- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
![“Dinlerine Uymadıkça Yahudiler de Hıristiyanlar da Asla Senden Razı Olmayacaklardır.” [Bakara 120]](/tr/media/k2/items/cache/ea310d116d4675e7fcdcc317ce74d290_M.jpg)
بسم الله الرحمن الرحيم
وَلَن تَرْضَى عَنكَ الْيَهُودُ وَلَا النَّصَارَى حَتَّى تَتَّبِعَ مِلَّتَهُمْ
“Dinlerine Uymadıkça Yahudiler de Hıristiyanlar da Asla Senden Razı Olmayacaklardır.” [Bakara 120]
Haham Tzvi Kogan'ı öldürdükleri şüphesiyle BAE'de tutuklanan, 28 yaşındaki Alimbay Tahiroviç, 28 yaşındaki Mahmudcan Abdurrahim ve 33 yaşındaki Azizbek Kamiloviç adındaki üç Özbek idam cezasına çarptırıldı. Resmi bilgilere göre, katledilen haham, gaspçı Yahudi varlığının bir askeriydi ve Gazze halkına karşı yürütülen savaşa katılarak aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu binlerce Müslümanın öldürülmesine doğrudan iştirak etmiştir!
Çeşitli medya kuruluşlarına göre, 24 Kasım 2024 tarihinde, Yahudi ve Moldova vatandaşı, Chabad-Lubavitch hareketinin bir üyesi ve küresel Yahudi propagandasının liderlerinden biri olan Haham Tzvi Kogan'ın cesedi BAE'de bulundu. Bu açıklama Yahudi Başbakanı Netanyahu tarafından yapıldı. Kogan'ın 21 Kasım 2024'te BAE'de kayıp olduğunun bildirilmesinin ardından, cesedi iki gün sonra bulundu. Yahudi Devlet Başkanı Isaac Herzog olaya tepki göstererek şöyle dedi: “Bu vahşi anti-Semitik saldırı bize, Yahudi halkının düşmanlarının ne kadar acımasız olabileceğinin boyutunu bir kez daha hatırlatmaktadır.” Ayrıca BAE yetkililerine, hızlı hareket ettikleri için teşekkür etti ve katillerin adalete teslim edilmesi için tüm tedbirlerin alınacağına inandığını söyledi. Netanyahu olayı “iğrenç bir anti-Semitik terör eylemi” olarak nitelendirdi ve “İsrail” cinayetten sorumlu suçluları adalete teslim etmek için her türlü çabayı gösterecektir” şeklinde bir açıklama yaptı. Eski ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid'i arayarak Kogan'ın öldürülmesini kınadı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Sean Savit, Amerika'nın Tzvi Kogan'ın öldürülmesini şiddetle kınadığını söyledi ve Savitt, Beyaz Saray'ın internet sitesinde yayınlanan bir açıklamada şunları söyledi: “Bizler, onun ailesi, Chabad-Lubavitch topluluğu, Yahudi toplumu ve derin yas içinde olan herkes için dua ediyoruz.” Ayrıca Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu da, suçlu hahamın öldürülmesini bir “nefret eylemi” olarak nitelendirdi.
Yahudi varlığının güvenlik birimleri, BAE'nin güvenlik birimleriyle iş birliği içinde çalıştı ve Kogan'ın davasıyla Mossad'ın ilgilendiği teyit edildi. 25 Kasım 2024 tarihinde, Haham Tzvi Kogan'ı öldürdükleri şüphesiyle üç kişi tutuklanmıştı. CNN bu haberi BAE İçişleri Bakanlığı'na dayandırarak vermiş ve bakanlık tutuklama operasyonunun “rekor sürede” yapıldığını vurgulamıştı. Zira BAE, gözaltına alınanların Özbek olduğunu teyit etmişti. Bunun üzerine Özbekistan'ın Dubai'deki Başkonsolosluğu ve Abu Dabi'deki Büyükelçiliği, BAE Dışişleri Bakanlığı ve diğer resmi birimlerle sürekli temas halinde olduğunu ve bu konuyu açıklığa kavuşturmak için çalıştığını ifade etmişti.
