Filistin Yönetimi, 14 Şubat 2025 Cuma gecesi Beytüllahim’e bağlı Beyt Feccar kasabasında bir değil, bir dizi suç işledi. Yönetimin kiralık güçleri, Muhammed Yusuf Takatka’nın evine baskın düzenlediler. Kapıyı hunharca yumruklayarak, vahşice ve barbar bir şekilde evine girdiler! Ev halkına Yahudi ordusundan olduklarını inandırmak için İbranice konuştular. Muhammed Takatka, kapıyı açar açmaz yüzüne gaz sıktılar ve tüfeklerinin dipçikleriyle saldırmaya başladılar. Bu barbarlığın baş sorumlusu Davud eş-Şair, Muhammed’in eşini, bu şiddet ve kötü muamele anını kayda alması durumunda darba maruz kalacağını söyledi. Muhammed Yusuf Takatka’nın kardeşleri, kardeşlerini korumak için araya girince, onlara da hunharca saldırdılar ve yanına yaklaşmalarını engellediler. Suç mahallinde bulunan herkes onların Yahudi güçlerinden olduğunu düşündü ve istihbarat teşkilatında sorumlu olan Davud eş-Şair’i görene kadar da onların Yönetimin kiralık güçlerinden olduklarını anlamadılar.

Baskın sırasında, otoritenin paralı askerleri Fadi ve Mahmud Sawabite’yi de gözaltına aldılar ve başka kişileri de gözaltına almaya çalıştılar.

Filistin Yönetimi ve adamları, Yahudi varlığının dilini, yöntemlerini ve hatta Filistin halkına karşı besledikleri kini benimsediler. Yahudi varlığı onların onurunu ayaklar altına alıp erkekliklerini hiçe saydıkça, onlara olan hayranlıkları ve yakınlıkları daha da arttı; Filistin halkından ise daha da uzaklaştılar. Allah Azze ve Celle, onların benzerlerini tarif ederken ne kadar da doğru söylemiştir.

أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ تَوَلَّوْا قَوْمًا غَضِبَ اللهُ عَلَيْهِمْ مَا هُمْ مِنْكُمْ وَلَا مِنْهُمْ وَيَحْلِفُونَ عَلَى الْكَذِبِ وَهُمْ يَعْلَمُونَ * أَعَدَّ اللهُ لَهُمْ عَذَابًا شَدِيدًا إِنَّهُمْ سَاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ“Allah’ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinenleri görmez misin? Onlar ne sizdendirler, ne de onlardan. Onlar bile bile yalan yere yemin ederler. Allah, onlara çetin bir azap hazırlamıştır. Gerçekten onların yaptıkları şey ne kötüdür!” ^{[Mücadele 14-15]}

Eğer Yönetim ve kurumlarında aklıselim insanlar olsaydı, bu konuyu bir değil bin defa düşünürlerdi. Zira Yahudi varlığına alçakça hizmet etmelerine rağmen Yahudi varlığı kendilerini hunharca öldürmekte, merkezlerinde onlara hakaretler yağdırmakta ve onları terörist olarak nitelendirmektedir. Yahudiler hesabına Filistin halkına karşı işledikleri bunca menfur cinayet, tutuklama ve işkence eylemleri, ne onlara bir fayda sağlamış ne de onları Yahudiler indinde temize çıkarmıştır. Aksine, bu yaptıkları onları Yahudiler gözünde daha da aşağılık ve değersiz kılmıştır. Filistin’i ve halkını uğruna sattıkları “Filistin Devleti” projesini bir kalemde silip atmışlardır. Böylece günahlarına günah katmışlar, düşman tarafından daha fazla zillet ve aşağılanmaya maruz kalmışlardır. Onlar ise hâlâ kölelikte ısrar edip Allah dostu bazı Filistinlilere eziyet etmeye devam etmektedirler. Görmüyor musunuz? Ne yapsanız efendilerinizin rızasını kazanamıyorsunuz? Oysa Hem Allah hem de kulları katında iğrençliğiniz daha da artıyor. Hiç akıl etmiyor musunuz?

Filistin yönetimine, güvenlik güçlerine ve içlerindeki suçlulara sesleniyoruz: Ellerini Filistin halkından ve Hizb-ut Tahrir gençlerinden çekin. Ellerini temiz ve iffetli insanlardan uzak tutun. Eğer Allah’tan ve ahiret gününden haşyet duymuyorsanız, sizden evvelki cebbar sistemlerin sonunun nasıl olduğuna bir bakın. Onlar sizden daha güçlü ve daha zorba idiler, ama Allah onları günahları sebebiyle yakalayıverdi de onları Allah’tan koruyacak hiçbir güç ve koruyucu bulamadılar.