Logo
Bu sayfayı yazdır


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PK–BA–2025–MB–TR–27 H. 22 Rabi-ul Evve 1447
M. Cumartesi, 16 Ağustos 2025

Trump’ın Hindistan’ı Eleştirmesinin Nedeni Pakistan’la Dostluğu değil, Amerikan Çıkarlarıdır

ABD Başkanı Donald Trump, 30 Temmuz 2025’te yaptığı açıklamada Hindistan’a karşı yeni gümrük vergileri getirildiğini duyurdu. Trump, Hindistan’ın “dünyanın en berbat ve can sıkıcı ticaret engellerine” sahip olduğunu söyleyerek, ülkeye %25’lik ek gümrük vergisi ve ağır bir para cezası getireceğini açıkladı! Başkan Trump, Hindistan ile mevcut “dostane” ilişkilere atıfta bulunmakla birlikte, ABD’nin Ukrayna’daki savaşı sonlandırması için Rusya’ya baskı uyguladığı bir konjonktürde, Rusya’dan askeri teçhizat ve ucuz petrol tedarik etmesi nedeniyle Hindistan’ı şiddetle eleştirdi. Alışılmadık bir şekilde aleni bir azarlama ile Trump, Rus ve Hint ekonomilerini “ölü” olarak nitelendirdi ve eski Rusya Devlet Başkanı Medvedev’i “sözlerine dikkat etmesi” konusunda uyardı.

Trump’ın bu çelişkili gibi duran tavırları aslında Amerika’nın, kim başta olursa olsun, gerçek bir dostu olmadığını, sadece çıkarlarını düşündüğünü gösteriyor. Eğer bir ülkeyle dostluk kuruyorsa, bu karşı tarafa duyduğu bir sevgiden ve dostluktan değil, tamamen kendi çıkarlarını gözetlemekten kaynaklanmaktadır. Trump da bu kurala göre oynuyor ama kendine has bir üslupla: Tıpkı küresel bir mafya babası ve kabadayı gibi, Hindistan dahil tüm uşaklarından ve piyon devletlerinden kendisine kayıtsız şartsız biat etmelerini istiyor. Trump, kendisine dalkavukluk edip iradesine boyun eğenleri yere göğe sığdıramazken, kendisine karşı çıkmaya çalışan ya da iç baskılar yüzünden itaat etmekte gecikenleri ise aşağılamaktan ve küçük düşürmekten çekinmemektedir. Aslında Trump’ın bu politikası, liberalizmin ve seküler kapitalizmin cihanşümul lideri sıfatıyla Amerika’nın hakiki veçhesidir. Nitekim son altı buçuk aydır Trump’ı, yalnızca Amerika’nın ekonomik ve jeopolitik çıkarlarına hizmet eden daha iyi bir anlaşma peşinde koşmaya iten de bu inanç sistemidir.

Amerika, Çin ve Rusya’yı uzun zamandır en büyük rakipleri olarak görüyor. Bu yüzden de Çin ve Rusya’nın liderliğindeki BRICS, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ), Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) ve Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) gibi uluslararası oluşumların politika ve girişimlerini engellemek için elindeki tüm baskı araçlarını ve vekillerini kullanmaktadır. İşte bu yüzden Amerika, 90’lı yılların sonlarından itibaren Çin’i dengelemek amacıyla Hindistan’ı bir araç olarak kullanmak için bu ülkeyle ilişkilerine büyük yatırım yapmıştır. Bu stratejik ortaklık bugün de devam etmektedir. Nitekim, art arda gelen hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat yönetimler, Hindistan’a ileri askeri teknolojiler ve sivil nükleer anlaşma gibi imtiyazlar tanımış ve Batılı ekonomik kurumların kapılarını bu ülkeye açmıştır. Bu yakınlaşmanın ardında Hindistan’a duyulan bir hayranlık değil, onu besleyip büyüterek Çin ve Rusya’ya karşı cepheye sürme arzusu yatmaktadır.

Trump yönetimi de bu stratejik rotayı değiştirmemiş, Hindistan’ı hem ödüllendirip hem de baskı altına alan klasik “havuç ve sopa” siyasetini sürdürmüştür. Dolayısıyla Trump’ın Hindistan’a koyduğu ek gümrük vergileri, para cezaları, yaptığı sert açıklamalar ve zorbalık, Hint taşeronunu kendisine daha çok kölelik etmesi ve Amerikan şirketlerine yeni kapılar açması için salladığı bir sopadır ve kullandığı baskı yöntemleridir. Bu süreçte Pakistan da bir koz olarak masada. Pakistan’a gösterdiği göstermelik “ilgi” de, Modi’yi daha hızlı boyun eğdirme için hükümetini devirmekle tehdit etmesi de bu yüzdendir!

