Cumartesi, 14 Muharrem 1446 | 2024/07/20
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Selahaddin “Kınayanlardan” Olmadı, Aksine Filistin’i Kurtarmak İçin Ordularını Harekete Geçirdi!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Selahaddin “Kınayanlardan” Olmadı, Aksine Filistin’i Kurtarmak İçin Ordularını Harekete Geçirdi!

Haber:

Anadolu Ajansı’nın internet sitesinde şu başlıklı bir haber yayımlandı: “Ürdün, yerleşimcilerin Mescid-i Aksa’ya saldırısını kınadı ve ihlallerin devam devam etmesi konusunda uyarıda bulundu.” Haberde şöyle geçti: “Ürdün Çarşamba günü yüzlerce aşırılık yanlısı yerleşimcinin İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemesini kınadı ve Tel Aviv'i ihlallerin devam etmesi konusunda uyardı.” Bu, Kudüs’teki İslami Vakıflar Dairesi’nin Çarşamba sabahı 590 “İsrailli” yerleşimcinin Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlediğini duyurmasının ardından Ürdün Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasının bir kopyasının Anadolu Ajansı’na ulaşmasıyla geldi.Dışişleri Bakanlığı, "en sonuncusu, işgalci “İsrail” polisinin koruması altında bugün (Çarşamba günü) mübarek Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırı olmak üzere aşırılıkçı yerleşimcilerin devam eden ve artan saldırılarını kınadı.”

Yorum:

Ürdün rejimi, yerleşimci sürülerinin Mescid-i Aksa’ya her baskın yaptığında, kınama ve uyarı ifadelerini tekrarlamaktan artık yorulmadı mı?!

Kınama ve uyarıdan sonra ne olacak? Örneğin Ürdün ordusu uçaklarını harekete geçirip İran’ın işgal altındaki Filistin’e yönelik fırlattığı füzelere karşı koyarak yaptığı gibi ordusunun uçaklarını işgal altındaki Filistin’e doğru harekete geçirip Tel Aviv’i bombalayacak mı? Ya da sekiz ayı aşkın süredir Gazze'yi bombalayan Yahudi varlığının askerlerine yiyecek dolu kamyonlar göndermeyi bırakacak mı?! Veya en azından ilişkileri ve hain Wadi Araba Anlaşması’nı bitirecek mi?!

Yeter artık, ömrünün ilk çağlarında Müslüman bir çocuğun bile aklının ucundan geçmeyen yaygaralarınız, kınamalarınız ve uyarılarınız.

Müslümanlar artık sizin ihanetlerinize ve ajanlıklarınıza aldanmıyor; bu yüzden buradan Neşami ordusuna, Ürdün ordusuna şu çağrımızı yöneltiyoruz; Gazze’ye yardım etmek için harekete geçsinler, ellerini gerçek nusret eli olan mücahidlere ve Gazze halkına uzatsınlar ve başta Ürdün kralı olmak üzere Müslümanların başındaki hain yöneticiler olmamış olsa bu korkunç katliamlara devam edemeyecek olan bu suçlu varlığın ellerini koparsınlar.

Ey Ürdün ordusu ve ey Müslüman orduları, tüm Filistin’i kurtarmak için harekete geçiniz. Dahası yöneticilerinizi çekirdek gibi çitleyip atın ve bizleri, yüz yıldır Filistin’i özgürleştiremeyen bu aşağılık kınamadan kurtarın.

Ey Müslüman orduları, İslam’a ve Müslümanlara yardım etmek için seferber olun ve Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in sancağı olan cihad sancağını dalgalandırın; bu, hain yöneticilerinizin sizleri kandırdığı gibi zor değildir; zira siz olmaksızın da Gazze’deki mücahidler, mutant varlığın devletinin prestijini birkaç saat içinde kırdılar ve yenilmez orduyu mağlup ettiler. Dolayısıyla şayet Amerika’nın ve kafir Haçlı Batı’nın desteği, Müslümanların başındaki yöneticilerin ihaneti ve sizin de onlara olan desteğiniz olmasaydı, Yahudi varlığı ortadan kaldırılacak ve İsra ve Miraç toprakları olan mübarek Filistin toprakları kurtulacaktı.

Peki Müslümanların nidalarına ve yardım çığlıklarına icabet edip gerek hafif, gerek ağır olarak seferber olarak genişliği yer ve gök kadar olan cenneti kazanacak mısınız?! Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: انفِرُوا خِفَافاً وَثِقَالاً وَجَاهِدُوا بِأَمْوَالِكُمْ وَأَنفُسِكُمْ فِي سَبِيلِ اللَّهِ ذَلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ (Ey müminler!) Gerek hafif, gerek ağır olarak savaşa çıkın, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihad edin. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.” [Tevbe 41]

Şüphesiz Allah Azze ve Celle’nin Kitabı’nda bir nur ve hidayet vardır; o halde Celle ve Âla’nın hidayetine tabi olun, O’nun emirlerine itaat edin ve O’nun yasaklarından kaçının. Subhanehu ve Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَتَوَلَّوْا قَوْماً غَضِبَ اللهُ عَلَيْهِمْ قَدْ يَئِسُوا مِنَ الْآخِرَةِ كَمَا يَئِسَ الْكُفَّارُ مِنْ أَصْحَابِ الْقُبُورِEy iman edenler! Allah’ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinmeyin. Onlar, inkârcıların kabirlerdekilerden ümit kestikleri gibi ahiretten ümit kesmişlerdir.” [Mümtehine 13]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ümmü Asım Et-Tavîl – Mübarek Toprak (Filistin)

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER