Perşembe, 19 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/21
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

Satılık Âlimlerin Sözleri İle Nübüvvet Metodu Üzere Raşidi Hilafet Suç Sayılarak Aslında İslam Suçlanıyor

Kalleş rejim kararıyla 19 Temmuz 2017 tarihinde Hizb-ut Tahrir / Endonezya yasaklandı. Böylece İslami Hilafeti kurmak için çalıştığı ve çalışma yaptığı gerekçesiyle İslami davet çalışmalarına da yasak getirildi. Çünkü Hilafet, ulus devleti için bir tehdittir ve varlığını ortadan kaldıracaktır.

İslam’dan bir parçası olması itibariyle mücrim rejimi Hilafeti suç saymak için bir kaç ciddi başarısız girişimde bulundu. Zira Hilafet düşüncesi, halk arasında oldukça yaygındır ve halk, dinin bir ayrılmaz bir parçası olduğuna inanıyor. Şimdi de haydut rejim, Hilafet düşüncesini müfredattan silmek hatta Hilafet maddesi geçen sınavları iptal etmeyi düşünüyor. Bununla da yetinmeyerek, Endonezya Âlimler Meclisi’nden misakı milli kararlarına sadık kalmak ile ilgili bir fetva yayınlatarak başarısız girişimini örtbas etti. Dahası bu günahkâr rejim, İngiliz ajanı Ali Abdürrezzak’ın “İslam ve yönetim usulü” adlı kitabındaki sözünü referans alarak İslam ile Hilafet arasını ayırmaya kalktı. Bu kişi, Hilafetin dinden olmadığını iddia etmektedir.

Misakı milli kararlarına gelince, herhangi bir zaman ve mekânda yaşayan Müslümanlar, İslam ümmetinin ayrılmaz bir parçasıdır ve ümmeti Muhammed’dir. Ümmeti Muhammed, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ve köklü bir ümmettir. Zira Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem İslam ümmetini İslam akidesi üzerine inşa etti, ona göre yetiştirdi ve birliğini sağladı. Kitap ve Sünnete dayalı İslam akidesi, ümmeti birbirine bağlayan köklü bağdır ve evrensel misaktır. Bu ümmet, tek bir ümmettir ve tek bir akideye sahiptir. O akideden de nizamı fışkırır. Bu ümmet, yeni kurulmuş bir ümmet ve diğerlerinden kopuk değil. İslam gibi köklü bir misakı var. Referans kaynağı Kuran ve Sünnettir. Akidesi ve dininin hükümleri Kuran ve Sünnetten fışkırmaktadır. Dolayısıyla ümmetin yeni bir misaka veya misakı milliye ihtiyacı yoktur.

İngiliz ajanı Ali Abdürrezzak’ın “İslam ve yönetim usulü” adlı kitabında Hilafetin dinden olmadığı sözüne gelince, hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Söz konusu kitap, 3 Mart 1924’te Hilafet ilga edildikten sonra Nisan 1925’te yayınlandı. O dönemde Mısır’daki El Ezher, bu davetin bayraktarlığını yapıyordu. El Ezher, Hilafet konusunu ele almak ve hakkında bir karara varmak amacıyla Mısır’daki siyasi ve dini çevreler arasında güçlü bir faaliyet yürüttü. Sonunda El Ezher gözetimi ve denetiminde Kahire’de İslam ülkelerinden temsilcilerin katılımıyla uluslararası İslami bir konferans düzenlemenin kaçınılmaz olduğu yargısına vardı.

Kitabın yazarı ve kitap, bir açıdan İslam’ın sabitelerine açıkça aykırı olduğu için şiddetli muhalefetle karşılaştı. Diğer açıdan ise kitap, İngiltere’nin hedefleri ve İslam dünyasındaki sömürgecilik politikası ile tamamen örtüşmektedir. Çünkü İngiltere, Hilafeti yıkmak ve yeniden kurulabilecek düşüncesini ortadan kaldırmak istiyordu. İşte bütün kitapta ele alınan temel konu budur. Bundan önce böyleydi ve bundan sonra da böyle olacaktır. Şimdi ise Amerikan ajanları aynı yöntem üzerinde hareket ediyorlar.

