حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Kırgızistan
Medya Bürosu
No: KI-BA-2025-MB-TR-01 |
H. 13 Şevvâl 1446 M. Cuma, 11 Nisan 2025 |
Kırgız Rejimi, Dini İdaresi’ni Bir Peçete Gibi Kullanıp Atmayı Planlıyor!
Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, 5 Nisan’da yaptığı açıklamada, peçe ve burka giyen Müslüman kadınlara yönelik sözde bilgilendirme çalışmalarının yürütüldüğünü söyleyerek, İslami usullere uygun giyinen Müslüman kadınların yüzlerini örtmemeleri gerektiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı, ilgili yasal maddenin kabulünün Alimler Kurulu’nun görüşüne dayandığını belirtti. Cumhurbaşkanının açıklamasının hemen ardından, Kırgızistan Müslümanları Dini İdaresi Basın Dairesi bir açıklama yayımladı. Açıklamada, peçe ve burka giymenin İslam’da farz olmadığı, bir kadının bunları giymemesi hâlinde günaha girmeyeceği ifade edildi.
Cumhurbaşkanının bu sudan bahaneleri ve müftünün onu savunma çabası, Ulusal Güvenlik Devlet Komitesi’nin o meşhur “Din Özgürlüğü ve Dini Kuruluşlar” yasasını bahane ederek Celalabad şehri ve Suzak bölgesindeki iffetli peçeli kız kardeşlerimize karşı gerçekleştirdiği son alçakça baskınlarla ilgilidir. Bu baskınlar, halkın kahir ekseriyetinin protestosuna ve tepkisine neden olmuştu. Tüm bu tepkilere rağmen, Oş şehrinde güvenlik güçlerinin düzenlediği baskınlar halen devam etmektedir. Emniyet yetkilileri, kamusal alanda peçe giyen kadınların 20 bin Kırgız somu para cezasına çarptırılacağı konusunda uyarıda bulunmaktadır.
Aslında, peçeli kadınlara ceza kesilmesini öngören yasa mayıs ayında yürürlüğe girecek. Güvenlik güçleri, yaptıkları ani baskınlarla İslam’a nasıl baktıklarını açıkça ortaya koydular. Acaba bu ani müdahalelerin arkasında yalnızca güvenlik gerekçeleri mi var, yoksa farklı çıkar hesapları da söz konusu mu?
Bu arada Cumhurbaşkanı, peçeyi yasaklayan maddenin Alimler Kurulu’nun kararıyla kabul edildiğini söyleyerek, dini idareyi Müslümanların eleştiri oklarının hedefi haline getirmeye çalıştı. Bunun sonucunda Müslümanlarla dini idare arasında gerilim tırmanırken, siyasi iktidar bu sürecin dışında kendisini nötr ve sorumluluktan azade bir aktör olarak sunmaya çalıştı. Ne var ki, hiç kimse bu yasanın kabulü sırasında rejim yetkililerinin Alimler Kurulu’na yaptığı baskıları ve yasayı geçirmek için gösterdiği çabaları unutmuş değil. Hatta emniyet güçleri, bu yasanın gerçek mahiyetini ifşa eden onurlu Müslümanları tutuklayıp en ağır işkencelere maruz bırakmışlardır. Bu işkenceler hapishanelerde hala devam ediyor. Dolayısıyla rejimin attığı bu adımlardan, gelecekte dini idareyi İslam’a ve Müslümanlara karşı mücadelede bir araç olarak kullanacağı, kirli eylemlerini meşrulaştırmak için sahte fetvalar yayımlatacağı anlaşılıyor.
