- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Danimarka Başbakanı, Hindistan’daki Müslümanlara Yönelik Vahşi Zulmü Görmezden Geliyor!
Haber:
Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, Ekim ayı ortasında 4 günlük resmi bir ziyaret için Hindistan’a gitti. Kendisi ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi arasında neşeli kutlamalar yapıldı ve Modi’ye olan dostluğunu ve hayranlığını ifade etti. Dahası birlikte düzenledikleri ortak basın toplantısında “önce ulus” sloganını tekrarladı. Nitekim bunu, Modi’nin Hindistan’daki Müslümanlara yönelik nefret dolu ve acımasız politikalarına öncülük edenin bu sloganın olduğunu çok iyi bildiği için yapmıştır.
Yorum:
Frederiksen’in ziyareti, etnik temizliğin hala devam ettiği Hindistan’ın doğusundaki Assam eyaletinde Müslümanlara yönelik vahşi zulmün ortasında gerçekleşmiştir. Zira Muin-el-Hak’ın cansız bedeni ile onun delinmiş cesedinin vahşice çiğnendiği görüntüler tüm dünyaya yayılmıştı. Dahası Hintli fotoğrafçı Bijoy Banya, onun cesedini Hindistan silahlı polisinin önünde çiğnemişti. İşte o zamandan beri çiğneme, birçok uluslararası medya kuruluşu tarafından “ölüm dansı” olarak adlandırılmıştır.
“Ölüm dansı”, bugün Hindistan’ı karakterize eden vahşi İslam düşmanlığının bir simgesi haline gelmiştir. Nitekim Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Hindu milliyetçi bir parti olan Bharatiya Janata Partisi (BJP), 2014 yılında iktidara geldiklerinden bu yana Müslüman karşıtı bir politika izlemektedirler. Hatta Hindistan’da Müslümanlara yönelik zulüm o kadar şiddetli hale geldi ki Amerikan Time Dergisi 4 Ekim 2021 tarihli bir makalesinde şu soruyu yazmıştır: “Hindistan Müslümanlara karşı soykırıma mı gidiyor?”
Modi, Hindistan’daki Müslümanlara ve diğer dini azınlıklara yönelik kanlı saldırılarına “safran terörü” adı verilen şiddet yanlısı ve faşist olan Hindutva hareketinin açık bir destekçisidir. Hatta 2019 yılında, bölgede konuşlanmış yarım milyondan fazla askeri bulunan Hindistan ordusu tarafından halkı on yıllardır keyfi tutuklamalara, adam kaçırmalara, işkenceye ve tecavüze maruz kalan Müslümanların çoğunlukta olduğu Keşmir bölgesinin vahşice ilhakının arkasında da o vardı.
Narendra Modi, Hindistan’ın yerlileri olmalarına veya on yıllardır Hindistan’da yasal olarak yaşamalarına rağmen, onları “yasadışı göçmenler” olarak ilan etmek yoluyla Hindistan’daki Müslüman bölümleri ürkütüp kaçırmaya yönelik bir politika gütmektedir.
Hindistan’ın kuzeydoğusundaki Assam eyaletinde hükümet, bölgedeki Müslümanlara karşı etnik temizlik yapmaktadır. Bunun sebebi ise, yakında Müslümanları çoğunluk haline getirecek olan bölgedeki demografik büyümedir. Nitekim Hintli yetkililer, şu ana kadar Assam’da sadece iki hafta içinde 1.300 Müslüman aileye ait olan evleri yıkmışlardır.
Assam eyaletine bağlı Sibagar köyünün sakinlerinden biri olan Muin el-Hak, “ölüm dansının” bir kurbanıydı ve hükümetin saldırılarına karşı düzenlenen bir protestoya katılmıştı. El-Cezire kanalının aktardığına göre resimler, silahsız vücuduna sopalarla vurmaya devam eden Hint polisi tarafından vurulduğunu ortaya koymaktadır. Ardından bir polis fotoğrafçı, hala yaşam belirtileri olduğu halde üzerini çiğnemiştir. Bunun üzerine Muin el-Hak’ın hayatı bedeninden ayrıldıktan sonra fotoğrafçı ölüm dansı yapmak için geri dönmüştür. Ama daha sonra fotoğraflar, polisin kucakladığını göstermiştir.
Bu olaylar Danimarka’nın resmi ziyareti sırasında meydana gelmişti. Ancak buna rağmen ne uluslararası, ne Avrupa, ne de yerel Danimarka medyasında, Başbakan Mette Frederiksen’in Hindistan’a yaptığı son ziyaretin medyada eleştirel olarak yer aldığına dair hiçbir iz yoktur. Hatta yerel Danimarka basınında yer alan haberler bile, TV2-station istasyonunun yayınladığı şu başlıklı makale gibi olumlu olmuştur: “Modi, Mitt Frederiksen'e büyük bir Hintli karşılama yapmıştır.”
Modi’nin cürümlerine Batı’nın destek vermesi hiç şaşırtıcı değildir. Zira bu, üç yüz yılı İslam ülkelerini sömürgeleştirmek için geçiren Kapitalist ülkelerden beklenen bir durumdur. Dolayısıyla Hindistan Müslümanları, İslami Hilafet yeniden kurulmadıkça destek bulamayacaklardır. Umulur ki Allah, onları Hindu zulmünden kurtarmak için onu bir an önce çabuklaştırır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Teymullah Ebu Leben