12 Temmuz’da Rus medyası, Rus Soruşturma Bürosu’nu dayanarak Moskova’daki Yardam camisinin imamı Mahmud Villetov’un gözaltına alındığını duyurdu. Rusya Federal Anayasası’nın 205. Maddesinin 2.ci fıkrası uyarınca Şeyh Mahmud hakkında 2 ila 5 yıl arasında hapis cezası istendi. Şeyh zorunlu ev hapsine tabi tutuldu.

Savcılara göre “23 Eylül 2013 yılında imam ve din temsilcisi iken Villetov, Khachatorna sokağında namaz kıldırdığı sırada Hizb-ut Tahrir terör örgütü üyelerinin faaliyetlerini yasal gören bir ders vermişti.”Medyanın aktardığına göre Villetov, Kozlar’da öldürülen Hizb-ut Tahrir üyesi Abdullah Gabayev ile ilgili bir konuşma yapmış ve onun eylemlerinin yasal olduğunu söylemişti. Abdullah Gabayev’in faaliyetlerini yasal gören Şeyh Mahmud’u sırf bu nedenle gözaltına almak, ona yöneltilen suçlamaların mantık dışı olduğunu gösterir. 2013 yılında vurularak öldürülen Abdullah, Hizb-ut Tahrir üyesi olarak bilinmiyordu. Hizb-ut Tahrir / Rusya, ölümünden sonra ancak onun hizbin bir üyesi olduğunu kamuoyuna duyurmuştu.

Gabayev, Allah rahmet eylesin, güvenlik güçleriyle girişilen bir çatışma sırasında değil, aksine evinin önünde korkakça bir şekilde öldürülmüştü. Hizb-ut Tahrir üyesi olduğuna dair hakkında herhangi bir dava açılmış değildir. Herhangi bir terör eylemi faaliyetlerine katıldığına dair herhangi bir kanıt da yok. Bu nedenle Hizb-ut Tahrir üyesi Abdullah Gabayev’e taziye dileklerini sunmak, hiçbir şekilde terör örgütü olarak kabul edilemez. Hatta Rusya, Hizbin faaliyetlerini terör olarak görse de.

Bu yüzden gazeteciler, güvenlik güçlerinin mantık dışı suçlamalarını aktarmadan önce imam Villetov’un gözaltına alınmasının hakikati hakkında iyi düşünmelidir. O zaman ona yöneltilen suçlamaların gerçekle bağdaşmadığını fark edeceklerdir. Özellikle güvenlik güçlerinin bütçesinin yeniden düzenlemesinin ardından gözaltına alındığı için gözaltına alınması hikâyesi fazla şişirilmiştir. Ayrıca imam Villetov, Rusya’nın en etkili imamlarından biridir. Onu terörü yasal gördüğüyle suçlamak, güvenlik güçlerinin harcamalarını artırmak içindir. Neden Villetov seçildi konusuna gelince, çünkü Villetov, İslam ümmetinin sorunları hakkında konuşuyor, bu sorunların tüm müminlerin özellikle imam ve dilsiz müftülerin sorunları olduğunu söylüyordu. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

لَا يَأْلُونَكُمْ خَبَالًا وَدُّوا مَا عَنِتُّمْ قَدْ بَدَتِ الْبَغْضَاءُ مِنْ أَفْوَاهِهِمْ وَمَا تُخْفِي صُدُورُهُمْ أَكْبَرُ قَدْ بَيَّنَّا لَكُمُ الْآيَاتِ إِنْ كُنْتُمْ تَعْقِلُونَ“Çünkü onlar size fenalık etmekten asla geri durmazlar, hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Gerçekten, kin ve düşmanlıkları ağızlarından belli olmaktadır. Kalplerinde sakladıkları ise daha büyüktür. Eğer düşünüp anlıyorsanız, ayetlerimizi size açıklamış bulunuyoruz.”^{[Ali İmran 118]}