Bu nedenle, Kırgızistan Müslümanları Dini İdaresi’ne ve Müslümanları temsil eden Alimler Kurulu’na sesleniyoruz: Rejimin oynadığı bu kirli oyunların bir parçası haline gelmekten sakının! Dünya hayatını ahirete satmayın. Bilakis ahiret saadetini ve Allah’ın rızasını kazanmaya çalışın. Şer’i konular, yalnızca açık ve sağlam delillere dayanılarak ele alınmalıdır, nitekim sizler de açıklamanızda bu ilkeye vurgu yaptınız. Ancak bu deliller, rejimin yürüttüğü kirli faaliyetlere meşruiyet sağlamak için kullanılamaz. Aksine, devletin her yasası mutlaka İslam şeriatına dayandırılmalıdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَمَن لَّمْ يَحْكُم بِمَا أَنزَلَ اللهُ فَأُوْلَـئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ“Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kâfirlerin ta kendileridir.” [Maide 44]
وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَا أَنزَلَ اللهُ فَأُوْلِئِكَ هُمْ الظَّالِمُونَ“Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimlerin ta kendileridir.” [Maide 45]
وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَا أَنزَلَ اللهُ فَأُوْلَئِكَ هُمْ الْفَاسِقُونَ“Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir.” [Maide 47]
Bu nedenle sizin göreviniz, iyiliği emretmek, kötülüğü yasaklamak ve Müslümanlara baskı uygulayan, beşerî yasaları benimseyen bu rejime karşı durmaktır. Huzeyfe b. El Yeman’dan rivayet edildiğine göre Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
والَّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ، لَتَأْمُرُنَّ بالْمَعْرُوفِ، ولَتَنْهَوُنَّ عَنِ المُنْكَرِ، أَوْ لَيُوشِكَنَّ اللَّه أَنْ يَبْعَثَ عَلَيْكُمْ عِقَاباً مِنْهُ، ثُمَّ تَدْعُونَهُ فَلا يُسْتَجابُ لَكُمْ“Nefsim elinde olana yemin derim ki ya marufu emreder, münkerden nehyedersiniz ya da Allah katından size bir ceza gönderir de sonra O’na dua edersiniz ama size icabet edilmez.” [Tirmizi rivayet etti ve hasen hadis dedi]
Dolayısıyla, peygamberlerin mirasını taşıyan bir ilim ehli olarak üzerinize düşen sorumluluğu şimdi yerine getirmenizin zamanı gelmiştir. Aksi halde, bugün sizden peçeye ve davet faaliyetlerine karşı fetvalar talep eden rejim, yarın bu yaklaşımını genişleterek şer’i kıyafete, sakala ve hatta hac ibadetine karşı da sizden fetvalar vermenizi isteyecektir... Orta Asya diktatörlükleriyle aynı yolda ilerleyen Kırgız rejimi, İslam düşmanı yasalarla Müslümanları baskı altına almaya çalışıyor! Eğer halk bu rejime karşı yeterince güçlü bir duruş sergilemezse, rejim bu yasayı arsızca istismar edip tam bir diktatörlük kuracaktır!
Bu nedenle, böyle bir durumda Müslümanların rejimin zulmüne sessiz kalmaları doğru değildir. Aksine, İslam’a yönelik her türlü uygulamanın karşısında kararlılıkla durulmalıdır. İşte o zaman dinimize yöneltilen tehditleri doğru analiz edebilir ve arkasında duran emperyalist güçlerin planlarını daha net görebiliriz. Aynı zamanda, İslam’ın tüm hükümlerini derinlemesine öğrenmeli ve bu bilgileri topluma bilinçli bir şekilde aktarmalıyız. O zaman bu zalim sistemi yok edebilecek tek çözüm İslam olduğunu anlarız. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
الْيَوْمَ أَكْمَلْتُ لَكُمْ دِينَكُمْ وَأَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَتِي وَرَضِيتُ لَكُمُ الْإِسْلَامَ دِيناً“Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim. Ve üzerinizdeki nimetimi tamamladım. Sizin için din olarak İslâm’dan razı oldum.” [Maide 3]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Kırgızistan Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: http://hizb-turkiston.net |
E-Mail: webmaster@hizb-turkiston.net |