26 Kasım 2024 tarihinde Özbekistan Dışişleri Bakanı Bahtiyar Saidov, Dışişleri Bakanlığı binasında Yahudilerin Özbekistan Büyükelçisi Gideon Lustig ile bir araya gelerek Yahudi hahamın öldürülmesi dolayısıyla taziyelerini iletmişti. Nitekim bunu, sosyal medya sayfalarından duyurarak şunları söylemişti: “Tzvi Kogan'ın vefatı dolayısıyla en içten taziyelerimizi ifade ettik. Özbekistan halkı her zaman tüm dinlerin ve milletlerin temsilcilerine dostça yaklaşmıştır. Ulusal fanatizmin hiçbir türüne müsamaha göstermedik ve gelecekte de göstermeyeceğiz.” Bakana göre terörizm ve aşırıcılığın “sınırları ve milliyeti yoktur.” Özbekistan hükümeti, soruşturma sürecinde BAE'deki yetkililer ve Yahudi varlığı ile yakın iş birliği içindedir.
Bu da açıkça göstermektedir ki, Yahudi varlığı ve onun arkasındaki Amerika Tzvi Kogan'ın öldürülmesine değer verdiği gibi BAE ve Özbekistan rejimi de aynı senaryoya sadık kalarak ve en ufak bir sapma olmadan hareket etmiştir! Gerçek şu ki bu korkak ve kukla rejimlerin Gazze Şeridi'nde binlerce çocuk, bebek ve kadını vahşice öldüren bu suçlu varlığı memnun etmeye çalışıyor olması, akıbetimizi bu rejimlerin ellerine bırakmanın bizim için ne kadar tehlikeli olduğunu anlamamız için yeterlidir.
Ey Özbekistan'daki Müslümanları: Özbek rejimi için, kanı, namusu, şerefi ucuz ve değersiz olan kimdir?! Cevap tektir: Müslümanlar olarak bizim kanımız ve namusumuzdur. Peki neden?! Çünkü bu kukla ve ajan yöneticiler, sömürgeci efendilerini memnun etmek için bizi feda etme konusundan hiç tereddüt etmiyorlar. Peki servetleri ucuz olan kimdir? Tabii ki Müslümanlar olarak bizim servetlerimiz. Zira Özbekistan yeteri kadar servetlere sahip olmasına rağmen, halkımızın çoğu yoksulluk içinde yaşamaktadır! Peki neden? Çünkü bu yöneticiler, açgözlü sömürgecilerin yer altı ve yer üstü servetlerimizi, sanki kendi özel bahçelerini kullanıyormuş gibi yağmalamalarına izin vermektedir. Peki emeği ucuz olan kimdir? Ne yazık ki Müslümanlar olarak bizim emeğimiz. Bu yüzden bu ajan yöneticiler, bizim emeğimizi köle pazarlarında en düşük fiyatlara satıyorlar!
Ey Özbekistan'ın Müslüman halkı: Allah'ın hükümlerinin hayatta uygulandığı dönemlerde atalarımızın yaşadığı izzete geri dönmemizin zamanı gelmedi mi?! Servetimiz, canımız ve kanımız, daha ne zamana kadar sömürgeci kâfirlere, özellikle de cani Yahudi varlığına önemsiz bir metaymış gibi teslim edilecek? Daha ne zaman kadar namuslarımız çiğnenecek?
Tek çözüm, hayatın her alanında İslam'ı kamil bir şekilde uygulayacak, bizi annemiz gibi gözetecek, bizi mevcut zilletimizden çıkarıp gerçek izzete kavuşturacak ve her şeyi yerli yerine koyacak olan Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafetin kurulmasıdır. Çünkü bu, günümüzün en önemli farzıdır; hatta farzların tacıdır. Nitekim Allah Subhanehu ve Teala şöyle buyurmuştur: وَلِلَّهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُؤْمِنِينَ وَلَكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَعْلَمُونَ “Halbuki asıl izzet, ancak Allah’ın, Rasulü’nün ve müminlerindir. Fakat münafıklar bunu bilmezler.” [Münafikun 8] Ve Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا كُونُوا أَنصَارَ اللهِ “Ey iman edenler! Allah’ın yardımcıları olun.” [Saff 14]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdulaziz Özbeki