حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Rusya
Medya Bürosu
No: RU-BA-2012-MB-TR-0001 |
H. 26 Zilhicce 1433 M. Pazar, 11 Kasım 2012 |
-Basın Açıklaması- Rusya'da Hizb-ut Tahrir Üyelerinin Yasadışı Tutuklanmaları Gerçek Terörizmdir
الَّذِينَ قَالَ لَهُمُ النَّاسُ إِنَّ النَّاسَ قَدْ جَمَعُوا لَكُمْ فَاخْشَوْهُمْ فَزَادَهُمْ إِيمَانًا وَقَالُوا حَسْبُنَا اللَّهُ وَنِعْمَ الوَكِيلُ "Onlar o kimselerdir ki insanlar kendilerine, (düşmanınız olan) insanlar size karşı (güçleriyle) toplandılar, aman onlardan sakının dediklerinde, bu onların imanını artırır ve Allah bize yeter, O ne güzel vekildir derler." [Âl-i İmran 173]
Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun, O ki İslam'ı diğer tüm dinlere hâkim olarak göndermiştir. O ki el-Vâhid el-Ahad'dır, kullarını imtihan eder ve kafirler topluluğuna karşı onlara nusret verir. Salat ve selam, alemlere rahmet olarak gönderilmiş efendimiz Muhammed [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]'in üzerine, Âlinin, Sahabesinin, Kıyamet Günü'ne kadar onlara ihsanla bağlı olanların üzerine olsun. Allahım, Amin!
6 Kasım 2012 günü, Moskova ve çevresinde, Müslümanların aranıp göz altına alındığı geniş kapsamlı çok sayıda operasyonun yaşandığına şahit olduk. Bu baskın operasyonlarının sayısı yaklaşık 40'ı buldu, Ofa bölgesinde ise 30'a varan arama operasyonları düzenlendi ve bu bağlamda tutuklamalar da yapıldı. Bu operasyonlar sonucu 60'dan fazla Müslüman, İslami bir parti olan Hizb-ut Tahrir'e üye oldukları gerekçesiyle tutuklandı. Tutuklananlardan bazılarının evlerine kasıtlı olarak el bombaları ve uzun namlulu silahlar yerleştirildi. Oysa şu ana kadar Rus makamları, Hizb-ut Tahrir'in Rusya'daki etkisini inkar ediyorlar, Rusya'daki faaliyetlerini gizleme girişiminde bulunuyorlardı.
Ancak bu son olaylar, bazı hususları ifşa etmiştir:
1-Böylesi eylemler, Rus makamlarının Hizb-ut Tahrir'in Rusya'daki İslami topluluklar içindeki etkisini itiraf ettiklerini ve bu saikle süratli bir biçimde iğrençliğe varan kindar planlarını yürürlüğe soktuklarını göstermektedir. Ayrıca böylesi eylemler, Hizb-ut Tahrir'in köklü bir siyasi parti olduğuna, Rus yetkililer tarafından Müslümanlar aleyhine işlenen tüm cürümleri, bu minvalde Suriye'deki Müslümanlara karşı Rusya'nın cürümlerini ifşa etme kudretine sahip olduğuna işaret etmektedir. Bu etkinin pek çok tezahürleri vardır: Rusya'daki İslami topluluklar arasında İslami bayram kutlamaları ve seminerler, basın açıklamaları, medya çalışmaları ve benzeri çeşitli faaliyetler düzenlemek gibi.
