حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Avustralya
Medya Bürosu
No: AVLu2013BAu20132014u2013MBu2013TRu201303 |
H. 14 Ramazan 1435 M. Cumartesi, 12 Temmuz 2014 |
Basın Açıklaması İsrail Vahşet Dizginlerini Gazze'ye Yine Salıyor
Yasadışı "İsrail" devleti bu günlerde savunmasız sivil nüfusun üzerine acımasız kanlı bombardımanlarını gerçekleştirdi. Yasadışı "İsrail" devleti bu günlerde savunmasız sivil yerleşimcilerin üzerine acımasız bir saldırı başlattı. Karadan, havadan ve denizden yaptığı bombalamalarla herhangi bir ayırım gözetmeksizin suçsuz insanları katletti. Gazze dünyanın en kalabalık bölgelerinden biri olduğu gibi şehitleri de çoktur. "Devletlerarası toplum" denilen yapı sıkılıp utanmadan bu zalimce hücumu desteklerken bir diğer taraf ise anlamı olmayan kınamalar yaptı.
Bu bağlamda Hizb-ut Tahrir Avustralya şu hususları vurgular:
1- "İsrail" bu mücrim saldırılarını yapmak için herhangi bir gerekçeye ihtiyaç duymaz. O var olduğu günden bu yana katliam yapmış ve Filistin'in bir parçası üzerinde dahi olsa var olduğu müddetçe bu katliamlarına devam edecektir.
2- Bu arada Cakarta'dan Tanca'ya varıncaya kadar geri kalan Müslümanlarıyla ümmet tümüyle harekete geçti. Yürüyüşler, dualar, bağışlar ve gözyaşları ile Gazze'deki kardeşleri ile birlikte olduklarını gösteren sıcak ve olumlu bir kaynaşma sergilediler. Ancak ümmetin yöneticileri adetleri olduğu üzere Yahudi varlığının güvenliğini korumaya devam ettiler. Geçtiğimiz onlarca yıl boyunca Filistin halkını yalnız bıraktıkları gibi Gazze halkını da yalnız bıraktılar.
3- "İsrail" Filistin'i asker gücüyle işgal ederek kurulan yasadışı bir devlettir. Dolayısıyla zaman ister uzasın isterse kısalsın Filistin sorununu çözmek için tek çözüm vardır. O çözüm, denizden nehre varıncaya kadar Yahudilerden temizlenmesidir. Bunun dışında ortak tek devlet veya ikili devlet veya 48 ve 67 sınırları gibi önerilen çözümlerin tümü batıl çözümler olup herhangi bir kıymeti yoktur.
4- Buna göre görüşmeler komedisinin durdurulması ve bu işgalci devletle yapılan tüm ittifakları ilga etmek, işin başında "İsrail" devletini var eden ümmetin düşmanları tarafından yönetilen ve denetlenen barış süreci denilen şeyden de tümüyle çekilmek gerekir.
5- Avustralya hükümetinin son adımına bakmak gerekir. Zira "İsrail"i oluşturan, destekleyen ve yardım eden Avrupa ve Amerika'dan meydana gelen Batılı devletlerin takınmış olduğu tavra bakarak, işgal edilmiş bir şehir olarak isimlendirilmesi gereken Kudüs'ü Şerifi çekişmeli şehir olarak isimlendirmektedir.
6- Allah Subhânehu ve Teâlâ, Filistin'i kurtaracak kimseyi hazırlayıncaya kadar Yahudilerle cihat ateşi daima canlı olmalıdır. Filistin sorunu İslam akidesi ve şer'i hükümle irtibatlı halde kalmalıdır. Zira Filistin; kâfirler tarafından işgal edilen, onlardan temizlenmesi gereken, Yahudi lehine o toprağın bir kısmından vazgeçilmesini ve onların işgallerine yasallık kazandırmayı hedefleyen komploların reddedilmesini gerektiren bir İslam toprağıdır.
7- Bu saldırılar karşısında devletlerarası durumu ipotek altına alan en önemli şey doğumundan bu güne kadar bu şer devletini koruyup kollayan devletlerarası sistemdir. İslam'a ve Müslümanlara karşı yürüttüğü savaş bağlamında bu kanser mikrobunu ümmetin vücuduna eken de odur.
8- Gazze halkı kadınları, erkekleri ve mücahitleriyle; sayılarının ve güçlerinin azlığına ve düşmanları tarafından kuşatılmalarına rağmen kahramanlık, fedakârlık ve sabır konusunda ümmetin siretini yeniliyorlar ve Yahudi devletinin gücü hakkındaki vehmi açığa çıkartıyorlar.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Avustralya Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: (+61) 438 000 465 www.hizb-australia.org |
E-Mail: media@hizb-australia.org |