Büyük bir üzüntü ve acıyla özelde ülkemiz Müslümanlarına genelde İslam ümmetine Hizb-ut Tahrir’in bir üyesinin daha partinin şehitler kervanına katıldığını duyuruyoruz. Hizb-ut Tahrir üyesi Nigmonov Eyüp Han İsmailoviç kardeşimiz, 2 Aralık Cumartesi günü Navoiy şehrinde bulunan 64/46 sayılı cezaevinde şehit oldu.

2 Ağustos 1975’te doğan Eyüp Han kardeşimiz, üç çocuk babasıdır. Ömrünün 24 yılını haksız yere Özbekistan’ın çeşitli cezaevlerinde geçiren Eyüp Han, sonunda Navoiy şehrindeki bu adaletsizlik çukurunda şehit oldu. Ertesi gün öğle namazına müteakip Hazreti Ali caminde kardeşimizin cenaze namazı kılındı.

Eyüp Han’ın kardeşleri Yusuf, Süleyman, Yunus ve Yakubcan’ın da sırf iman ettikleri için hayatlarının yaklaşık 20 yılını sert ve katı koşullar altında Özbek rejiminin zindanlarında geçirdiklerini hatırlatmakta fayda var. Bu otoriter hükümet, Eyüp Han’ı serbest bırakmamıştır. Kitlesel tutuklamaların en yoğun olduğu 1999 yılında hapis cezasına çarptırılan Eyüp Han, çeşitli işkencelere maruz kaldıktan sonra nihayet cezaevinden ölü olarak çıkmıştır. Eyüp Han’ın ölüm sebebinin solunum sistemindeki şişlik olduğu söylense de, bu hükümetin cellatlarının benzer tanılarla birçok kardeşimizi vücutlarındaki morluklarla ailelerine teslim ettiklerini ve farklı şeyler söylenmesin diye ailelerini hemen onları defnetmeye zorladıklarını unutmadık.

Özbekistan rejiminin, zorba Yahudi ve katil Kerimov döneminde Hizb-ut Tahrir mensuplarını hapsettiği, yüzlerce hükümlüyü ya sorgu sırasında ya da cezaevlerinde infaz ettiği biliniyor. Allah onların şehadetlerini kabul etsin, onlardan razı olsun! Kana susamış tiran Kerimov’un 2016’da ölümünün ardından halefi Mirzoyev, partinin gençlerinin çoğu serbest bıraktı, ama yüzlercesi hâlâ zindanlarda ve cezaları birkaç kez uzatıldı, dolayısıyla çoğunun 2035’e kadar cezaevinde kalması bekleniyor. Geçtiğimiz yıllarda gençlerimize “baskın yapma” alışkanlığı tekrar hortladı ve cezaevlerine bakan Ulusal Güvenlik Servisi görevlileri, bir plan çerçevesinde kimlerin infaz edilmesi gerektiği konusunda talimatlar verdiler ve bu infazın uygulanmasını bizzat denetlemektedirler. Bu iğrenç kişiler Mirziyoyev döneminde hapishanelerden uzaklaştırılmış olsalar da tiran Kerimov’un eğittiği kalıntılar hala mevcut. Zalimler çeyrek asırdır zindanlarda olan kardeşlerimizi unutmuş olabilirler ama ümmet ve onlara dua eden kardeşleri onları asla unutmamıştır ve asla unutmayacaklardır! Özbekistan hükümetine, İslam ümmetinin yiğitlerinin özellikle de cezaevinden şehit olarak çıkan Hizb-ut Tahrir gençlerinin cesetlerinden, halen tutuklu olanlardan ve serbest bırakılmayanlardan mutlaka muhasebe edileceğini hatırlatıyoruz. Allah’ın izniyle yakında kurulacak Hilafetin, bunun hesabını soracağı muhakkak! Allah’ın azabı daha şiddetli ve daha çetindir.

Eyüp Han kardeşimizi şehitlerin efendisi Hamza bin Abdülmuttalib’le birlikte haşreylemesini, onu yolunda şehit olanlara vaat ettiği Firdevs cennetine koymasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyoruz! Ailesine ve yakınlarına sabır ve afiyet diliyor, onlar için Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya dua ediyoruz! Onlara en derin taziye dileklerimizi ve en içten dualarımızı iletiyoruz.

مِنَ الْمُؤْمِنِينَ رِجَالٌ صَدَقُوا مَا عَاهَدُوا اللَّهَ عَلَيْهِ فَمِنْهُم مَّن قَضَى نَحْبَهُ وَمِنْهُم مَّن يَنتَظِرُ وَمَا بَدَّلُوا تَبْدِيلاً “Müminlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sadık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir. Bir kısmı da beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.” ^{[Ahzab 23]}