Su, Arazi ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dr. Xavier Jayakumar, hükümetin ülkedeki su borularını yenileme çabalarına paralel olarak bu yıl su fiyatlarında kademeli olarak artış olacağını söyledi. İleri sürülen gerekçe, tüketicilere kaliteli su temin edilmesi ve sektörde en iyi hizmetin sağlanmasıdır. Xavier, tıpkı önceki bakanların “standartları” gibi, halkın öfkesini dindirmek için bu zammın halka ek yük getirmeyeceğini ve bakanlığının tüm eyalet hükümetleriyle görüşeceğini açıkladı.

Önceki Barisan Nasional (BN) hükümeti, mal ve kamu hizmetlerine yaptığı zamlar nedeniyle halk tarafından ağır eleştirilere maruz kaldı, reddedildi. Hatta BN hükümeti eşittir “Barang Naik” (Zam) demek olduğu belleklere kazındı. Şimdi de yeni Pakatan Harapan hükümeti (PH) aynısını yapıyor. Kapitalist ekonomik sistemi uygulayan hükümetin yaklaşımı ve doğası budur. Hem mevcut hem de önceki hükümetler, yönetim ve ekonomik sistemi sömürgeci kâfirlerden yani kapitalistlerin çıkarları için halkın kanını emen kapitalizmden miras aldılar.

İslam’a göre su, devlet mülkiyetinden değil, kamu mülkiyetinden sayılır. Allah Subhânehu ve Teâlâ, kamu mülkiyetini Müslümanlar ve gayrimüslimler olsun tüm vatandaşlara ait kıldı. Bireylerin ondan yararlanmasına izin verdi, ancak mülk edinmesini yasakladı. Kamusal mülklerin denetimini hükümet yapar, ancak hükümetin bunları mülk edinmesi yasaktır. Bırakın kar amaçlı ticaret yapmasını. İbn Abbas’tan rivayet edildiğine göre Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

الْمُسْلِمُونَ شُرَکَاءُ فِي ثَلاثٍ الْمَاءِ وَالْكَلَأِ وَالنَّارِ “Müslümanlar üç şeyde ortaktır: Su, mera ve ateş.” ^{[Ebu Davud]} Enes’in İbn Abbas rivayetinde şu ilave geçmektedir:

وَثَمَنُهُ حَرَامٌ “Bunlardan alınacak bedel da haramdır.” İbn Mace, Ebu Hurayra’dan rivayet ettiğine göre Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

ثَلَاثٌ لَا يُمْنَعْنَ الْمَاءُ وَالْكَلَأُ وَالنَّارُ “Üç şey vardır ki (istenince) vermemezlik edilmez: Su, ot ve ateş.”

Bu hadis, suyun kamu mülkiyetinden olduğunun ve birey, şirket veya devlet olsun hiç kimsenin mülkiyetine verilemeyeceğinin kanıtıdır. İslam’ı anlamayan gayrimüslimler şöyle dursun İslam’ı uygulamayan kimselerce yönetilmemiz talihsizliktir. Devletin temin ettiği su tesislerinden ücretsiz faydalanmak yerine zaman zaman artan fiyatların baskısı ve istismarı altındayız. Haklarımızdan yoksunuz ve kapitalizmi uygulayan yöneticilerin sonsuz baskısı altındayız. Kapitalizm, yöneticiler ve kapitalistleri zengin yapan bir sistemdir. İnsanlara yaptığı zulüm hayal bile edilemez.

Açıkçası mevcut ve önceki hükümetler, sömürgeci kâfirlerin bu ülkede miras bıraktığı kapitalist sistemin uygulayıcılarıdır. Kapitalizm İslami sistemle değiştirilmediği sürece bozgunculuk, ülkeyi ve İslam ümmetini ezmeye devam edecektir. Uygulanması için gayret göstermezsek İslami sistem hiçbir zaman uygulanamaz. Bu nedenle Hizb-ut Tahrir, tüm Müslümanlara, Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletinin gölgesi altında İslami hukukun yeniden diriltilmesi çalışmalarına katılım çağrısı yapmaktan asla vazgeçmeyecektir. İnşallah Hilafette halk, kaliteli su tesislerinden ücretsiz faydalanma haklarını geri alacaktır.