصُرُوااللّٰهَيَنْصُرْكُمْوَيُثَبِّتْاَقْدَامَكُمْ“Ey iman edenler! Eğer siz Allah'a (Allah'ın dinine) yardım ederseniz O da size yardım eder, ayaklarınızı kaydırmaz.” [Muhammed 7]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ercan Tekinbaş