- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Erdoğan: “Türkiye, Yeniden Diriliş Adlı Bir Dönemin Arifesindedir”
Haber:
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pazar günü Türkiye halkının “yeniden diriliş” adlı yeni bir dönemin arifesinde olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuşmasını, Türkiye Gençlik Vakfı Merkezi’nin (TÜGVA) açılışına katıldığı bir sırada yaptı.
Bir sonraki yeni dönemin, ülkeyi geliştirmek ve büyük ülkelerin saflarına yükselmek amacıyla planlanan her şeye ulaşmak için çalışmayı gerektirdiğini açıkladı. Bir sonraki dönemin, “büyük Türkiye” idealini gerçekleştirme dönemi olduğuna ve coğrafi boyuta sahip bu idealin asla yayılmacı bir karaktere sahip olmadığına dikkat çekti.
Şöyle bir eklemede bulundu: “Türkiye’de son 16 yılda herhangi bir şahsın veya etnik ya da dini grupların özgürlük alanına herhangi bir kısıtlama olmadı ve herhangi bir insanın yaşam tarzına müdahale edilmedi.” (Anadolu Ajansı-21/10/2018)
Yorum:
İslam risaleti açık olup onda herhangi bir kapalılık, tevriye ve yalan yoktur. Hakkı ve doğruyu söyleyen Allah’ın Resulü Mustafa Aleyhisselatu ve’s Selam ilk gönderildiği günden beri ve O bize bu şekilde öğretti. Ardından Müslümanların başına adaletle hükmeden Halifeler geldi. Hatta uzak yakın herkes, dosttan önce düşman bile buna şahittir. Eğer mücahitlerin cihadı ve Halifelerin adaleti olmamış olsaydı Türkiye’ye, Hilafet Devleti’nin başkenti İstanbul’un olduğu Türkiye’ye İslam ulaşmazdı.
Evet, bugün Erdoğan, İslam topraklarında Laikliği uyguladığı halde İslam’ın gençlerine, Türk gençliğine yeni bir dirilişten bahsediyor! Konuşmasında muhacir ve ensardan bahseden bu Erdoğan, sanki onlardanmış gibi ve bu gençlerin gerçekte sömürgecilikle yapılan bir çatışma olan partisel bir çatışma içerisinde olduklarını bilmiyormuş gibi! Erdoğan, Mescid-i Aksa’nın haykırışlarını, kendilerine birçok kez komplo kurulan Suriyeli çocukların, Gazzeli çocukların veya diğer İslam ülkelerindeki çocukların çığlıklarını işitmiyor mu ki Türkiye’de bir dirilişten bahsediyor?!
Yeni dirilişin, Yahudiler ile ilişkileri kesmek veya Türkiye’den ABD askeri üslerini boşaltmak olduğunu görmüyor mu? Yoksa onun dirilişi, gençleri ifsat etmek ve onları doğru yoldan uzaklaştırmak mı?!
Nitekim İbn-i Mace el-Arbad İbn-u Sariye’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Allah’ın Resulü [Sallallahu Aleyhi ve Sellem] bizlere, gözleri yaşartan ve kalpleri titreten bir vaazda bulunmuştur. Bunun üzerine dedik ki: Ey Allah’ın Resulü! Bu bir veda vaazı mıdır? Bizlere ne yapmamızı vaat edersin? Buyurdu ki:
قَدْ تَرَكْتُكُمْ عَلَى الْبَيْضَاءِ لَيْلُهَا كَنَهَارِهَا لَا يَزِيغُ عَنْهَا بَعْدِي إِلَّا هَالِكٌ، وَمَنْ يَعِشْ مِنْكُمْ، فَسَيَرَى اخْتِلَافًا كَثِيرًا، فَعَلَيْكُمْ بِمَا عَرَفْتُمْ مِنْ سُنَّتِي وَسُنَّةِ الْخُلَفَاءِ الرَّاشِدِينَ الْمَهْدِيِّينَ، وَعَلَيْكُمْ بِالطَّاعَةِ، وَإِنْ عَبْدًا حَبَشِيًّا عَضُّوا عَلَيْهَا بِالنَّوَاجِذِ، فَإِنَّمَا الْمُؤْمِنُ كَالْجَمَلِ الْأَنِفِ حَيْثُمَا انْقِيدَ انْقَادَ “Ben sizlere, gecesi gündüz gibi olan bir izzeti (İslam’ı) bıraktım. Benden sonra helak olmuş bir kişi hariç ondan sapmaz. Sizden her kim yaşarsa birçok ihtilaflar görecektir. Size düşen, benim sünnetim ile hidayete ermiş Raşid Haliferin sünnetinden öğrenmiş olduklarınıza itaat etmektir. O halde Habeşli bir köle bile olsa, ona dişlerinizle sımsıkı sarılın. Çünkü mümin, her nereye yöneltilse (oraya) yönelen devenin burnu gibidir.” Şeyh El-Albani sahih dedi.
Türkiye ve Türkiye’nin gençlerini kurtaracak olan yeryüzünde İslam’ın hükümlerinin yayılması ve İslam’ın tatbik edilmesidir. Yalan ve iftira ise öne almaz sadece geciktirir. Bu yüzden ey gençler sizlerin üzerine düşen, uyanık olup tefekkür etmeniz ve Allah’ın Resulü’nün müjdesi olan Nübüvvet Minhacı Üzere Hilafet’i ikame etmek için Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışmanızdır. Allah’ın izniyle gerçek diriliş işte budur. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اتَّقُواْ اللّهَ وَكُونُواْ مَعَ الصَّادِقِينَ “Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve doğrularla beraber olun.” [Tevbe-119]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Selim - Filistin