حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK-BA-2022-MB-TR-04 |
H. 23 Cumâde’s Sânî 1443 M. Çarşamba, 26 Ocak 2022 |
Milli Güvenlik Politikası, Pakistan Silahlı Kuvvetlerini Zayıflatmak ve Hindistan’ı Egemen Bölgesel Güç Yapmak İçindir
Pakistan Milli Güvenlik Politikası (NSP) şayet uygulanırsa, Pakistan silahlı kuvvetlerini zayıflatacak ve düşmanlar karşısında ülkenin güvenliğini tehlikeye atacaktır. Pakistan ordusunun zayıflatılması, ABD’nin politikasıyla uyumlu. ABD, Çin ve bölgedeki Müslümanlar ile mücadelede Hindistan’ı bölgesel güç yapma arzusunda. Pakistan ise bunun önünde bir engel olarak görülüyor.
ABD’nin jeopolitik vizyonu, Hindistan’ın hiçbir meydan okuma olmadan dışarıya odaklanması için Pakistan’ı içsel sorunlar ile oyalamayı gerektiriyor. ABD politikasına göre Pakistan jeo-ekonomiye, Hindistan ise bölgesel jeopolitikaya odaklanması gerekir. NSP’nin “jeoekonomiye ek bir vurgu” yapmasının nedeni işte budur. ABD politikası, Pakistan’ın batıda Afganistan ve Orta Asya’ya odaklanmasını, Güney Asya’nın geri kalanının ise Hindistan’a bırakılmasını öngörüyor. NSP’nin “batıya doğru bağlantı” olgusuna vurgu yapmasının nedeni bu olsa gerek. ABD politikası, Pakistan’ın Keşmir’i geçmişte bırakmasına endeksli. Pakistan, “bölgesel barışı” tesis etmek için normalleşme sonrası Hindistan liderliğindeki bölgesel blokta ikincil rol üstlenecektir. NSP’nin, “Pakistan’ın caydırıcılık rejiminin, bölgesel barış için hayati önem taşıdığına ve bunu amaçladığına” vurgu yapmasının nedeni budur. ABD politikası, Hindistan’ın askeri kapasitesine göre, Pakistan’ın askeri kapasitesinin önemli ölçüde azaltılmasını öngörüyor. Modi, Hindistan’ı tepeden tırnağa silahlandırırken, NSP “Silahlanma yarışına girmeden ordunun modernizasyonu”ndan dem vurmakta. Modi, orduya devasa bütçe ayırırken, NSP, “Uygun maliyetli ve uyarlanabilir bir ordudan” bahsetmekte. Modi, Müslümanlar ve Çin ile savaş halindeyken, NSP, savunma odaklı geleneksel güvenlik yerine “geleneksel olmayan güvenlik” vurgusu yapmakta.
Ey Pakistan Müslümanları! Ey stratejik kişiler ve özelikle silahlı kuvvetler! Savunmacı, geri çekilme ve indirgemeci bir politika benimseyen Pakistan yöneticileri, Pakistan’ı, güvenliğini ve ekonomisini azalan verimler yasasına adapte ediyorlar. Şuandaki artan hayal kırıklığını, zilleti ve sefaleti sadece İslam’ın jeopolitik vizyonu durdurabilir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, İslam’ı dünyanın egemen yaşam biçimi haline getirmek için geniş ve büyük bir vizyon benimsemiştir. Müslümanları hızla savaşçı ruhla donattı, askeri sanayi ve askeri hazırlığa odaklandı. Bunun doğal ve kaçınılmaz bir sonucu olarak iç ekonomi canlandı.
Raşidi Halifeler, İslam, dava ve cihat esasına göre devleti hızla genişlettiler. Zamanın büyük küresel güçleri Persleri ve Romalıları, serseme çevirdiler. Korkulan ordularıyla, imrenilen müreffeh vatandaşlığıyla Hilafet Devleti, yüzyıllar boyunca dünyanın lideri haline geldi. Hilafetin yıkılışından ve İslam’ın jeopolitik üstünlüğü kaybetmesinden sonra İslam dünyası yoksulluk ve yenilgiye alıştı. İslam’ın jeopolitik vizyonunu yeniden tesis etmenin yegâne yolu, Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletidir. Öyleyse İslam’ı bir kez daha dünyanın egemen dini haline getirmek için hadi Hizb-ut Tahrir liderliğinde birleşin. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَىٰ وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ “Puta tapanlar hoşlanmasa da, dinini bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini doğru yol ve hak dinle gönderen Allah’tır.”[Tevbe 33]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |