Hizb-ut Tahrir / Ürdün Vilayeti Medya Bürosu olarak biz, 1444 yılı Şevval hilalinin görülmesi ve mübarek Ramazan Bayramının duyurulması vesilesiyle Hizb-ut Tahrir Emiri seçkin alim Ata bin Halil Ebu Raşta’nın, genel olarak İslam ümmeti ve Ürdün halkının, özel olarak Hizb-ut Tahrir gençlerinin bayramını en sıcak ve içten dileklerimizle kutluyoruz. Orucu, kıyamı, namazı ve Kur’an tilavetini kabul etmesini Allah Subhânehu ve Teâlâ’dan niyaz ediyoruz. Nice hayırlı bayramlara.

Bu mübarek bayram vesileyle İslam ümmetinin 100 yıllık bayramın ardından başka bir bayramı daha geride bıraktığını hatırlatıyoruz. İslam ümmeti hâlâ Raşidi Hilafet Devletinden yoksundur. Hilafetin yokluğunda İslam ümmeti paramparçadır. Yöneticileri, sömürgeci kafir Batı’daki efendileriyle birlikte entrika ve komplo kurmakta, siyasi ve ekonomik nüfuz mücadelesi vermektedir. Müslümanların kanı dökülmekte, zenginlikleri talan edilmekte, Müslümanlar yerlerinden edilmekte, şeref ve haysiyetleri ayaklar altına alınmaktadır. Yardımlarına koşmak, mukaddesatlarını kurtarmak veya devletlerini kurmak, âlemlerin Rabbinin rızası, takvası ve bereketi içinde onurlu bir yaşama sürmek için orduların damarlarındaki kan kaynamamaktadır.

Yöneticileri tarafından yerleştirilen Müslümanların parçalanmışlık ve bölünmüşlüğünün en iyi kanıtı, oruç ve bayram günleridir. Oysa bu konuda şeri hüküm açık ve nettir, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in hadisinde geçen Müslümanlara yönelik hitap apaçık ortadadır:

  صُومُوالِرُؤْيَتِهِوَأَفْطِرُوالِرُؤْيَتِهِ،فَإِنْغُمَّعَلَيْكُمْفَأَكْمِلُواالْعِدَّةَثَلَاثِينَ“Hilali gördüğünüz zaman oruç tutun. Hilali gördüğünüzde iftar edin. Eğer hava kapalı olursa, Şaban ayını otuza tamamlayın” Ürdün rejiminin müftüsü, “Şeri araştırmalara ve astronomik gerçekliğe göre Cuma günü bayram olduğu saptanmıştır...” ifadelerini kullandı. Bu söyledikleri hakkında Allah hiçbir delil indirmemiştir. Halbuki hilalin şeran görülmesi baz alınmalıdır. Çünkü yapay siyasi sınırlar içinde birbirinden sadece birkaç metre uzaklıktaki Sykes-Picot devletçiklerine göre Müslümanların parçalanmışlığı ve bölünmüşlüğü perçinlenmek istenmektedir.

Ramazan Bayramı sevinci, ancak Allah’tan başka ilah yoktur ve Muhammed Allah’ın Rasûlüdür bayrağı altında tamamlanacaktır. La İlahe İllallah Muhammedîn Rasûlullah bayrağı, ümmetin evlatlarını tek bir çatı altında toplayacak, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın istediği gerçeklik ve emrettiği hükümlerle birliklerini sağlayacaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّ هَذِهِ أُمَّتُكُمْ أُمَّةً وَاحِدَةً وَأَنَا رَبُّكُمْ فَاعْبُدُونِ“Şüphesiz bu, tek ümmet olarak sizin ümmetinizdir. Ben de Rabbinizim. Onun için sadece bana kulluk edin.” ^{[Enbiya 92]} Ukab bayrağının Allah’ın istediği yücelik ve egemenlikte dalgalanması, ancak Hilafet Devleti’nin kurulmasıyla mümkündür. Müslümanların Halifesi bu birliğin simgesidir, toplayıcıdır. Müslüman ülkelerin başkentinde bu ritüeli canlandıracak, Bayram namazını kıldıracak veya Müslümanlardan birini kendisine vekalet etmesi için görevlendirecektir. Allah’ın zikri yükselecek, devletin her tarafında tekbir ve tahlil sesleri yankılanacaktır. Müslümanlar, Halifenin arkasında haysiyet ve onur içinde Allahu Ekber Allahu Ekber Allahu Ekber, La İlahe İllallah... Allahu Ekber, Allahu Ekber ve Lillahi’l Hamd tekbirleri getireceklerdir.

Ey Ürdün halkı! Ey Müslümanlar! Allah Subhânehu ve Teâlâ bizleri İslam ile şereflendirmiş, oruç ve kıyam ile üzerimizdeki nimetini tamamlamış, bizim için din ve yaşam tarzı olarak İslam’dan razı gelmiştir. Allah’a dönmedikçe, O’nunla olan bağımızı güçlendirmedikçe, sadece ve sadece O’ndan yardım istemedikçe, hakkıyla O’na tevekkül etmedikçe ve Allah’ın rızasını bu hayatta en büyük ideal haline getirmedikçe kurtuluşa erişemeyiz. Bu hayattaki varlığımız, Allah’ın dinini yaymak, kelimesini yüceltmek, Allah’ın yarattıklarına rahmeti ulaştırmak ve tüm insanlığa mutluluk getirmektir. Bu yüzden sömürgeci kafir ülkelerdeki küfür ve ateizmin başının ezilmesi kaçınılmazdır.

Böylece kalplerimizdeki bayram sevinci, huzuru ve devletimiz için izzet ve haysiyet yeniden geri gelecek, Hilafetin ilanıyla göklerde Ukab bayrağı dalgalanacaktır. Bu yakında olacaktır Allah’ın izniyle. Çünkü Allah, vaadini mutlaka yerine getirecektir.

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ * بِنَصْرِ اللَّهِ يَنْصُرُ مَنْ يَشَاءُ وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ“O gün Allah’ın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.” ^{[Rum 4-6]}