Yahudi ordusu Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir’in, Aksa Tufanı Operasyonu’ndan geçen yılın sonuna kadar olan kayıplarla ilgili yaptığı açıklama, özellikle bu hassas dönemde yapılan açıklamanın ardındaki gerçek niyetlere dair pek çok soru işaretini beraberinde getiriyor.

Yahudi varlığı, askeri kayıplarını örtbas etmek için kasıtlı bir şekilde medya sansürünü bir silah gibi kullandı ve kendisini yenilmez bir güç olarak göstermeye çalıştı. Bu algıyı yaratmak için devasa bir medya makinesini devreye sokarak propagandasını yaydı. Ancak Zamir’in, 5942 yeni yaslı ailenin listeye eklendiğini ve 15 binden fazla yaralının olduğunu belirten açıklamaları, işgal rejiminin bu savaşta ağır kayıplar verdiğini gözler önüne seriyor, geçmişte açıklanan rakamların gerçeği yansıtmadığını ortaya koyuyor.

Ey Kinane askerleri! Aksa Tufanı Operasyonu, Yahudi varlığının kâğıttan bir kaplan olduğunu, inançlı müminlerin kararlılığı karşısında direnç gösteremeyeceğini kanıtladı. Efsanesi, mücahitlerin ayakları altında yerle bir oldu. Bu varlık, ancak Batı’nın desteği, hain yöneticilerin koruması ve bu yöneticilerin emirleriyle hareket eden, enerjilerini onları korumak için harcayan ordular sayesinde ayakta kalabilmektedir.

Ey Kinane askerleri, ey Amr bin As ve Selahaddin Eyyubi’nin torunları! Göreviniz, Filistin’deki kardeşlerinize yardım etmek ve Mübarek Toprağı Yahudilerin pisliğinden temizlemektir. Allah’ın huzurunda, Müslüman topraklarını, özellikle Mübarek Toprağı korumakla ve ilk kıblemiz, üçüncü kutsal mabedimiz olan Mescid-i Aksa’yı savunmakla yükümlüsünüz. Atalarınız nasıl Mısır, Şam ve Filistin’i özgürlüğüne kavuşturup bu topraklara saldırmaya cesaret edenleri mağlup ettilerse, bugün de sizin göreviniz, bu mutant varlığı ortadan kaldırmak ve dininize ve kardeşlerinize yardım etmenizi engelleyen tüm engelleri aşmaktır. Filistin’in kurtuluşu, Kahire’den başlar! Kahire’yi, Yahudilerle yaptığı gizli iş birliğini açık ihanete dönüştüren ve Gazze’deki kardeşlerimize karşı suçlara ortak olan bu rejimden kurtarın. Onu terk edin ve aranızdaki tüm bağları kesin. Bağlarınızı, sizi gökler ve yer kadar geniş bir cennete yönlendiren ve Allah’ın rızasına davet edenlerle birleştirin. Allah’a, Peygamberine ve dinine yardım ederek hem kendinizi hem de ümmeti bu iş birlikçi rejimlerin esaretinden kurtarın ve İslam Devleti’ni kurun. Bu devlet, ümmeti birleştirecek ve ordularını İslam topraklarını, özellikle de Filistin’i özgürleştirmek üzere harekete geçirecektir. Haydi, bunu yapın ey Kinane’nin yiğit askerleri! Umulur ki Allah sizden bunu kabul eder ve size zafer nasip eder de büyük bir kurtuluşa erersiniz ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devleti sizin ellerinizle kurulur.

وَمَا لَكُمْ لاَ تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاء وَالْوِلْدَانِ الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْ هَـذِهِ الْقَرْيَةِ الظَّالِمِ أَهْلُهَا وَاجْعَل لَّنَا مِن لَّدُنكَ وَلِيّاً وَاجْعَل لَّنَا مِن لَّدُنكَ نَصِيراً“Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?” ^{[Nisa 75]}