بسم الله الرحمن الرحيم
28 Receb 1342 Yılında Yıkılan Hilafet, Müslümanlara Yeniden Kurulmasını Farz Kılar
Barisan Nasional hükümetinin iktidarı devam mı edecek? Yoksa muhalefet yeni hükümet mi kuracak? Bu soruların cevabı 9 Mayıs 2018’de yapılacak 14. genel seçimlerinde belli olacak. Barisan Nasional veya muhalefetteki Pakatan Harapan, meclis çoğunluğunu elde edemezse, muhtemelen rakip partiler birlik hükümeti kuracaktır. Tüm bunların cevabını seçimden sonra alacağız. Bu senaryolar, demokratik seçimin pratik bir parçasıdır. Demokrasilerde, bir önceki hükümetin görev süresi bittiğinde yeni hükümet seçilir. Seçilenler, yasama işlevini üstlenirler. Laik demokratik çerçevede yasalar yaparlar.
Bilinmelidir ki, bu seçim süreci, laik-demokratik sistemi İslami sisteme ya da başka sistemlere dönüştürecek bir mekanizma değildir. Aksine seçimler, laik-demokratik sistemin sürekliliğini sağlar. Yürürlükteki bu sistem, sömürgeci Batı güçlerinin İslami sistemin yeniden kurulmasını önlemede en büyük başarılardan biridir. Yaklaşık 1300 yıl önce Hilafet sistemi, hem Müslümanlara hem de Gayrimüslimlere kalkan olmuş ve refah vermiştir. Ancak Mustafa Kemal Atatürk, 28 Receb 1342 / 3 Mart 1924’te Hilafeti resmen yürürlükten kaldırdı. Kalkanlarını kaybetmelerinden bu yana Müslümanlar, birçok uluslararası çatışmanın kurbanı oldular.
إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ “İmam ancak bir kalkandır, arkasında savaşılır ve onunla korunulur.”[Buhari, Müslim ve Ahmed]
Hilafetin yıkılmasıyla Müslümanların maruz kaldığı en büyük felaketlerden biri, Filistin sorunudur. Receb ayının 27’sinde Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in İsra ve Miraç hadisesine şahit olan Mescidi Aksa, şu an Siyonist rejimin işgali altındadır. Kutsal topraklarda çok fazla Müslüman kanı döküldü ve Siyonist rejimin işlediği zulümler nedeniyle şuan milyonlarca insan mülteci durumundadır. Batısından Doğusuna kadar dünyada Müslümanlar mağdur. Myanmar rejimi, Arakanlı Müslümanları hunharca katletti, boğazladı. Rusya ve müttefiklerinin işbirliğiyle merhametsiz Beşşar rejimi, Suriyeli Müslümanları katletti, bombaladı, kimyasal gaz kullandı. Afganistan, Irak, Keşmir, Güney Tayland, Güney Filipinler, Sincan Uygur ve Çeçenistan Müslümanları da benzer akıbete maruz kaldılar.
Ey Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in ümmeti!
Müslümanların niye bu felaketlere maruz kaldığını hiç düşündünüz mü? Onlar, (dünyadaki Müslümanlar) bizim kardeşimiz değil mi? Gerçekten onlar bizim kardeşimizdir. Aramızdaki bağ, La İlahe İllallah Muhammedün Rasûlullah’dır. Ne yazık ki Batının çizdiği ulus devlet sınırları, aramızdaki kardeşlik bağını dumura uğrattı. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَةٌ “Ancak müminler kardeştir.”[Hucurat 10]
Ey Müslümanlar!
Şunu fark etmelisiniz ki şuan ki hiçbir yönetici, bizi Halife Mutasım gibi savunmaz, savunamadı. Kutlu Filistin topraklarını kurtarmak için cihat edecek bir Selahaddin Eyyubi yok artık. Bugün İslam dünyasındaki aşağılık ve utanmaz hain yöneticiler, Müslümanlar ile mücadele etmek için kâfir Batı ile işbirliği yapıyorlar. Müslümanların önünde ümmeti savunucu ateşli konuşmalar yaparken, ertesi gün, sıcak bir şekilde eli Müslüman kanına bulaşmış İslam düşmanlarının elini sıkarlar. İslam dünyasındaki münafık ve hain yöneticiler, gerçekte Batı ajanıdır ve güvenilmezler.
Ey Müslümanlar!
Hilafet sistemini yeniden kurma çabası, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın indirdiği yasaların her şeyin üstünde tutulması gerektiği bilinciyle başlamalıdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ, Kuran ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Sünnetinde Allah’ın hükümlerini kapsamlı şekilde uygulama yöntemini beyan etmiştir. İslami yönetim sistemini bütünüyle uygulamak ancak bir devletle mümkündür. Hilafet Devleti, çeşitli şeri hükümleri hayatımızda uygulamanın anasıdır. 28 Receb 1342 yılında Hilafet Devleti ilga edildiğinde, Şeriat hükümlerinin büyük bir kısmı hayat sahasında artık uygulanmaz oldu. Ahlak, ibadet ve bazı muamelat ile ilgili İslami hükümlerin sadece küçük bir bölümü uygulanmaya devam etmektedir. Ne yazık ki 1300 yıldan fazla süredir hüküm süren ve tüm farzların tacı olan Hilafet Devletinin yıkılışıyla İslami hayat, pratikte ümmetin hayatından kaldırılmıştır.
Hilafet Devletinin yeniden kurulması farzdır ve onurlu politik bir görevdir. Çünkü Şeriat, Hilafet olmadan kapsamlı bir şekilde uygulanamaz. Bir farzın kendisiyle tamamlandığı şey de farzdır şeri kaidesine göre bu farzdır. Örneğimiz ve önderimiz Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem, Hilafet yönetim sistemini yeniden kurma metodunu bize açıklamıştır. Hilafet Devletini kurmak için takip etmemiz gereken metot budur. Bu metodoloji, gerçek değişime yol açacaktır. İnsan yapımı yasaların yerini Allah’ın yasaları alacaktır. Seçimden sonra hangi parti iktidara gelirse gelsin, laik-demokratik sistem var olduğu sürece gerçek bir değişim asla olmayacaktır.
Ey Müslümanlar!
Şüphesiz ki İslam ümmeti, şeref, refah ve gerçek değişime ancak Müslümanların politik kurumu niteliğindeki Hilafet Devletini yeniden kurmakla erişebilir. Bu, Hilafetin gölgesinde yaşayan önceki nesillerin tecrübesiyle sabittir. İnşaAllah Müslümanları birleştiren bu asil kurumu yeniden kurduğumuzda biz de bunu tecrübe etmiş olacağız. Kuran ve Sünnet, hem bizim hem de devlet işlerini yeniden düzenleyecektir. Kaybettiğimiz tüm ihtişamı, Allah’ın izniyle yeniden kazanacağız. Erdem ve iyilik nuru, dünyanın her köşesinde parlayacaktır. Allah Azze ve Celle’nin nimet ve merhameti tüm dünyayı kaplayacak.
Ey Kardeşlerim!
Biliyorsunuz, Allah Subhânehu ve Teâlâ otoriteyi size verdi. Ki dünyayı Allah’ın emir ve yasaklarına göre yönetecek Halifeye nusret veresiniz, zaferden zafere koşasınız. Bu nedenle kardeşlerim uyanın artık! Hadi yeniden şahlanın ve İslam’ı yeniden kurmak için Hizb-ut Tahrir gençlerine katılın. Gerçekten de Hizb-ut Tahrir sizin aranızda ve sizinle birliktedir. Hizb-ut Tahrir, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın Risâlet’ini yaymak ve nusret aramak için azami gayret ve özveriyle çalışacağına dair Allah ve Rasûlü’ne söz vermiştir. İslami hayat tarzı, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinin yeniden kurulmasıyla tekrar dirilecektir. Sadece Allah’a dua eder ve sadece O’ndan yardım isteriz.
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Malezya
H. 26 Raceb 1439
M. Cuma, 13 Nisan 2018