Cuma, 19 Ramazan 1445 | 2024/03/29
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Sömürgeci ve Mücrim Fransa Kendini Hilafetle Karşılaştırıyor!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Sömürgeci ve Mücrim Fransa Kendini Hilafetle Karşılaştırıyor!

Haber:

Fransız siyasetçi ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin muhtemel adayı Eric Zemmour, Cumhurbaşkanı Macron’un “Fransız sömürgeciliğinden önce Cezayir ulusu yoktu" sözlerini destekleyen açıklamalarında, Fransa’nın Cezayir’i 132 yıl boyunca tesis ettiğini söyledi.

Cezayir asıllı Zemmour, Cezayir’deki yetkililerin Fransa’nın meziyetlerinden ve inşa ettiği hastane, liman ve altyapı gibi projelerden hiç bahsetmediklerini, sadece sömürgeciliğin işlediği suçlardan ve katliamlardan bahsettiklerini söyledi. Ve şöyle ekledi; Cezayir, Romalılardan Araplara, Türklerden Fransa’ya kadar sömürgecilik dönemlerinden hiç çıkmadı ama herkes sadece yakın dönemden ve suçlarından bahsetmektedir. Zemmour, şöyle devam etti: “Bana Cezayir’de Osmanlı döneminden kalma on değil sadece bir hastane göstersinler de ondan sonra konuşalım.” (Arabicpost, uyarlanmıştır. Cuma 08/10/2021) 

Yorum:

Fransa’nın adamları ve politikacıları, İslam’a ve Müslümanlara karşı kinleri, onlara karşı kaba ve aşağlık bakışlarıyla meşhur olmalarına rağmen Eric Zemmour denilen bu kişi, akranlarının çok ama çok ötesine geçmiştir. Zira günahlarıyla gurur duyarak İslami Osmanlı Hilafet dömemini sömürgeci Fransa ile karşılaştıran bu Zemmour, daha önce de İslam’a ve Müslümanlara saldırmıştı. Bu ise Fransız poltikacıları için şaşılacak bir durum değildir. Zira kalpleri kinle doludur. Nitekim her ne zaman seçimlerin tarihi yaklaşsa, İslam’a ve Müslümanlara yönelik kampanyaları artmaktadır. Bugün de bu kindar Haçlı adam, Cezayir halkına iftira atıyor. Hayır, dahası Fransa’nın sömürgeci döneminde onlar için hastaneler inşa etmesinden dolayı minnettar  olmaları, dolayısıyla Cezayir halkının, Fransa’dan özür beklememeleri, ülkelerini sömürgeleşirdiği için ona teşekkür etmeleri gerektiğini söylüyor!!              

Fransa’nın Cezayir ve sömürgeleştirdiği diğer ülkelerde işlediği suçlar tüyler ürperticidir. Ama bu vahşetlerine şu bir örnek yeterlidir; bugüne kadar kimliği bilinmeyen Cezayirli Müslümanlardan sömürgeci Fransız tarafından öldürülenlerin binlerce kafataslarının sergilendiği Fransa’daki İnsan Müzesi’dir. Cezayir hala yeniden inceleme talebinde bulunuyor ancak seslendiği kişide hayat yok. Nitekim dünyaya kafa kesme politikasını öğreten ve bununla gurur duyan bizzat Fransa’dır. Zira Cezayirlilerin kafatasları, utanmaksızın ve haya etmeksizin bir müzede sergilenmektedir. Dahası 5 milyondan fazla Cezayirliyi öldüren ve Cezayir’i nükleer testleri için bir laboratuvar haline getirip on binlerce Cezayirlinin ölümüne yol açan da Fransa’dır. Hatta soykırım, şehirlerin ve köylerin sakinleriyle birlikte yakılması ve tutukluların uçaklardan atılması hakkında birçok Fransız subayın anılarında yer alan itiraflardan bahsetmiyoruz bile. Sonra bu kindar adam kalkmış Fransa’nın Cezayir’de yaptırdığı hastanelerle böbürleniyor! Şimdi bu iftiracılara diyoruz ki: Ülkeyi yakıp yıkıp milyonlarca masum insanı katlederken hastenleri kim için inşa ettiniz? Dolayısıyla Fransa ve diğer kapitalist ülkeler, bir ülkeye sadece onu yok etmek, halkını katletmek ve kaynaklarını yağmalamak için girmektedirler. Oysa İslam ve Müslümanlar bir ülkeye, onu imar etmek, orayı bir cennete dönüştürmek ve halkını de onurlandırmak için girmektediler. Hilafet Devleti’nin Avrupa’daki izleri bu güne kadar hala devam etmekte ve İslam’ın gayrimüslimlere yönelik adaleti ve merhameti hakkında parlak, beyaz ve ışıltılı bir görüntü vermektedir. Ayrıca örneğin Müslümanların, Endülüs’teki saraylardan, camilerden, çeşitli alanlardaki bilimlerden tüm dünyanın yararlandığı eserleri günümüze kadar varlığını sürdürmektedir. Dahası her bir taraftan turistler hala Endülüs’e Müslümanların inşa ettiği şeyleri görmek için gelmektedirler. İşte bunlar, İslam’ın ülkelerin kaynaklarını yağmalamak veya oranın evlatlarını öldürmek için değil, sadece onları karanlıktan aydınlığa çıkarmak için fethettiğine ve İslam’a giren insanların ondan irtidat etmediklerine işaret etmektedir. Bu arada Kapitalist ülkeler kendi çıkarları için tüm dünyayı tamamen yok etmeye hazırlanmakta ve Kapitalist ülkeler bir ülkeye girdiğinde o ülkenin halkı bu sömürgeden kurtulmak için büyük fedakarlıklar göstermekte ve kanlar dökmektedirler. 

Bu küstah kafir ve benzerleri, tüm gurur ve onurlarını ayaklar altına alarak İslam’a ve Müslümanlara hakaret etmektedirler. Çünkü onlar, tüm zor ve meşakketli olanları hafife alıyorlar ama onlara ve benzerlerine “cevap duyacağınız değil göreceğiniz şeyler olacaktır” şeklinde cevap verecek olan Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafet Devleti’ni kurmak için çalışırken büyük fedakarlık gösterenler vardır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Velid Belibel

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER