Perşembe, 19 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/21
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

Mübarek Toprak’tan İslam Ümmeti Alimlerine Bir Çağrı

Sizden dolayı Allah’a şükrediyoruz. O, size kendisini tanıttı da siz de bu sayede vahdaniyetini, emredenin, yasaklayanın ve tedbir edenin yalnızca O olduğunu tanıdınız. Vahyini ve dinini size emanet etti de bu sayede siz de peygamberlerin varisleri oldunuz. O halde siz, Allah’tan en çok korkan insanlar olmalısınız, hakkı söylemeli, Allah hakkında hiçbir kınayıcının kınamasından korkmamalısınız.

Tek ve ortağı olmayan Allah’tan başka ilah olmadığına, Muhammed’in O’nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet ederiz. Bu, Allah’ı, Rasûlünü ve müminleri dost edindiğimiz, küfür, kâfirler, münafıklık, münafıklar, ihanet ve hainlerden beri durduğumuz bir şehadettir. Salat ve selam Allah’ın âlemler üzerindeki hücceti üzerine olsun ve badu...

Size Mübarek Toprak’tan, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in İsra’sından sesleniyoruz. Allah için öfkeleniyoruz. Belki aranızda Mısır’ı ve ordularını Allah yolunda cihada seferber eden İzz b. Abdüsselam gibi bir Rabbani alim çıkar da bir Ayn Calut gerçekleşir ve günümüzün Tatarlarını yerle yeksan eder.

Dininize ne oldu? Eğer İslam ümmetini ve ordularını Allah yolunda cihada seferber etmek için harekete geçmiyorsanız, o zaman sizin göreviniz ve işiniz ne?

İslam ümmeti meydanlarda. Hadi kukla rejimleri devirmek, Allah yolunda savaş ve cihat tugayları kurmak için ümmete önderlik edin.

Ey Ezher alimleri! Allah Mısırlı askerleri onurlandırdı da onlar, Beyt’ül Makdis’i Haçlıların pisliğinden kurtardılar. Allah Mısırlı askerleri bir kez daha onurlandırdı da Tatarlara karşı açık bir zafer elde ettiler. Yüce Allah’ın Mısırlı askerleri bir kez daha onurlandıracağı ve böylece Mübarek Toprağa doğru ilerleyişlerinin, İslam ve Müslümanlar için zafere, izzete, hakimiyete ve gazaba uğrayanların Mukaddes Toprak’tan kazınmasına kapı aralayacağını umuyoruz. O halde Mısır ordusunu Allah yolunda cihat için seferber edin. Bu, hakka yemin olsun ki Allah’tan korkanların yoludur.

Ey yeryüzünün doğusundaki ve batısındaki Müslüman alimler! Müslümanların yöneticileri Amerika ve Batı’nın kölesi haline gelmişlerdir. Onlardan hiçbir iyilik beklemiyoruz. Onlar Yahudi varlığının güvenilir bekçileri, Amerikan çıkarlarının savunucularıdır. Zillet ve aşağılanmışlıkları yüzünden Müslümanların Gazze’deki kardeşlerine yaptıkları yardımları ulaştırmak için hâlâ Amerika ve Yahudi varlığından izin bekliyorlar. Ümmet düşmanlarının izni olmadan bir somun ekmeği bile ulaştıramayan biri bize küçücük bir izzet veya şeref bahşedebilir mi?

Bugün İslam ümmeti, kendisini sebat ettirecek ve kararlılığını bileyecek bir hitaba muhtaçtır. O, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu sözlerinin tecelli ettiği bir hitaptır:

الَّذِينَ قَالَ لَهُمُ النَّاسُ إِنَّ النَّاسَ قَدْ جَمَعُوا لَكُمْ فَاخْشَوْهُمْ فَزَادَهُمْ إِيمَاناً وَقَالُوا ‌حَسْبُنَا اللَّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ “Onlar öyle kimselerdir ki, halk kendilerine, “İnsanlar size karşı ordu toplamışlar, onlardan korkun” dediklerinde, bu söz onların imanını artırdı ve “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” dediler.” [Ali İmran 173]

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا مَا لَكُمْ إِذَا قِيلَ لَكُمُ انْفِرُوا فِي سَبِيلِ اللَّهِ اثَّاقَلْتُمْ إِلَى الْأَرْضِ أَرَضِيتُمْ بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا مِنَ الْآخِرَةِ فَمَا مَتَاعُ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فِي الْآخِرَةِ إِلَّا قَلِيلٌ * إِلَّا تَنْفِرُوا يُعَذِّبْكُمْ عَذَاباً أَلِيماً وَيَسْتَبْدِلْ قَوْماً غَيْرَكُمْ وَلَا تَضُرُّوهُ شَيْئاً وَاللَّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌEy iman edenler! Ne oldunuz ki, size “Allah yolunda sefere çıkın” denilince, yere çakılıp kaldınız. Yoksa ahiretten vazgeçip dünya hayatını mı seçtiniz? Oysa ahirete göre dünya hayatının yararı, pek az bir şeydir. Eğer Allah, yolunda sefere çıkmazsanız, sizi elem dolu bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir toplum getirir. Siz ise O’na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir.” [Tevbe 38-39]

Ey Rabbani alimler! Beyt’ül Makdis’i kurtarmak, İslam ve Müslümanlara yardım etmek için Allah yolunda cihat etme hükmünü insanlar arasında en iyi siz biliyorsunuz. Öyleyse neden konuşmuyorsunuz? Kukla yöneticilerden mi korkuyor musunuz?

