Pazar, 20 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/22
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu

No: BG-BA-2024-MB-TR-26 H. 27 Safer 1446
M. Pazar, 01 Eylül 2024

Bangladeş Politika Kurumu (BPD) “Pilkhana Katliamı: Hasina ve Hindistan’ın Komplosu” Konusunu Tartışmak Üzere Hizb-ut Tahrir / Bangladeş Vilayeti’ni Seminere Davet Etti

Bangladeş Politika Kurumu, bugün 1 Eylül 2024 Pazar günü saat 15:00’te, Dhaka Muhabirler Birliği Nasrul Hamid Salonu’nda “Pilkhana Katliamı: Hasina ve Hindistan’ın Komplosu” konulu bir panel düzenledi. Hizb-ut Tahrir / Bangladeş Vilayeti üyesi Muhammed Cübeyr, parti adına seminerde bir konuşma yaptı. Konuşmasının başında, Muhammed Cübeyr, 25 Şubat 2009’da Pilkhana’daki vahşi cinayetlerin kurbanı olan 57 saygıdeğer ordu subayını ve sonrasında hayatını kaybeden diğer birçok kişiyi rahmetle andı. Ayrıca, Hasina’nın 15 yıllık baskıcı ve yozlaşmış yönetimine karşı konuştuğu için hayatlarını feda edenleri ve son büyük öğrenci hareketinde can verenleri de rahmetle andı ve onlar için bağışlanma diledi. Konuşmasında şunları söyledi:

Geçtiğimiz 17 Ağustos 2024 tarihinde Başkent Mahakhali’deki Rawa Kulübünde düzenlenen “Pilkhana’da 57 ordu mensubu ve 17 sivilin öldürülmesinin yargılanması talebi” başlıklı basın toplantısında, öldürülen ordu mensuplarının aileleri Pilkhana cinayetlerinin uluslararası bir komplonun parçası olduğunu ve eski Başbakan Şeyh Hasina da dahil olmak üzere Hasina hükümetindeki pek çok kişinin bu olaya doğrudan karıştığını açıkça ifade ettiler. Hizb ut Tahrir, askeri personelin ailelerinin bu cesur adımını takdir etmekte ve adalet talebini desteklemektedir.

Ordu mensuplarının ailelerine ve halka, olayın hemen ardından Hasina hükümetinin komplosunu cesurca ilk ifşa edenin Hizb-ut Tahrir olduğunu hatırlatmak isteriz. 28 Şubat 2009 tarihinde Hizb-ut Tahrir “İnsanları, Ordu ile Sınır Muhafızlarının Arasını Açmaya Yönelik Hint Komplolarını Bozmaya ve Hükümetin Gevşekliğini Kınamaya Çağırır” başlıklı bir bildiri yayımladı. Bildiride “Artık insanlar, orduyu zayıflatmak ve Bangladeş silahlı kuvvetlerinin saflarını parçalamaya yönelik Hindistan’ın komplosunu fark etmişlerdir. Hindistan, daha önce yaptığı gibi Bangladeş’teki ajanları vasıtasıyla komplo planının uygulanması için fırsat oluşturdu. Nitekim sözde isyan olaylarının gelişmesinden ortaya çıkmıştır ki bu, Hindistan ile Hükümet dışına ve içine yuvalanmış ajanları tarafından tezgahlanan komplonun uygulanması için ilk adım oldu. Böylece sırf müşrik Hindulara ve ajanlara hizmet etmedikleri için birçok yetenekli subay katledildi. Şimdi sorumluluğu, istihbaratın acizliğine ve ordu ile sınır muhafızları arasındaki sözde anlaşmazlığa yüklüyorlar. Komplonun yaşandığı iki gün içerisinde olayların gelişmesine bakılmasıyla “Avami Birliği” Hükümeti’nin şüpheli rolü ortaya çıkar. Komplonun yaşandığı iki gün içerisinde olayların gelişmesine bakılmasıyla “Avami Birliği” Hükümeti’nin şüpheli rolü ortaya çıkar. Bu komplonun iğrençliği Hükümetin gözünden mi kaçtı? Hükümet, isyancıların can güvenliğini sağlamak amacıyla bu önemli güvenlik hususunda isyancılarla görüşmeleri için üst düzeyde bakanlar ve askerî polis temsilcisi gönderdi mi? Neden Hükümet, subaylar ile ailelerinin kanlarını ve onurlarını korumak hiçbir tedbir almadı? Hükümetin, isyancılar hakkında genel af ilan etmesinin, subayların ve ailelerinin akıbetlerini açıklamamasının maksadı nedir? Bu genel affın ilânı; katillerin cürüm mahallinden uzaklaştırılmasını, bölge sakinlerinin tahliyesini ve güvenlik kuvvetlerinin bölgeye konuşlanmasını gizlemek amacıyla değil midir? Komployu düzenleyenler, Sınır Muhafızları Komutanı’nı ortadan kaldırmayı başardılar. Şimdi onlar, Sınır Muhafızlarını ordu komutasından tasfiye etmeye hazırlanıyorlar. Açıktır ki bu çaba ülkenin güvenliğini tehdit etmektedir. Sınır Muhafızlarının ordudan ayrılmasında ve iki kuvvet arasında bölünmüşlük oluşturulmasında çıkar sahibi olan düşman Hindistan’dır. İki kuvveti birbirinden ayırma çabası, kabul edilmez bir durumdur. Dolayısıyla iki kuvvet de tek bir liderlik altında kalmalıdır ve bunların birbirinden ayrılması ülkeyi düşmanlarının, özellikle de Hindistan’ın karşısında zayıflatır.”denilmişti.