Kitaba gelince, El Ezher cami Şeyhi Şeyh Muhammed Ebu Fadıl başkanlığındaki 24 kişilik üst düzey âlimler konseyi, oybirliğiyle kitap ve yazarın Kuran ve Sünnetin metinlerine, İcma’ya ve dine aykırı olduğunu açıkladı. Kitapta geçen İslam’a aykırı sözler şunlardır: 1- İslam Şeriatı, salt ruhani bir şeriattır. Yönetim ve dünya işleriyle hiçbir ilgisi yoktur. 2- Dine göre cihat, krallık yolunda olabilir. Dini üstün kılmak ve âleme Risâleti taşımak yolunda olmasını şart değildir. 3- Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem döneminde yönetim sistemi, belirsiz, kapalı, karışık, eksik ve hayret vericiydi. 4- Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in görevi, yönetim ve yürütmeden yoksun Şeriatı tebliğ etmekti. 5- Bir İmam atamanın yanı sıra din ve dünya ile ilgili işleri güdecek birinin varlığının farziyeti konusundaki İcma’us Sahabeyi inkâr etmektedir. 6- Yargının şeri görevini yadsımaktadır. 7- Ebu Bekir ve ondan sonraki Raşidi Halifeler hükümetinin, dini bir hükümet olmadığını iddia etmektedir. Dolayısıyla bu kitap, 22 Muharrem 1344 / 12 Ağustos 1925 Çarşamba günü bir grup âlim tarafından yayınlandı. Kitabın yazarı ve kitap, İslam’a tamamen aykırıdır, İslam ile yakından uzaktan hiçbir ilgisi yoktur.

Ey yöneticiler ve âlimler! Raşidi Hilafeti nasıl müfredattan silmek ve onu İslam’dan koparmak isteyebilirsiniz? Hilafet hakkında Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

تَكُونُ النُّبُوَّةُ فِيكُمْ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ تَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ خِلاَفَةٌ عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ “...Nübüvvet, içinizde Allahın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet metodu üzere bir Hilafet olacaktır.[Ahmed] Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem kendisinden sonraki hidayete ermiş Raşidi Halifelerin sünnetine uymamızı emretti:

عَلَيْكُمْ بِسُنَّتِي وَسُنَّةِ الْخُلَفَاءِ الرَّاشِدِينَ المَهْدِيِّيْنَ مِنْ بَعْدِي، وَعَضُّوا عَلَيْهَا بِالنَّوَاجِذِBenim ve benden sonraki hidayete ermiş Raşid Halifelerin sünnetine uyunuz, ona azı dişlerinizle sımsıkı bir şekilde sarılınız[Ebu Davud ve Tirmizi] Sünnetlerine uyma emri, Hilafeti koruma, yoksa kurma ile ilgili bir emirdir. Onun için kurulmasını nasıl engel olabilirsiniz? Hilafet, Allah’ın bir vaadidir.

وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُمْ فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَىٰ لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَٰلِكَ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ “Allah, içinizden, iman edip de Salih ameller işleyenlere, kendilerinden öncekileri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.” [Nur 55] Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesidir:

ثُمَّ تَكُونُ مُلْكاً عَاضًّا فَيَكُونُ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ مُلْكاً جَبْرِيَّةً فَيَكُونُ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ خِلاَفَةٌ عَلَى مِنْهَاجِ نُبُوَّةٍ “Daha sonra ısırıcı meliklik olacaktır. O da Allahın dilediği kadar devam edecektir. Ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldıracaktır. Sonra ceberut bir saltanat olacaktır da Allahın dilediği kadar devam edecektir. Ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldıracaktır. Sonra, nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır. Sonra da sustu[Ahmed]

Hilafeti inkâr, dinden olduğu zorunlu olarak bilinen bir şeyi inkârdır. Daha doğrusu farz ve vaciplerin tacını inkârdır. Hilafet, Endonezya halkı dâhil olmak üzere bütün ümmet için bir ölüm kalım meselesidir. İzzet, güç ve köklü bir ümmetin kalkınma kaynağıdır. Hilafet, dünyada birinci devlet olacaktır. Bunu ancak helak olan biri inkâr edebilir.

Ey Müslümanlar! Ey samimi âlimler! Ey ileri gelenler! Ey itibar ve prestij sahibi kimseler! Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem ve ondan sonraki hidayete ermiş Raşidi Halifelerin sünnetine uyunuz, ona sımsıkı sarılınız ve onu azı dişlerinizle ısırınız! Bu günler, fitne günleridir ve ancak Allah’ın merhamet ettiği kişiler hidayete erişebilir. Allah Subhânehu ve Teâlânın şu kavlini kulak kabartınız:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûlüne icabet edin.” [Enfal 24]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Endonezya


H. 6 Cumâde’l Ûlâ 1439
M.  Salı, 23 Ocak 2018

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER