Pazartesi, 21 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

- Basın Açıklaması - Fikren ve Ahlâken İflâs Etmiş Filistin Otoritesi, Ahlakî Yozlaşmadan ve Bozulmadan Korunmak (!) Üzere Hizb-ut Tahrir Şebâbını Tutukluyor

Filistin Sultası, Bedya eşrâfından ve adamlarından oluşan bir heyet ile, yozlaştırıcı yabancı ajandalara sahip kadın derneklerinden birinin işlediği bir münkeri reddetmesinin ardından Selfît'teki Bedya bölgesinde Hizb-ut Tahrir

şebâbından dördünü tutuklamaya cüret etti. Hizb'in şebâbının öncülük ettiği Beydâ eşrâfından oluşan heyet, gâyet medenî bir üslup ile 12.04.2008'de Belediye'ye giderek Belediye Başkanı'na bu derneğin faaliyetinin tehlikesini, ilgili şer'î hükümleri ve güzel ahlâkı çiğneyişini beyân eden "Bedyâ Şehri Eşrafı" adına bir mektup takdim ederek kapatılmasını talep ettiler.

Ardından Hizb'in şebâbına, aleyhlerinde dava açıldığı haberi ulaştırıldı. Bunun üzerine şebâb ile birlikte şehrin eşrafından oluşan bir heyet, meselenin kamuoyu ile alakalı bir mesele olduğunu açıklamak üzere polis merkezine gitti. Polis ise onlara cevap vermedi, aksine Hizb'in şebâbından dördü orada tutuklandı ve Polis Merkezi Müdürü, "Meselenin, kendi yetkileri kapsamında olmayıp Vâli'nin yetkisinde olduğunu" ifâde etti. Bunun üzerine heyet, vâlinin ofisine gittiğinde onun yerine, kendilerine kulak vermek yerine heyeti tehdit eden ve aşağılayan yardımcısını buldular ki bu da Filistin Otoritesi'nin kötü sıfatlarından biri olan ahlâksızlığı gösteren ilave bir emâreydi. Vâli yardımcısı kendilerine, bu derneğin Filistin Otoritesi'ne bağlı bir kurum olduğunu ve ona saldırılmaması gerektiği söyledi. Neden ortaya çıktığına göre şaşmamak gerek! Açık çıkıyor ki meğer Selfît vâlisi bu kadın derneğinin fahrî başkanıymış!

Yahudi süngüleri altındaki bu zelîl Otorite, dilediği gibi gezip dolaşan casusları ve ajanları serbest bırakmaktadır. Üstelik bir taraftan Yahudiler ve Amerikalılar lehine kendi halkına karşı casusluk yaparken, diğer taraftan ma'rûfu emredip münkerden nehyedenleri tutuklamaktadır. Oysa onlar, kokuşmayı ve yozlaşmayı Ümmetlerinden uzaklaştıran, Kâfirlerin Müslümanların beldelerindeki şerir faaliyetlerini ifşâ eden ihlaslı mü'minlerdir. Aralarında Hizb-ut Tahrir şebâbının da olduğu Ümmetin evlatlarının yaptığı muhlisâne siyâsî çalışmaya karşı koymak için fikirden, hüccetten ve gerekçeden yoksun bir şekilde iflas eden, edince de siyâsî çalışmayı, ma'rûfu emredip münkerden nehyetmeyi dâvâlık bir mesele haline getiren, sonra da ayıplarını ifşa eden şeffaf bir elbiseye bürünen bu aşağılık Otorite'dir.

Bu aşağılık Otorite, biraz olsun utanmalı, yüzü kızarmalıdır. Hem Allah'ın hadlerinin ikâmesi uğrunda çalışan Filistin'in muhlis evlatları önünde, hem de bulundukları toplumun eşrâfı olan saygın insanlar önünde başını pişmanlıkla bükmelidir. Bilmelidir ki insanların eşrâfı -ve bu cümleden Hizb-ut Tahrir şebâbı- bu beldenin gerçek liderleridirler. Elbette Otorite siyâsî görüşünü açıklayan mâsum bir mü'minin kanına girmeye güç yetirebilir, -Annapolis aleyhindeki gösteri sırasında Şehîd Hişâm el-Beradâî'yi katlettiği gibi- herhangi bir mücâhidi hapsetmeye ve katletmeye de güç yetirebilir -sürekli yaptığı gibi- ve sahip olduğu silahlı çetelerle katliam, yağma ve adam kaçırma cürümlerini de işleyebilir... Ancak insanlar arasındaki husûmetleri gideremez, aksine daha da karıştırır. Zaten öyle bir derdi de olmaz, kan akmasını umursamaz. Aksine husûmetlerin giderilmesinde ve akan kanın durdurulmasında eşrâfın gerçekleştirdiği başarılara sahip çıkarak, eşrâfın sulh ve sükunet çabaları sırasında yalancı şahitlik etmek için hazır bulunur. Yahudi ordusu ile görev paylaşımına girerek getirdiği en büyük musîbet de cabası! Öyle ki artık Nablûs gibi şehirlerde "Nablûs gündüz Otoritenin, gece Yahudinin" deyimi insanların dilindedir.

إِنَّ الَّذِينَ يُحِبُّونَ أَن تَشِيعَ الْفَاحِشَةُ فِي الَّذِينَ آمَنُوا لَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ فِي الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ وَاللَّهُ يَعْلَمُ وَأَنتُمْ لا تَعْلَمُونَ "İmân edenler arasında fuhşu yaymayı sevenler var ya, onlar için hem bu dünyada, hem de Âhiret'te elîm bir azap vardır. Allah bilir, ama sizler bilmezsiniz." [en-Nûr 19]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)


H. 15 Rabi’-ul Âhir 1429
M.  Pazartesi, 21 Nisan 2008

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER