Danimarka Başbakanı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdül Fettah El Sisi ile görüşmek üzere 12 Mart 2023 tarihinde Mısır’a resmi bir ziyarette bulundu. Ziyarette “düzensiz göç “, Rusya ve yeşil geçiş konuları gündeme geldi. Acımasız Mısır despotuyla işbirliği, AB’nin Mısır ile Akdeniz’de sınır kontrollerinin güçlendirilmesi anlaşması imzalamasının ardından Avrupa sınırlarını mültecilere karşı güvence altına almanın bir parçası.

Danimarka devletinin mültecilerin Avrupa’ya ulaşmasını önlemek için diktatörün kapısını gitmesi şaşırtıcı değil. Son yıllarda Danimarka, özellikle Müslüman ülkelerden gelen mültecileri sürekli küçümsemiş ve alaya almıştır. Demek ki Doğu Avrupa’da güney kıyılarına örülen ve sakatlanmalara ve boğulmalara neden olan dikenli tel örgüleri yetersiz kalmıştır. Sığınmacıları Afrika’da diktatör ülkelerine deport etme emelleri de yetmemiştir. O yüzden şimdi de işkenceci Mısır sahaya sürülmektedir. Mısır’ı demir yumruğuyla yöneten El Sisi, 13 Mart 23 tarihinde düzenlenen basın toplantısında, Mette Frederiksen ile insan hakları ve göç konularında mutabık kaldıklarını ve karşılıklı anlayış içerisinde olduklarını ifade etti. Bu arada Danimarka Başbakanı da alkışlayarak ayağa kalktı. Bu uluslararası düzeyde ikiyüzlülüğün saçma bir göstergesidir.

El Sisi yönetimindeki Mısır rejimi, halk arasında terör estirmek ve insanları zulme karşı başkaldırmaktan korkutmak amacıyla yüzlerce Mısırlı genci öldürdü.

Mısır, Mette Frederiksen’in ziyaretiyle kendisini “iyiler kulübü”nün bir üyesi olarak lanse etmekte, Batı’nın onayıyla öldürmeye devam edeceğine dair halka net bir mesaj göndermektedir.

Geleneğe uygun olarak Danimarka’nın en büyük şirketlerinden bazıları da hemen hükümetin peşine takıldılar. “Yeşil geçiş” ile kazançlı anlaşmalar yaparken Mısır halkı diktatörlük rejimi altında ezici yoksulluk yaşamaktadır.

Danimarka hükümeti görünüşe göre despotlara doyamıyor, El Sisi, Modi, Suudi rejimi ve BAE gibi toplu katliam işleyen rejimlere karşı özel bir hayranlığı var. Danimarka, Yemen’de Müslümanları bombalayan rejimlere yeniden askeri teçhizat sağlayacağını duyurdu.

Danimarka devleti ile gezegendeki en kötü işkenceci rejimler arasındaki bu sıcak ilişkiler açıkça gösteriyor ki, “özgürlük” ve “insan hakları” iddialarının arkasında yalnızca ikiyüzlülük ve siyasi sinizm var.