فَاللهُ ‌أَحَقُّ أَنْ تَخْشَوْهُ إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ “Oysa Allah, -eğer siz gerçek müminler iseniz- kendisinden korkmanıza daha lâyıktır.” [Tevbe 13]

Ajan yöneticilerin, Allah’ın indirdiğinden başkasıyla hükmettiklerini, İslam düşmanlarına yanıt vermek için İslam ümmetine her türlü zillet ve aşağılanmışlığı tattırdıklarını, ümmeti ve ordularını zincire vurduklarını, sömürgeci kafir yapımı yapay sınırlarla ümmeti parçaladıklarını gayet iyi biliyorsunuz. Peki siz ne yapıyorsunuz? Yanıt verin bize Allah aşkına, siz ne yapıyorsunuz?

Kukla yöneticilerin açıklamalarının, iki devletli çözüm veya uluslararası meşruiyet çağrılarının, Allah’a, Rasûlüne ve müminlere ihanet olduğunun ve Yahudi varlığını Mübarek Toprak üzerindeki varlığını perçinlemek anlamına geldiğinin farkında değil misiniz?! O yüzden ihanetlerini reddedin.

Gazze halkı İslam ümmetinden ilaç ve yiyecek istemiyor. Mübarek Toprak halkı, iki devletli çözüm ve uluslararası meşruiyet çağrısında bulunmuyor. Müslüman ordularının Mescid-i Aksa’ya doğru yürümesini, Yahudi varlığını yok eden, taş üstüne taş, omuz üstünde baş bırakmayın savaş jetlerinin seslerini duymak istiyor.

Ey değerli alimler! Dökülen kanlarımız, yerinden edilen çocuklarımız ve kadınlarımız, Allah katında size karşı argümanımızdır. O halde Allah ile karşılaşmak için argümanınızı hazırlayın...

Sizi, Allah’ın size farz kıldığı şeyi yapmaya, Hilafeti kurmak ve Beyt’ül Makdis’i kurtarmak için İslam ümmeti ve ordularından yardım istemeye çağırıyoruz. Eğer yeryüzünde Allah’ın yönetimini kurmak, sınırları kaldırmak ve Allah yolunda cihat etmek için İslam ümmetinin gayretlerini bilerseniz, Allah’ın vaadi ve Rasûlü’nün müjdesiyle büyük bir kurtuluşa erişirsiniz. Rabbani alimlere yakışan budur. Sizden kim korkar ve dünyada güvenliği yeğlerse, onu asla karşı koyamayacağı bir Allah’ın gazabı bekliyor ve Allah’a hiçbir zarar veremez.

Sonuç olarak, Allah’a olan güvenimiz tamdır. Bize katından bir zafer ve yardım verecek olan yalnızca O’dur. Güçlü ve kudretli olan Allah’ın yardımından eminiz. Çünkü zafer yalnızca Allah katındadır, onu bu şeref için seçtiği kullarının elleriyle bahşedecektir. Kim o kullardan olmak isterse büyük bir kurtuluşa erişir, kim de korkaklığa kapılırsa, dünya ve ahirette hüsrana uğrayacak ve kaybedecektir. Düşmanlarımız ne kadar güçlü olursa olsun gücü sınırlıdır. Bu nedenle onların heder olduğunu göreceğiz, çünkü biz, Kudretli ve Güçlü olan Allah’ın sınırsız gücüne güveniyor ve dayanıyoruz. Amerika uçak gemilerini yollasın, Allah’ın vaadi geldiğinde onların Yahudi varlığına hiçbir faydası olmayacaktır.

فَإِذَا جَاءَ ‌وَعْدُ ‌الْآخِرَةِ لِيَسُوءُوا وُجُوهَكُمْ وَلِيَدْخُلُوا الْمَسْجِدَ كَمَا دَخَلُوهُ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَلِيُتَبِّرُوا مَا عَلَوْا تَتْبِيراً“İki vaatten ikincisinin vakti gelince, yüzünüzü üzüntüye sokmaları, kötülük yapmaları, önceden Mescid’e girdikleri gibi girmeleri, ele geçirdikleri yerleri harap etmeleri için onları tekrar göndereceğiz.” [İsra 7] Bu, Allah ve Rasûlü’nün bize vaadidir; Allah ve Rasûlü doğru söylemiştir, Allah bize yeter ve O, ne güzel vekildir.

Allah’ım, Senin hoşuna giden şeyleri onlara ulaştır. Allah’ım bizi de sevdiğimiz zafer ve hakimiyete ulaştır. Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)


H. 3 Rabi’-ul Âhir 1445
M.  Çarşamba, 18 Ekim 2023

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER