حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
İsveç
Medya Bürosu
No: SE–BA–2023–MB–TR–04 |
H. 14 Rabi-ul Evve 1445 M. Cuma, 29 Eylül 2023 |
Suç Batının Yaşam Tarzından Kaynaklanıyor, Entegrasyon Suçun Yayılmasında Önemli Bir Faktördür
28 Eylül Perşembe akşamı Başbakan Ulf Kristersson, ülkeyi kasıp kavuran şiddete ilişkin ulusa sesleniş konuşması yaptı. Kristersson “Bizi buraya sorumsuz göç ve başarısız entegrasyon politikası getirdi” diye konuştu. Adalet Bakanı Gunnar Strömmer de 28 Eylül’de Dagens Industri’ye verdiği röportajda, İsveç’teki şiddet dalgasının ana nedeninin göç ve zayıf entegrasyon olduğunu söyledi. Hem Devlet Bakanı hem de Adalet Bakanı suçun göç kaynaklı iddia etti. Oysa kesin gerçek şu ki, İslami değerlerin kalıntılarını taşıyan ilk nesil Müslüman göçmenler arasında organize suç ve çete diye oluşum meydana gelmemiştir. Her ne kadar bu ilk nesil, yabancı topraklara endişeler, korkular ve kaygılar nedeniyle gelmiş olsa da. Kaldı ki Irak, Suriye, Lübnan ve Somali gibi savaşın harap ettiği bölgelerden gelenler de olmuştur. Batı toplumunda, Batı kurumlarında büyümüş, Batı değerlerine doymuş ve Batı rol modellerinin cazibesine kapılmış ikinci nesil göçmenler arasında organize suçun yaygınlaşması, bu sorunun Batı kültürüyle bağlantılı olduğunu gösteriyor.
Sokaklarda yaşanan silahlı çatışmalar, mahallelerdeki nüfuz mücadelesi, şiddet, cinayet ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi pek çok olgu, Batılı şehirlerin doğasında olan bir fenomen ve karakteristik özelliktir. Bu olgular, faydacılık ve mutluluk kavramı gibi laik özgürlük ideallerinin bir sonucudur. Çete ortamında hâkim olan ideal ve uygulamalar, Batı toplumlarının ruhi, ahlaki ve insani değerlerden uzak, maddi değer odaklı kültürünü ifade etmektedir. Batının özgürlük idealleri, gençlerin zihniyetini özgürlük ve maddi başarı üzerine inşa etmektedir. Batı kültürü ve özgürlükler, kişisel çıkarlar ve kendini kanıtlama gibi değerleri, maddi zevklerle sınırlı olan Batılı mutluluk kavramıyla ilişkilidir. Suç çetesi üyelerinin zihniyeti, ticari piyasada rekabet eden kapitalistlerle, ‘amaç, araçları meşrulaştırır’ ilkesine dayalı politikalar izleyen Batılı politikacıların fayda odaklı zihniyetiyle aynıdır.
Suçluluğun gerçek nedeni, Batı kültürünün ırkçılığa, ayrımcılığa ve yabancılaşmaya yol açan dışlayıcı doğasıdır. Bu durum, bu gençleri aidiyet duygusu olmadan toplumun kapıları dışında bırakmakta, onları suç çevrelerine ait olmaya itmektedir. Suça katkı sağlayan ayrımcılık politikasının dışında politikacıların sorumlu olduğu bir faktör daha var. Bu faktör, Müslümanları Batı değerlerinde asimile etmeye, saf İslam anlayışından uzaklaştırmaya çalışan entegrasyon politikasıdır. İslam anlayışı, dokunulmazlık sağlar ve Müslümanları organize çete suçlarının ortasında İslam öncesi (cahiliye) hayattan korur. Siyasetçilerin çeteler arasındaki çatışmaya çare ve çözüm olarak görüp benimsedikleri entegrasyon politikası, aslında Müslüman gençler arasında organize suçun ortaya çıkmasının en önemli nedenidir. Entegrasyon gençleri İslami kimliklerinden koparmıştır, öyle ki İslam artık onların eylemlerini etkilememekte, Batı’nın faydacı değerleri artık hayatlarına yön vermektedir.
Organize çete suçları için tek çözüm, daha fazla İslami kültür ve değere sahip olmak, Batı’nın yozlaşmış özgürlük ve yıkıcı çıkar değerlerinden kurtulmaktır. Bu nedenle Müslümanlar, İslam ile ve İslami kimliklerini güçlendirerek kendilerini Batı’nın saldırgan asimilasyon politikalarından ve yıkıcı yaşam tarzlarından korumalıdırlar. İslam sadece dünyanın toplumsal sorunlarını çözmekle kalmaz, aynı zamanda İslami yaşam tarzı, organize suçlara da çözüm sunar, insana bir anlam verir, davranışlarını kıyamet gününde hesaba çekilmekle ilişkilendirir.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir İsveç Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: https://hizb-ut-tahrir.se/ |
E-Mail: info@hizb-ut-tahrir.se |