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri içindeki samimi subaylar! Ne Amerika’nın Modi hükümetine yönelik açıktan yaptığı eleştirilere ne de Trump’ın Pakistan’a düzdüğü övgülere asla itibar etmeyin. Çünkü küfür milleti birdir. Allah Subhânehu ve Teâlâ bunu şu sözüyle teyit etmiştir:

وَالَّذِينَ كَفَرُوا بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ إِلَّا تَفْعَلُوهُ تَكُن فِتْنَةٌ فِي الْأَرْضِ وَفَسَادٌ كَبِيرٌ“Kâfir olanlar da birbirlerinin yardımcılarıdır. Eğer siz onu (Allah’ın emirlerini) yerine getirmezseniz yeryüzünde bir fitne ve büyük bir fesat olur.” [Enfal 73] Gerçek şu ki, Amerika ile Hindistan arasındaki stratejik ortaklık hâlen güçlü bir şekilde devam etmektedir ve bu ortaklık Pakistan’ı ve bölgedeki Müslümanları hedef almaktadır. Ayrıca, Trump yönetiminin İran rejimini nükleer müzakerelerde nasıl aldattığını ve bu şekilde Yahudi varlığına İran’ın nükleer tesislerini vurması için zemin hazırladığını da unutmamak gerekir. Kaldı ki Trump, geçmişte çeşitli medya organlarına verdiği beyanatlarda, Pakistan’ın nükleer kapasitesinin arz ettiği tehdide ve bu kapasitenin İslami niteliğine atıfta bulunmuştur. Ayrıca, eski ABD Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı John Finer da Ekim 2024’te önde gelen bir Amerikan araştırma merkezinde yaptığı konuşmada, Pakistan’ın uzun menzilli füze sisteminin Amerika için bir tehdit oluşturduğunu açıklamıştır. Bu nedenle, Amerikan kurumları ve istihbaratı Pakistan’ı kendileri için bir tehdit mahalli olarak görmeye devam etmektedir. Trump yönetiminin, Mayıs 2025’teki Hindistan saldırısına nasıl diplomatik destek verdiğini ve Modi’nin saldırganlığı karşısında itaatkâr Pakistan yöneticilerine itidal göstermeleri için baskı yaptığına hep birlikte tanık olduk. Silahlı Kuvvetler şahinlerinin, Modi ve Trump yönetimlerini geri adım atmaya mecbur bırakan üstün dirayeti ve cesareti olmasaydı, ortaya çıkacak sonuçlar son derece vahim olabilirdi.

Ey Pakistan silahlı kuvvetlerinde subaylar! İslam dünyası bugünlerde kritik bir yol ayrımındadır. Yahudi varlığının Amerika desteğiyle Gazze’de gerçekleştirdiği soykırım nedeniyle kamuoyundaki öfke zirveye ulaşmıştır. Bu yangın, ancak İslam topraklarının Raşidi Hilafet gölgesinde birleşmesiyle sönebilir. Ve bu kutlu hedefin önündeki yegâne engel, hâlâ Trump’ın ajanı olan yöneticilere tahammül edilmesi ve Hizb-ut Tahrir’e gerekli desteğin verilmemesidir. Bugün Hilafet için büyük bir fırsat var. Sakın kaçırmayın, sonra pişman olursunuz. Hem bu dünyada zillete hem de ahirette hüsrana sürüklenirsiniz.

اسْتَجِيبُوا لِرَبِّكُمْ مِنْ قَبْلِ أَنْ يَأْتِيَ يَوْمٌ لَا مَرَدَّ لَهُ مِنَ اللهِ مَا لَكُمْ مِنْ مَلْجَأٍ يَوْمَئِذٍ وَمَا لَكُمْ مِنْ نَكِيرٍ“Allah’tan, geri çevrilmesi imkânsız olan bir gün gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına uyun. O gün sizin için ne sığınacak bir yer vardır, ne de (günahlarınızı) inkâr edebilirsiniz!” [Şura 47]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 
http://www.hizb-pakistan.org/

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.