بسم الله الرحمن الرحيم
Milli Mutabakat Hükümeti, Laiklik, Ayrılık ve Zorluk Lokomotifidir, Pek Hayır Gelmez
Bir dizi siyasi güç ve silahlı hareketlerin katılımıyla Milli Mutabakat Hükümeti kuruldu. Bu aslında sözde Ulusal Uzlaşı kararlarını kurtarma çabalarıdır. Bu durum karşısında Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti, aşağıdaki gerçekleri vurgular:
Birincisi: Milli Mutabakat Hükümeti,adını uzlaşı hükümetinden almaktadır. Bir dizi siyasi parti ve silahlı hareket, imbik iktidar koltuğu pastasından pay kapmak için aralarında anlaştılar. Devlet Başkanı El Beşir, Başkanlık Sarayı’nda Yardımcısı Bekri Hasan Salih’in Başbakan olarak atanmasının ardından düzenlenen bir basın toplantısında şunları söyledi: “Pasta, küçük, ama eller çok fazla. 90 siyasi parti ve 40’tan fazla silahlı hareket, yasama ve yürütme organı pastasından pay kapmak için yarışıyor.” [03.03.2017 Sky News] Bu aslında, bu bakanların zehirli pastadan pay kapmak ve kendi özel sorunlarını çözmek için iktidara geldiklerini gösteriyor. Siyasetle uğraşıp da siyaseti insanların çıkarlarını gerçekleştirmek yerine kendi bencil çıkarlarına erişmenin bir aracı olarak görenlere yazıklar olsun. Oysa siyaset, insanların çıkarlarını gerçekleştirmektir. İslam’da iktidar, bir emanettir. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
وَإِنَّهَا أَمَانَةٌ وَإِنَّهَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ خِزْىٌ وَنَدَامَةٌ إِلاَّ مَنْ أَخَذَهَا بِحَقِّهَا وَأَدَّى الَّذِى عَلَيْهِ فِيهَا “ Bu iş bir emanettir, emanet, üstesinden gelemeyen kimse için kıyamet gününde zillet ve perişanlık doğurur”
İkincisi: İktidardaki ahmaklar sistemiyle halkı yoksullaştıran ve ülkeyi kötürüm yapan sistem aynı sistemdir. Bu sistem, sömürge yandaşlarının miras aldığı sistemin yinelenen bir suretidir. Zorbaların sistemidir. Yani çoğunluk yoluyla insanın insan için bir yasama yapmasıdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ, Tağutlara muhakeme olmaktan sakındırdı:
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُوا بِمَا أُنْزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَنْ يَتَحَاكَمُوا إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُوا أَنْ يَكْفُرُوا بِهِ وَيُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَنْ يُضِلَّهُمْ ضَلالا بَعِيدًا “Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût’u tanımamaları kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.” [Nisa 60] Ve İslam ile muhakeme olmayı emretti ve bunu imanın özü yaptı. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
فَلا وَرَبِّكَ لا يُؤْمِنُونَ حَتَّى يُحَكِّمُوكَ فِيمَا شَجَرَ بَيْنَهُمْ ثُمَّ لا يَجِدُوا فِي أَنْفُسِهِمْ حَرَجًا مِمَّا قَضَيْتَ وَيُسَلِّمُوا تَسْلِيمًا “Hayır! Rabbine andolsun ki onlar, aralarında çıkan çekişmeli işlerde seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükme, içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle boyun eğmedikçe iman etmiş olmazlar.” [Nisa 65]
Üçüncüsü: Gerçek bir değişim, yönetenleri değiştirmek değil, sistemi değiştirmektir. Çünkü adaletsizliğin kaynağı, uygulanan sistemdir. İslam sistemi dışında her sistem, insanların iradesiyle uygulansa da, zulümdür. Zira Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَا أَنْزَلَ اللَّهُ فَأُولَئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ“Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimlerin ta kendileridir.”[Maide 45]
Dördüncüsü: Milli Mutabakat Hükümeti, Sudan’da Amerikan projesini uygulamanın bir aracıdır. Amerika, güneyi koparmak ve açıkça laikliği yerleştirmek için çalışıyor. Laiklik, hayat sistemi olması itibariyle İslam daveti ile mücadele edecek, ibadetler, ritüeller ve inançlara uygun mistik din anlayışındaki bir İslam propagandası yapacaktır. Aynı zamanda Amerika, bu hükümet aracılığıyla Bölgeselcilik, etnisite, hatta aşiretçilik temeline dayalı federalizm ve özerklik düşünceleri ile Sudan’ın geri kalanını parçalamak istiyor. Gözlemciler, 13 Ağustos 2013 yılından bu yana kapsamlı ulusal diyalog safsatasını hükümete telkin edenin Amerika olduğunu bilirler. Bir süre sonra Amerika perde gerisinden tiyatro sahnesine indi. Büyük küçük her şeye müdahil oldu. Yaptırımları kısmi olarak kaldırdı. Geri kalan yaptırımları da önümüzdeki Temmuz ayında kaldıracağının sözünü verdi. Eski ABD Özel Temsilcisi, sonra da özel temsilcinin ofis müdürü Paul Stephen, silahlı hareketleri ve siyasi güçleri diyaloğa dâhil etmek için ülkede mekik dokudu. Sonra Milli Mutabakat Hükümeti hatta Maliye Bakanı, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası bahar toplantıları öncesi büyük küçük her şeyi ve medyada yer alan ayrıntıları ABD Büyükelçiliği ile koordinasyon halinde yapmaktadır!
Beşincisi: Amerika, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası direktifiyle oluşturulan Milli Mutabakat Hükümeti, ülkeyi daha fazla yoksullaştıracak, yaşamı iyice zorlaştıracaktır. Mutabakat Hükümetinin, sübvansiyonları kaldırarak ve insanların sıkıntılarını artırmak için eğitim ve sağlık giderlerini azaltarak IMF reçetelerini sürdürmesi yeterlidir. Başarısız politikacıların atıl bıraktığı tüm ülke zenginliklerimizin yanı sıra maden, tarımsal, hayvansal ve diğer zenginliklerimiz yatırım adı altında yağmacı Amerikan şirketlerine peşkeş çekiliyor.
Ey Müslümanlar! Ey Sudan halkı! Milli Mutabakat Hükümeti, laiklik, ayrılık ve zorluk lokomotifidir, pek hayır gelmez. Haydi, sadıklarla birlikte çalışın, yüce dine yardım edin. Değişim ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurmak için çalışın. Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya itaate koşun. Hilafet, gerçek İslam’ın uygulayıcısı, yeryüzü ile gökyüzü arasındaki bağdır. Hilafet, Amerikan ipini kesecek ve iktidar dizginlerini Müslümanlara teslim edecektir. Böylece Müslümanlar, insanlar için çıkarılmış ve âlemlere rahmet taşıyan en hayırlı ümmet vasfını yeniden kazanacaklardır.
إِنَّا لَنَنْصُرُ رُسُلَنَا وَالَّذِينَ آمَنُوا فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَيَوْمَ يَقُومُ الأَشْهَادُ “Şüphesiz ki, Rasûllerimize ve iman edenlere dünya hayatında ve şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz.”[Mümin 51]
Sudan Vilayeti
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
H. 8 Şa'bân 1438
M. Cuma, 05 May 2017