حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Amerika
Medya Bürosu
No: ABD-BA-2024-MB-TR-03 |
H. 22 Şevvâl 1445 M. Çarşamba, 01 May 2024 |
Üniversite Öğrencilerinin Protestosu: Yozlaşmış Değerler Sisteminin İfşasıdır!
Amerika Birleşik Devletleri’nde ve dünyanın dört bir yanındaki üniversite kampüslerinde yaşanan protesto dalgasında barışçıl yollarla seslerini yükselten ve kamuya açık kampanyalar düzenleyen öğrenciler ve öğretim üyeleri, Gazze’de yaşanan soykırıma bir son verilmesi çağrısında bulundular. Giderek büyüyen bir kamuoyunun ifadesi olan bu öğrenci gösterileri, kolluk kuvvetlerinin sert ve çoğu zaman şiddet içerikli tepkileriyle karşılaştı. Bu, demokratik toplumların savunduğu özgürlüklerle taban tabana zıttır.
Kendisini tarihsel olarak ifade özgürlüğü ve insan haklarının savunucusu olarak konumlandıran ve ABD dış politikasıyla uyumsuz olduğunda diğer ülkelerdeki benzer baskıları hemen eleştiren ABD hükümeti, yasadışı Siyonist varlığın eylemleriyle ilgili olan ülkesindeki protestolara karşı aynı kararlılığı göstermemektedir. Öğrencilerin protestolarına verilen yanıt, ABD’nin sözde kınadığı otokrasilerin taktiklerini yansıtmaktadır.
Bu protestolar, siyasi yozlaşmaya, baskıya ve çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan sivillere karşı işlenen açık soykırım suçundan kaynaklanan meşru taleplerin bastırılmasına karşı derin bir tepkidir. Aralarında önemli sayıda Yahudi öğrenci ve öğretim üyesinin de bulunduğu farklı geçmiş, etnik köken ve dinlere mensup göstericiler, Siyonistlerin politikalarına yönelik eleştirilerini açık anti-semitizmden ayırmaktadır. Bu, bir dine veya o dinin mensuplarına karşı değil, yasadışı Siyonist apartheid devletinin gerçekleştirdiği soykırıma karşı kolektif bir direnişin göstergesidir.
Baskılar, Amerika’da ifade özgürlüğünün seçici bir şekilde değerlendirildiğini ortaya koymaktadır: İfade özgürlüğü, hükümet anlatılarıyla uyumlu olduğunda alkışlanmakta, meydan okuduğunda ise bastırılmaktadır. Bu seçici uygulama, ABD hükümetinin savunduğunu iddia ettiği ilkelere ihanet etmekte, demokrasi ve insan haklarının bayraktarı olarak ilan edilen ülkenin imajıyla çelişmektedir.
Dünya, Columbia Üniversitesi’nden Berkeley’deki California Üniversitesi’ne kadar prestijli akademik kurumlarda yaşanan bu olayları izlerken, Amerika’nın değerlerine olan gerçek bağlılığı sorgulanmaya başlanmıştır. Bu kurumların birçoğunun ABD Dışişlerine önemli ölçüde katkıda bulunduğu düşünüldüğünde, ironi daha da derinleşmekte ve öğretilen değerler ile yapılanlar arasında bir uyumsuzluk olduğu ortaya çıkmaktadır.
Bu anlatı, Amerikan politikasının etik temellerine meydan okumakla kalmamakta, aynı zamanda onu diğer kültürel paradigmalarla da karşı karşıya getirmektedir. İslami gelenekler, akademisyenleri ve öğrencileri tarihsel olarak liderlerini muhasebe etmeye teşvik etmekte, yöneticilerin temel İslami etik değerlere ve standartlara bağlı kalması için çalışmaktadır.
Güncel olaylar aynı zamanda Amerikan liderliğini yönlendirdiği iddia edilen temel değerlerin kültürel bir krizle karşı karşıya olduğunu da vurgulamaktadır. Bu eleştiri, Amerika’nın öğrettiği ve ABD hükümetinin savunduğunu iddia ettiği değerler üzerine düşünmeye davet etmekte ve insanlığa, insancıl ve adil bir şekilde liderlik etme rolünü yeniden değerlendirmeye teşvik etmektedir.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Amerika Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: |