Suriyeli mülteciler krizinin vahameti gözler önündeyken, Abbott hükümeti, Hava Kuvvetlerinin yakında Suriye’de hava operasyonlarına başlayacağını açıkladı. Bu münasebetle Hizb-ut Tahrir/ Avustralya der ki:

1- ABD’nin talimatıyla Suriye’de hava operasyonlarına katılmak, Avustralya’nın Amerika’ya siyaseten ram ve köle olduğunu göstermektedir. Bir kez daha Avustralya, savaşta Amerika’yı körü körüne takip etmekte ve savaş tamtamları çalarak katil bir müttefik gibi hareket etmektedir.

2- Irak ve Afganistan işgalleri sırasında Avustralya’nın ABD’ye verdiği askeri destek, ölüm felaketi ile sonuçlanmış, ülkeler topyekûn yok edilmiş ve çok sayıda insan da yerinden yurdundan edilmiştir. Yeniden Suriye’ye askeri saldırı düzenlemek, sadece mevcut krizi daha da tırmandıracaktır.

3- Bu bağlamda Batılı güçlerin ürünü olan istikrarsızlık sonucu ortaya çıkan IŞİD milisleri, şimdi askeri operasyonlar için bir bahane olarak kullanılmaktadır. İslam topraklarına yapılan Batılı askeri müdahale, sorunları ve masum Müslümanlar ile Gayrimüslimlerin acılarını daha da kötüleştirmektedir. İşte Batının, bir halkı yok etmek ve düzeltmek için yaptığı askeri müdahale döngüsü devam etmektedir.

4- Düzenlenecek hava saldırılarının Esed hükümetini hedef almayacağı yetkililer tarafından doğrulanmıştır. Hükümetin ikiyüzlülüğü, ajan Esed rejiminin binlerce insanı katletmesinin önünü açıyor. Kimyasal saldırılar ve varil bombaları yüzünden sayısız çocuklar yavaş yavaş ölmektedir. Bunu görmezden gelen hükümet, en büyük şeytanı korumak için hava saldırılarına başlayacağını duyuruyor. Vampir Batının kana susamışlığı, savaşlara yol açmıştır. IŞİD ile mücadele kisvesi altında Esed’in mücadelede başarısız kaldığı devrimi bastırmayı amaçlayan Batı, Suriye katillerini ödüllendirecek siyasi çözümü dayatmanın yollarını arıyor.

5- Üzerinde durulması gereken soru şudur; neden mülteciler umutsuzca İslam dünyasından kaçmak zorunda kalıyorlar? Bölgede çıkan kaosun nedeni, ister doğrudan isterse Esed rejimi gibi ajanlar aracılığıyla olsun Batı politikalarının ve savaşlarının bir sonucudur. Herhangi bir sorumluluk almayı reddeden Batı, İslam dünyasının geçmişini terörizmle dolu ve terörden arındırılmaya muhtaç ülkeler olarak betimliyor. Hâlbuki terörün gerçek nedeni, Batı müdahalesidir ve bundan kaçınılması gerekir.

6- Mülteci krizi, Avustralyalı siyasilerin ahlaksızlığını ifşa etmiştir. Julie Bishop, krizi önlemeye yardımcı olacağı iddiasıyla hava saldırıları düzenlemeye davet etmiştir. Daha fazla savaşın, savaşın belirtisini hafifleteceğini önermesi inanılmazdır. Tony Abbott ise adi bir davranışla “tekneleri durdur” politikasına yönelik desteği konsolide etmek amacıyla trajediden yararlanmak istedi.

7- Tony Abbott, Malcolm Turnbull, Julie Bishop, Eric Abetz ve Cory Bernardi gibi çok sayıda politikacılar, azınlık mültecilerin ülkeye alınması çağrısında bulunarak utanç verici bir ayrımcılıkta bulundular. Savaşın dehşeti ve hükümetin atacağı bombalar, insanlar arasında ayrım yapmayacaktır. Dahası çoğunluk, hükümet tarafından boğazlanırken azınlıklara duyulan endişeler ne kadar inandırıcı olabilir?