2-Rus makamları, ümmetin Hizb-ut Tahrir ile birlikte davette ve çalışmada köklerine döndüğünü müşahede etmişlerdir. Nitekim Rus yetkililer, Müslümanların İslam'ın bir hayat nizamı olduğunu kavramaya başladıklarını ve Müslümanların dinlerine olan sahiplenme ve bağlılıklarının yükselmekte olduğunu fark etmişlerdir. Kamuoyundaki başörtüsü tartışmalarında bu durum açıkça ortaya çıkmış, Müslümanların haklarını talep etmeye yönelik toplantılar düzenlenmiştir. Bunların en önemlisi ise İslami fikirler ve mefhumlar ile çelişen yabancı düşüncelerin değişmiş, Rusya'nın Müslüman çoğunluğa sahip tüm bölgelerinde İslami râyelerin yükselmiş ve İslam ile hiçbir alakası olmayan tatillerin reddedilmiş olmasıdır. Rus makamları Müslümanların İslami kültüre yönelişlerine dair bahsi geçen hususları kuşkusuz gözlemlemişlerdir. Rusya'da Hükümet tarafında ve toplum nezdinde benimsenmiş bir ideoloji bulunmadığı için yetkililer Müslümanların zihniyeti üzerindeki egemenliklerini kaybetmekten korkmuşlardır. O nedenle, Hizb-ut Tahrir'e karşı daha sıkı bir şekilde çalışmaya karar vermişlerdir. Bu durum, Moskova ve çevresindeki tutuklamalarda izlenen yöntemde net bir biçimde görülmüştür. Rahatlıkla, bu mesele onların egemenlik alanının dışına çıkmış durumdadır, diyebiliriz. Özellikle de ılımlı imamlar dedikleri kimselerin, İslami mefhumları onların istedikleri mefhumlara dönüştürerek ümmete etki etmede başarısızlığa uğramasından ve güvenlik güçlerinin insanları Hizb-ut Tahrir'e üyelikten korkutma girişimlerinin fiyaskoya uğramasından sonra!
3-İslami beldelerde, bilhassa Suriye'de baş gösteren devrimler göstermiştir ki ümmet artık silkinip uykusundan uyanmış, önündeki korku duvarlarını yıkmıştır. Ümmet, yalnızca İslam'ın, ümmetin layık olduğu ve 13 asır boyunca gölgesinde yaşadığı izzeti geri getirebileceğini kavramıştır. Doğal olarak Rus makamları da 20 milyonu aşkın Rusya Müslümanlarının, kardeşleri ve bacıları ile İslami akideye iman sayesinde birbirlerine bağlı olduklarını, o yönüyle İslam esasına dayalı siyasi fikir oluşturabilen bir kitlenin varlığını ve dolayısıyla yarın bu kitlenin, Hilafet'in kurulmasından sonra Rusya'nın dış politikasına etki etmeye muktedir olabileceğini ve bu rolüyle yeni Hilafet Devleti için yardımcı bir faktör haline gelebileceğini idrak etmektedir. O bakımdan Rus yetkililer, Hizb-ut Tahrir'in kendilerinin tek düşmanı olduğunu görmekte ve itiraf etmektedirler. Zira Hizb-ut Tahrir'in, Allah'ın izniyle yakında kurulacak olan Hilafet için insanları çevresinde kenetleme yeteneğine sahip olduğu gibi, ümmeti derin uykusundan uyandırabilme potansiyelinin de farkındadır.
4-Öte yandan yetkililer, Hizb-ut Tahrir'in Müslüman topluluklar arasında çalışabilme ve onları sahih İslami kültür ile kültürlendirebilme imkanına sahip olduğunu, bunun da mevcut siyasi boşluğu doldurmaya yol açabileceğini de gayet iyi bilmektedirler. Zira Hilafet'in inşallah kurulur kurulmaz, sonradan ortaya çıkarılan İslami toprakları süratle İslami Devlet'e ilhak edeceği açıktır.
İşte tüm bu veriler ve koşullar, Rus yetkilileri İslam'a ve Müslümanlara, özellikle de Hizb-ut Tahrir'e karşı açık bir çatışma ilan etmeye sevk etmiştir. Böylelikle Hükümet, Müslümanlar arasında İslam davetini engellemek istemektedir.
Bu bağlamda ilgili makamların, aşağıdaki önemli noktaların bilincinde olmaları gerekir:
-Bizler, Müslümanlar ve bilhassa Hizb-ut Tahrir şebâbı olarak, bu hakiki daveti yüklenmekten ebediyen vazgeçmeyeceğiz! Rusya'da Hizb-ut Tahrir'i terörize etme ve işini bitirme çabalarınız kesinlikle hezimete mahkumdur! Bizler, Hizb-ut Tahrir şebâbı olarak, bu ümmetin hayrı için çalışacağımıza ve bizden öncekiler gibi bu uğurdaki tüm sıkıntılara katlanacağımıza dair Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'ya ahdettik!
-Müslümanları kurtuluşa erdirmeyi hedefleyen bu daveti durdurmak için, elinizin yetişebileceği bütün kuvvetleri toplamaya kalkışsanız bile, asla bizi korkutamayacaksınız, asla azmimizi kıramayacaksınız ve asla bizi bu davetten uzaklaştıramayacaksınız! Çünkü حَسْبُنَا اللَّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ "Allah bize yeter, O ne güzel vekildir."
-Ayrıca, Rusya'daki Müslümanlara karşı giriştiğiniz bu gaddarlık ve vahşilik için, Allah'ın izniyle yakında gelecek ve Allah'ın izniyle İslam'ın belkemiği olan Şam topraklarında olacak Halife önüne mazeretler koymak zorunda kalacaksınız! Sizi kesinlikle temin ederiz ki bu cürümleriniz asla cevapsız kalmayacak!
-Bizler Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'nın sözüne, sarsılmaz sapasağlam bir iman ile inanıyoruz:
وَلَيَنْصُرَنَّ اللَّهُ مَنْ يَنْصُرُهُ إِنَّ اللَّهَ لَقَوِيٌّ عَزِيزٌ "Muhakkak ki Allah, kendisine (dînine) nusret verenlere, nusret verecektir. Şüphesiz Allah kesinlikle güçlüdür, azizdir." [Hacc 40]
-İşte size cevabımız budur:
وَإِذْ يَمْكُرُ بِكَ الَّذِينَ كَفَرُواْ لِيُثْبِتُوكَ أَوْ يَقْتُلُوكَ أَوْ يُخْرِجُوكَ وَيَمْكُرُونَ وَيَمْكُرُ اللّهُ وَاللّهُ خَيْرُ الْمَاكِرِينَ "Hatırla ki kafirler, seni tutup bağlamaları yahut seni öldürmeleri yahut (yurdundan) çıkarmaları için sana tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kurarlarken Allah da (onlara) tuzak kuruyordu. Şüphesiz Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır." [Enfal 30] Şu halde gerçekten hala bu daveti durdurabileceğinize inanıyor musunuz? Şayet yine de böyle bir inancınız varsa, bilin ki sizler kesinlikle sağırsınız, dilsizsiniz, körsünüz, asla akletmezsiniz!
Ey Müslümanlar!
İşte Allah'ın hepimize vaadi, bizleri imanımızla imtihan edeceği gibi böylece bizleri ayırt edeceğidir. Bugün tüm Müslümanlar, özellikle de İslam'a ve Müslümanların kalkınmasına davet edenler, kafirlerin İslam'a ve Müslümanlara nasıl pervasızca saldırdığını açıkça görebilmektedir. Amerika liderliğindeki kafirler, Rusya ve bunların müttefiklerinin, tüm İslam dünyasında ve bilhassa Suriye'de Müslümanlara karşı işleyegeldikleri cürümlerin hepsine layık oldukları karşılığı verebilmeye muktedir olacak İslami Devlet'in kurulmasını engellemek için ellerinden gelen bütün çabayı harcayacak olmaları gayet doğaldır.
İşte bunun için bize düşen, hiç yorulmadan, usanmadan İslam daveti yolunda hep birlikte çalışmaktır... Gerçekten zafer müminlerindir ve kesinlikle Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır. Şüphesiz nusret ve zafer Allah'ın katındandır, biz O'na iman eder, ancak O'na tevekkül ederiz. O'ndan başka hiçbir ilah yoktur! Allahu [Subhânehu ve Te'âla] şöyle buyurmuştur:
إِنَّا لَنَنصُرُ رُسُلَنَا وَالَّذِينَ آمَنُوا فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَيَوْمَ يَقُومُ الأَشْهَادُ "Muhakkak ki Rasulllerimize ve iman edenlere, hem bu dünya hayatında hem de şahitlerin (şahitlik için) kalkacakları günde mutlaka nusret vereceğiz." [Mu'min/Ğâfir 51]
Osman Salihov
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Rusya Medya Bürosu Başkanı
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Rusya Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: http://www.hizb-russia.info |
E-Mail: mediaoffice.htr@gmail.com |