Geçtiğimiz 48 saat içinde Kenya, yine ülkenin çeşitli bölgelerinde vatandaşların ölüm haberiyle uyandı. Şuan itibariyle kaç kişinin öldüğüne dair tam sayı verilmiş değil. Ancak 100 kişinin öldüğü tahmin ediliyor, sayı artabilir. Bazı kurbanlar da zehirli alkol tüketiminden dolayı hastanede gözetim altında tutuluyor. Siyasi İslami hareket Hizb-ut Tahrir, olayla ilgili olarak aşağıdaki noktalara vurgu yapar:

Birincisi: Bu olay, ülkede alkol tüketiminin hangi boyuta ulaştığını gösterir. Hatta Kenya halkı "sarhoş millet" unvanıyla anılıyor. Alkol tüketimi gecekondu, kulüpler, akademik kurumlar, düğün ve hatta cenaze törenlerinde bile kullanıldığı için gerçekten bu isimlendirme yerindedir. Bu, açıkça ölümlerin nedeninin alkol olduğunu gösterir. Üstelik alkol sağlığa da zararlıdır. Ama hâlâ alkol ticaretinden kazanç elde eden kişiler var. Bu, aynı zamanda açıkça kapitalist sistemin ölçüsünün bozuk ve çürük olduğuna da işaret eder. Çünkü iyi ve kötü ölçüsü, sistemin fayda algısına bağlıdır. Bu bağlamda alkol, insan yaşamı için tehlikeli olsa da birkaç kişi onun ticaretinden kazanç elde ettiği için kapitalist sistem alkol ticaretine izin verir hatta teşvik eder. Bu ise tamamen İslam'ın bakış açısına ve amellerin ölçüsüne aykırıdır. İslam'a göre insan amellerinin ölçüsü helal ya da haramdır. Bu durumda eğer bir şey haram ise faydası ne olursa olsun kesinlikle yasaklanır.

İkincisi: Hükümet, insanın mutluluğu ve başarısı için yanlış bakış açısına sahip kapitalist sistemi uyguladığı sürece Kenya toplumunun bu gibi felaketlere maruz kalması gerçekten sürpriz değildir. Kapitalist sistem, mutluluk ve başarıyı maksimum şekilde maddi zevk ve doyum elde etmek olarak tanımlar. Maddi zevk ve doyuma ulaşabilmek adına kapitalist sistem, dilediği ve gerekli gördüğü şeyi yapabilmesi için insanoğluna kişisel özgürlük verilmesi gerektiğine inanır. Yine bu da açıkça İslam'a terstir. Çünkü İslam, mutluluğu Yaratıcının rızasına ulaşmak ve O'nun emir ve yasaklarına bağlanmak olarak tanımlar.

Üçüncüsü: Yoksul veya zengin olsun alkol tüketenlerin çoğu, stresten kurtulmak için bunu yaptıklarını iddia ederler. Öyle de olsa bu neden, insanoğlunun bu tür eylemleri işlemesini haklı çıkarmaz. Evet, Kenya vatandaşlarının ekonomik açıdan zor dönemden geçtikleri doğrudur. Bu, vatandaşların işlerini güdemeyen hükümetin bir başarısızlığıdır. Hükümetin bu başarısızlığı, bozuk kapitalist ideolojiyi ve onun hatalı ekonomik sistemini benimsemesinden kaynaklanıyor. Çünkü kapitalist ekonomik sistem, birkaç güçlü bireyin elinde bulunan kaynakların üretimine odaklanır. Diğer yandan yoksulluk içinde sendeleyen geri kalan vatandaşları, öylece kendi kaderlerine terk ediverir. Buna karşılık İslam, insanların hayattan umutlarını yitirmelerini yasaklar. Ekonomik sistemi de herkese kaynakların doğru ve eşit dağılımını sağlar. Sadece birkaç güçlü bireyin o kaynaklardan faydalanmasına izin vermez.

Dördüncüsü: Kenya hükümeti, alkolü bir felaket olarak nitelemekten ve yasaklamaktan kesinlikle kaçınıyor. Bunun yerine öyle çözümlere sığınıyor ki bunlar, çözüm olmaktan ziyade aslında sorun oluyorlar. Hükümet, nasıl en iyi çözümün alkol ticaretinin denetimini artırmak olduğunu iddia edebilir ki? Bunu zaten yozlaşmış beceriksiz denetleyici kurumlar aracılığıyla yapmıyor mu? Bu çözümler, demokrasinin çürümüş olduğunu ve demokrasi nazarında insan hayatının ne kadar değersiz olduğunu gösterir. Onun tek derdi, alkol ticaretinden alınan vergidir. Acı ve felaket içinde kıvranan insan, hiç umurunda değil. Alkol, insan yapısını mahveder ve aynı zamanda insan ırkının dayandığı temeli de yok eder. İstatistiklere bakıldığında, afet, alkol ve uyuşturucu bağımlılığından ölenleri sayısı, hükümetin "terör" dediğinden çok daha fazladır.

Sonuç olarak bu felaketin çözümü, İslam'dır. İdeoloji olarak İslam, sağlık ya da toplum açısından insan türünü etkileyen bir şeyin tüketimini ya da kullanımını yasaklar. İslam'a göre alkol kötülüklerin anası ve Şeytanın amellerindendir. Toplum içinde nefrete yol açar. İnsanları doğru yoldan saptırması da cabası.

Şaban Muallim
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Doğu Afrika
Medya Temsilcisi