Sonuç olarak, 1 ve 2 Mart 2009 tarihlerinde bildiri dağıtımı sırasında 31’i parti genci olmak üzere toplamda 33 kişi tutuklandı. Ardından 27 Mart 2009 Cuma günü polis, “Hindistan’ın orduya yönelik komplosunu, Hindistan ajanlarının hükümete müdahalesini ve 33 Hizb-ut-Tahrir / Bangladeş üyesi ve aktivistinin tutuklanmasını” protesto etmek amacıyla Beyt’ül Mükerrem kuzey kapısında düzenlenen protesto ve yürüyüşe müdahale etti. Yaklaşık 150 lider ve aktivisti yaraladı, 10 kişiyi de tutukladı.

Zalim Hasina hükümeti bununla da yetinmedi, idari ve yargı yetkilerini kötüye kullanarak Hizb-ut Tahrir’in faaliyetlerini yasakladı ve partinin liderlerine ve çalışanlarına karşı geniş çaplı baskı uyguladı.

Hasina’nın ülkenin ordusuna karşı düzenledi komplo Pilkhana katliamıyla başladı ve halen devam etmektedir. Hain Hasina, İslam’a, ülkeye ve ulusal çıkarlara sadık ordu mensuplarını sistematik olarak kaçırdı, tutukladı ve sınır dışı etti. Çünkü bu subaylar, Hindistan ordusuyla ilişkilerin normalleştirilmesi önünde bir engel olarak görülüyorlardı. Hizb-ut Tahrir, Hasina hükümetinin baskıcı politikalarını görmezden gelerek Hasina’nın orduya karşı düzenlediği komploları da protesto etti Hizb-ut Tahrir zalim Hasina hükümeti ile hiçbir zaman uzlaşmaya yanaşmadı. Hasina’nın ülkeye, İslam’a ve orduya karşı kurduğu tüm komploları kamuoyuna korkusuzca ifşa etti, Hasina’ya meydan okudu.

Hasina, emperyalist efendilerine olan sadakatinden dolayı orduya karşı böyle bir tavır aldı. Bildiğiniz gibi 2008 yılında Hasina, ABD-İngiltere-Hindistan uzlaşmasıyla iktidara geldi. ABD Pakistan, Bangladeş, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerde Hilafetin yeniden kurulmasını engellemeyi amaçlayan bir politika izliyor ve aynı zamanda Çin’i kontrol altına almaya çalışıyor. Bu nedenle, bölgedeki konumunu güçlendirebilmek ve bölgedeki Müslüman ülkeler üzerindeki kontrolünü sağlamlaştırmak için Hindistan ile stratejik ilişkiler kurdu. Bu yüzden Hindistan’la uzun süredir devam eden sorunları çözerek Hindistan’ın elini serbest bırakmak istiyor. ABD, bu hedefin gerçekleşmesinin önündeki tüm engelleri ve bu planı ifşa edenleri veya bu plan karşıtı konuşmalar yapanları sert bir şekilde bastırdı. Bu yüzden, cesur ve yetenekli subaylarımız Pilkhana’da öldürüldü, Hasina bu barbarca cinayete yardım etti, çünkü bu subaylar, Hindistan ordusuyla ilişkilerin normalleştirilmesinin önündeki en büyük engellerdi.

Unutmayın ki Hasina’ya karşı sadece bir cinayet davası açmak ya da Hindistan’ı cinayetle suçlamak ‘yeterli değil’. Pilkhana katliamının, Hindistan tarafından planlanan ve Hasina tarafından yürütülen ülkenin egemenliğine karşı kurulan uluslararası bir komplo olduğunu unutmamalıyız. Bu nedenle, Hasina’nın yargılanmasının yanı sıra ülkenin savunma sisteminin bir daha bu tür tehditlere maruz kalmaması ve böyle zalimce cinayetler ve komploların bir daha yaşanmaması için bu amaca yönelik çalışmalar yapmalıyız. Biz, Hizb-ut Tahrir / Bangladeş Vilayeti olarak, ülkenin egemenliğini ve güvenliğini korumak için gerekli adımları atmaya çağırıyoruz:

1- Hasina ve suç ortakları yargılanmalı ve ibretlik cezalar verilmelidir. Bu amaçla taleplerimizi güçlendirmek için birleşik siyasi programlar ortaya koymalıyız.

2- Ülke halkının beklentilerini yansıtmak adına Hindistan derhal düşman devlet olarak ilan edilmeli, Hindistan ile imzalanmış olan tüm İslam karşıtı ve devlet karşıtı anlaşmalar ve mutabakatlar iptal edilmelidir.

3- Hindistan’ın tüm saldırganlıklarına kalıcı olarak son vermek için Hindistan’ı Müslüman yönetimine geri getirecek kapsamlı ve uzun vadeli bir plan benimsenmelidir. Çünkü bu bölge insanları, din, kast ve sınıf ayrımı gözetmeksizin Müslümanların yönetimi altında mutlu ve refah için bir hayat sürmüşlerdir.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
H. M. Siddque Mansion 55/A Purana Patlan, 4th Floor / Dhaka 1000 / Bangladesh
Telefon: +(880) 17 13 00 88 22
www.khilafat.org
Fax: +(880) 29 55 88 54
E-Mail: info@khilafat.org

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER