Logo
Bu sayfayı yazdır
Darfur'a Her Yerden Ölüm Geliyor!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

Darfur'a Her Yerden Ölüm Geliyor!

Haber:

Darfur'daki Yerinden Edilmiş Kişiler ve Mülteci Kampları Genel Koordinasyonu, Darfur bölgesinde koleradan ölenlerin sayısının 429'a yükseldiğini ve 10.854 vaka bildirildiğini açıkladı.

Darfur'da kolera vakaları ve ölümler geçen haziran ayında kaydedilmeye başlandı ancak temmuz ayından bu yana toplam sayı sürekli olarak artıyor.Darfur'daki Yerinden Edilmiş Kişiler ve Mülteci Kampları Genel Koordinasyonu Sözcüsü Adem Rical'in yayınladığı rapora göre, Darfur bölgesinde dün, perşembe günü 192 yeni kolera vakası ve altı vefat kaydedildi.Raporda, salgının Darfur'un çeşitli bölgelerinde yayılmaya devam ettiğini vurguladı ve bu bölgeler arasında Zalingei çevresindeki alanlar ve köyler, Orta Darfur'daki Jebel Marra, Güney Darfur'daki Nyala ve Doğu Darfur'daki Sharia bölgesindeki yeni bir rezervuarın yanı sıra aynı şekilde hastalığın benzeri görülmemiş bir hızla yayıldığı yerinden edilmiş kişilerin bulunduğu kamplar da yer alıyor.(Sudan Tribune, 12 Eylül 2025)

Yorum:

2003 yılından bu yana savaşlar ve çatışmalarla harap olan Darfur’a, şu anda canlı olan her şeyi yok eden her türlü savaş ona doğru ilerliyor; zira Hızlı Destek Güçleri'nin Hartum ve el-Cezire'deki kontrol alanları daraldıktan sonra Sudan'ın dört bir yanından toplanan saha savaşları, tüm savaşları ülke dışından ve içinden gelen paralı askerlere devrederek medya tarafından bile unutulmuş olan Darfur'a ağırlığını koymuş olup böylece bu sıkıntılı bölgede her türlü vesileyle ölüm en çok ulaşılabilir ve erişilebilir bir şey haline gelmiştir. Ardından izolasyon merkezlerindeki tıbbi malzeme ve diğer hizmetlerin yetersizliği nedeniyle hastalıklar ortaya çıkmaktadır.

El Faşir kuşatmasına gelince; insanlığın alnındaki bir utanç lekesi olan başka olayların gerçekleştiği bir trajedidir; zira savaşın belirleyicisi olan ve kendileri için geriye kalan son yer olması itibariyle Darfur hareketlerinden İngiliz ajanlarının çaresizce savaştığı bu şehirde canlar kaybediliyor ve buraya her türlü yaşam kaynağının girmesi engelleniyor.Amerikan planlarını uygulayan Hızlı Destek Güçlerine gelince; kimin ölüp kimin sağ kaldığı onların umurlarında değildir. Zira her savaş kaybından sonra masum sivillerden intikam almaya başvuruyorlar. Şehrin dış bölgelerinde yer alan Abu Shouk mülteci kampını defalarca saldırdılar ve sakinlerine karşı katliamlar yaptılar, dolayısıyla onları öldürdüler ve onlara işkence ettiler.Darfur'un dört bir yanındaki yerinden edilmiş kişiler, beraberlerinde getirdikleri saman ve kumaştan yapılmış yırtık pırtık çadırlarda, açık havada ve yerde yatarak yaşıyorlar, hayvanların içtiği yağmur suyu birikintilerinden topladıkları kirli içme suyunu ve hayvanlarla paylaştıkları yetersiz ve kalitesiz yiyecekleri (ambaz) paylaşıyorlar. Böylece yağmurların etkisiyle yayılan doğal afetler ve her zaman refah içindeki köyleri kasıp kavuran mevsimsel foseptiklerin yayılmasıyla birlikte acımasız bir kıtlık yaşanıyor.

Bizler burada, güç ve kuvvet ehlinde olan muhlis evlatlarımıza acil bir soru yöneltiyoruz:Darfur halkının, kendilerine hiçbir faydası olmayan bu savaş ve çatışmalardan kurtulmalarının zamanı gelmedi mi?Onlara yardım etmek ve sizin de tanık olduğunuz Amerika ile İngiltere arasındaki vekalet savaşında on yıllardır süren mezalimlerini ortadan kaldırmak için harekete geçmenizin zamanı gelmedi mi? Bu yüzden Allahu Teala’nın şu çağrısına icabet etmeniz gerekir: وَإِنِ اسْتَنْصَرُوكُمْ فِي الدِّينِ فَعَلَيْكُمُ النَّصْرُ Sizden din konusunda yardım istediklerinde yardıma icabet etmeniz sizin üzerinize vaciptir.” [Enfal 72]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Gâde Abdulcabbar (Ümmü Evâb) – Sudan

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.